ROTA

BÖLÜM 7.

Rihanna - Cry

BÖLÜM 7.

"Toplumumuzdaki bazı insanlar, kadının mutlaka bir erkeğe yaslanmasının, onun kanatlarının altında ve onun ağacının gölgesinde kalmasının taraftarıdır. Babalar, abiler ve kocalar mutlaka kadına sahip çıkmalı, çünkü bir kadın kendi başına karar verecek kadar zekâya sahip değil onların dar düşüncelerinde. Oysaki bir kız çocuğu babasız büyüyebilir, abisi ve erkek kardeşi olmadan yetişebilir. Ve bir kadın hiç evlenmeyebilir. Ya da boşanabilir. Fakat cemiyet evlenmeyen kadının bir ayıbı olduğunu iddia eder, boşanma sebeplerini anında kadının ahlaksızlığı olarak adlandırırdı ve böylece erkekler ilahlaştırılırdı. Kadın aldatırsa, onu öldür ve cezasını kes. Erkek aldatırsa, yuvanı yıkma ve affet. Kadına hiç af yoktu.     Bu yüzden her yeni güne bir kadın cinayeti ile uyanıyorduk ve bu yüzden vahşice öldürülen kadınlardı. Bir gün kadınların yüzü güldüğünde, kahkahalarını rahatça attığında, kapalı ya da açık giydiği için dünyanın hiçbir yerinde farklı muameleye maruz kalmadığında, istediği saate dışarı çıkıp arkasına korkuyla bakmadığında dünya daha güzel bir yer olacaktı. Siz de buna inanın, umut etmekten asla vazgeçmeyin."

Hocamız günler önce işlenen kadın cinayeti sebebiyle bize bu cümleleri kurmuş, hepimizi düşünmeye zorlamıştı. Çünkü her birimiz bu toplumun bir üyesiydik.

Dersin sonuna kadar sınıfa ölüm sessizliği çökmüştü. Teneffüs zili çaldığında düşüncelerimden zorlukla sıyrılmıştım. Projeyi teslim etmiştik Nail'le beraber. Oldukça yüksek bir notun bizi beklediğini biliyor ve bunun için az da olsa heyecanlanıyordum.

Sınıftan çıkan herkesin telefona baktığını fark ettiğimde uzun zamandır girmediğim o siteyi anımsadım. Sabah otoparkta olan olayı birinin görme ihtimali ne kadardı?

Telefonu çıkarıp sıranın üzerine bıraktım ve seri şekilde siteye girdim.

ÖZEL CEVHERLER KOLEJİ – DEDİKODU SİTESİ

BULUT, GÜNİZ'İ YANAĞINDAN ÖPTÜ!

Arkadaşlar... Buraya bir fotoğraf bırakıyorum. Bugün onları otoparkta yakaladık. Önce konuştular, sonra yanlarına Uğur ile Nail geldi. Onları anında gönderen Bulut Güniz'i öptü. VE SONRA BOOM!

Güniz arkasına bile bakmadan otoparktan çıktı. Kaptanımızı arkasında bırakarak hem de.

Eh, tabi genelevde büyümüş bir kızı herkes tatmin edemez, Bulut. Kusura bakma. Güniz eğlencen çabuk bitti.

En altta fotoğrafımız vardı. Benim yüzüm pek net değildi fakat saçlarım ile çantamdan bile ben olduğum belliydi. Telefonu avucumda sıkarak ayaklandığımda sınıfın kapısında biriken birkaç kişi önümü kesmişti.

"Güzelim, eğer Bulut seni tatmin etmediyse bizimle de dene?"

Hocanın demin anlattıklarını anımsadım. Karşımdaki insan, toplumdan acilen çıkartılması gerekenlerden biri olmalıydı.

Gözlerim irileşmiş şekilde ona bakmış, ardından yanından çekip gitmek istemiştim ama bir diğeri önümü kesmişti. "İstersen yeni şeyler de deneriz. Anlarsın ya... Eminim, çoğunu daha önce görmüş ya da yapmışsındır."

Kalbim acıyordu.

Gözlerim yanıyordu.

Onlara cevap vermem gerekiyordu. Yıkılsam bile benim sivri dilimi kullanmam gerekiyordu. "Üçünüzün çükünü birleştirsek," diyerek orta parmağımı kaldırdım. "Bu kadar bile yapmaz. Şimdi uzayın."