Güniz Işık ve Bulut için özel olan bu satırı boş bırakmayalım.🌤
🌤
Coldplay - Hymn for the Weekend
Taylor Swift - Wildest Dreams
Carla Morrison - Disfruto
BÖLÜM 38.
"Akademize hoş geldin, sultanım." Nail kolunu omzuma atarak beni kendisine çektiğinde ben de kolumu onun sırtına doladım, başımı omzuna yasladım.
Gözlerim rengârenk akademide gezinirken, "Hoş buldum," diye karşılık verdim ona. "Burası çok cıvıl cıvıl görünüyor." Neredeyse etrafta gezen tüm öğrenciler eşofmandaydı. Bulut ve Nail de genelde eşofmanla çıkarlardı evden. Onları eskiden yadırgardım ama buraya baktığımda normal olduğuna kanaat getirmiştim.
"Ah be baba..." Efe'ye doğru döndüğümde onun da gözleri etrafı inceliyordu. "Her şeyime karışmasaydın şimdi burada okuyor olurdum."
Basketbol onun en büyük hayallerinden biriydi ve babam onun tüm bu isteklerini reddetmişti. Belki de bana karşı yaptığı hatalara göz yumsaydım benim de hayatıma karışacaktı ama buna müsaade etmemiştim.
Uğur, "Yeniden dene?" diye sordu ona. "Bir sene kaybedersin en fazla?"
"Bilmiyorum."
Kafeteryaya girdiğimizde çoğu kişi Bulut ve Nail'e selam veriyordu. Onların buradaki popülerliği sanırım benim için beklenmedik olmuştu. Sonuçta lisede değildik ve ikisi de burada birinci sınıftı.
Eski günlerimizdeki gibi aynı masanın etrafında toplandığımızda, "Vay be," dedi Uğur sırtını sandalyeye yaslayarak. "Nereden nereye geldik..."
Aylin, "Burası hayat dolu," diye mırıldandı. "Çok hoşuma gitti."
Bulut, "Ne içersiniz?" diyerek ayaklandı. Onunla beraber ayağa kalktığımda bana saniyelik bir bakış atıp elimi tutmuş ve sonrasında tekrar çocuklara dönmüştü.
"Sütlü kahvesi güzeldir buranın. Bisküvi de al, aşkım."
"Nail, sana mı sordum lan?"
"Kalbimi kırma, içinde sen varsın..."
Aylin, "Herkese kahve bence de," dediğinde Bulut onu onayladı, ardından benimle beraber kahve makinesine doğru yürümeye başladı. Bulut'un elini bırakmadan tepsi aldım, boş masanın üzerine yerleştirdim. Bulut ise makinede ayarlamaları yapmaya başladı.
"Herkes sizi tanıyor sanırım."
"Eh, Bulut Atay olmak bunu gerektirir."
"Ego? Şaşırdım."
"Şaka yaptım," diyerek beyaz karton bardaktaki kahveyi bana uzattı. Sıcak bardağı aldım ve yavaşça tepsiye yerleştirdim. "Hocalar fazla övmeye başlamış beni. Geleceğin forvet yıldızı diye lakaplar takmış, hatta takımlara bile yollamışlar birkaç maçımı."
Gözlerim belerdi. "Şaka mı?"
Omuz silkti. "Ciddiyim. Ama zaten kabul etmeyeceğim."
"Anlamadım?"
"Türkiye'de Galatasaray'dan başka hiçbir kulüpte oynamam."
Kaşlarım çatıldı. "Küçük kulüplerden başlamazsan nasıl Galatasaray'a yükselirsin? Hem Name kulübündeydin en son?"
"O başka. Name'nin formasını giymedim, onu hiç temsil etmedim. Sadece lisanslı futbolcu olmak için bir sözleşme imzaladık, o kadar."
"Bu kriterlerini sevmedim," diye homurdandım. "Karşına çıkan ilk fırsatı değerlendireceğini sanıyordum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROTA
Teen Fiction"Sen kimsin?" "Gün ışığını öldüren biri. O yüzden kim olduğumla ilgilenme. Yoksa sönersin, Gün." 24.08.2020 © Tüm Hakları Saklıdır.