Keyifli Okumalar 📖
Multimedya: Korel E.
Medyaya Asrın Soykıran editini koydum.
Bakmak isterseniz eğer ☝🏻🙈🖤
🖤
*****<Altmış Üçüncü Bölüm>*****
GÜNÜMÜZ
Küçük çocuk babasını görünce gülerek ona doğru koştu. İçinde ki mutluluğun tarifi yoktu. Babasını özlemişti. Babası kollarını iki yana açarak çocuğunu karşıladı. Onu kucağına aldı ve etrafında döndürdü.
"Kilo mu aldın sen oğlum? Çok ağırlaşmışsın." dedi babası.
"Evet. Güçlendim ben." dedi Yağız. Babasının kucağından indi ve elinden tutarak odalarına götürdü. Annesi kapıda bekliyordu. 310 numaralı odada kalıyorlardı.
"Hoş geldin." dedi kadın adama sarılarak. Adam kafasını salladı ve içeri geçtiler. Murat Özdemir kapıyı kapatmadan önce koridora baktı. Sonra kapıyı kapattı ve oğlunu tekrar kucağına alarak salona geçti. Koltuğa oturdu. Oğlunu özlemişti.
"Özledim paşa seni." dedi. Yağız kaşlarını çattı.
"Ben paşa değilim aytık. Ben Aslan'ım." dedi.
"Öyle mi?" dedi Murat Özdemir gülerek. "Pekala Aslan. Sen de beni özledin mi?"
"Özledim." diye bağırdı Yağız. "Annem de özledi." Parmağını kaldırıp kendilerini gülümseyerek izleyen kadını gösterdi. Murat Özdemir kucağında ki oğlunu koltuğa bıraktı ve ayağa kalktı. Kadına sarıldı. Kulağına fısıldadı. "Seni de çok özledim." dedi.
Yelda da adama aynı karşılığı verdi. Ayda bir görüşebiliyordu onunla. Evli olduğunu elbette biliyordu. Bu kendisini berbat bir kadın hissettiriyordu her seferinde. İki tane çocuğu olduğunu da biliyordu. Bu çok acı bir şey olsa da onu seviyordu. Buna engel olamazdı. Ama adamın karısını sevmediğini biliyordu. Boşanmışlardı iki yıl önce. Çünkü bunu kendisi istemişti. Yoksa daha fazla dayanamazdı.
"Açsan bir yere gidebiliriz." dedi Murat Özdemir.
"Hayır biz aç değiliz. Sen açsan gidelim ama." dedi kadın.
"Hayır hayır, ben de değilim." dedi. Bir süre sonra telefonu çaldı Özdemir'in. "Pardon." dedi kadına ve biraz uzaklaştı oradan.
"Efendim?"
"Baba?" dedi.
"Bir sorun mu var?" dedi.
"Hayır," sesli bir nefes verdi Uraz Özdemir. "Sadece annem biraz rahatsızlanmış."
"Rahatsızlanmış?" diye tekrar etti adam. "Sen nereden biliyorsun? Sana onunla görüşmemen gerektiğini söylemiştim. Yoksa eve mi gittin?"
"Hayır hayır, ne onunla görüştüm ne de eve gittim. Dışarıdaydım. Hastaneye girerken gördüm onu. Hastalanmış olmalı." dedi. Sesi endişeli mi geliyordu yoksa Murat Özdemir'e mi öyle gelmişti?
"Ne yapmamı istiyorsun?" dedi Murat Özdemir.
"Onunla görüşmek istiyorum." bir çırpıda söylemişti işte. İki yıldır annesi ile görüşmüyordu. Babası ile annesi boşandıktan sonra Murat Özdemir kendi yanına almıştı Uraz'ı. Tabi ki kabul etmemişti çok zorluk çıkarmıştı başta fakat babası annesini tehdit ediyordu. Ölüm ile. Bu yüzden mecbur kalmıştı onunla gitmeye. İki yıldır babası ile yaşıyordu. Onu bu kadar sakin kılan şey ise uyuşturucu bağımlısı olmasıydı. Bunu Murat Özdemir planlamamıştı. Büyük oğlu bir şekilde uyuşturucu işine girmişti ve bundan kurtulamamıştı. Kurtulması için bir çaba harcamıyordu Murat Özdemir. Aksine bağımlılığını koz için kullanıyordu. Her istediğini o şekilde yaptırıyordu. Şimdi de Uraz Özdemir gelmiş kendisinden bir yasağı çiğnemesini istiyordu. Onun annesi ile görüşmesi yasaktı. Bu birinci kuraldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH
Teen FictionGökkuşağı denilince akıllarına orada olmayan tek renk 'SİYAH' geliyordu. Neden siyah yoktu gökkuşağında? Dışlanmış mıydı? Yoksa oradaki renklere göre daha karanlık olduğu için mi? Kendisi de siyahın içindeydi. Hayatı hayalleri siyaha boyanmıştı. Ner...