37. BÖLÜM

400 108 100
                                    

REFAKATÇİM MÜZİK

Şarkı;

Geçmiş Ama Bitmemiş-Mavi Huydur Bende

.

.

Bu bölümü 10.10.2021'de yazmışım. Vaov!

12.11.2021

18.00



37. BÖLÜM

Her insanın sayılı anları vardır; mutlu oldukları veyahut kötü oldukları

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Her insanın sayılı anları vardır; mutlu oldukları veyahut kötü oldukları... Benim saymasam da kötü anılarım, iyi anılarımdan daha fazladır ancak bir şeyi çok iyi anladım; kişi, yaşadıkça güzel an biriktirir ve biriktirdiği kadarıyla bir anı oluşturur. Geçmişteki kötü anılarımı iyiye dönüştürmek de aslında şimdiki gücüme bağlı. Eğer ben kötü yaşadığım bir olay veya durumu kabullenip güzel bir anın içine katarsam, o zaman bir kötü anı silinir hayatımdan.

Aklımın ve mantığımın almadığı, kaldıramadığı çok şey oldu. Ancak karşımdaki gibi bir şeyle daha önce hiç karşılaşmadım. Belki vardır başka yerlerde de ama ben ilk kez böylesine bir şey görüyordum. Beatbox Battle, Dance Battle, Voice Battle ve hatta zorlasam Guitar Battle gördüm ancak bütün bunları kapsayan genel bir Music Talent Battles görmedim. Müzik Yetenek Savaşları hakkındaki düşüncem hangi amaçla yapıldığına bağlı olarak değişirdi. Eğer ki müziği savaş olarak gören olursa, burada bir saniye durmam ve de durdutturmam; ama müziği bir karşılaşma, yeteneğini sergileme, hakkını kazanma ve kendini geliştirme anlamında kullanıyorsa, izlemek zevk verirdi.

"Şaka?" dedim.

"Cık. Gerçek." dedi. Akvaryum, bar, kafe görünüm sadece mekânın girişiydi. Gördüğüm tablo, aslında bir kapıymış ve içeriye giriş için müzikten bir şifreyi çözebilmek gerekiyordu. Gerçekten müziğin dilinden bilenleri içeri almak demekti bu. Çakma Edward'la böyle bir mekânı bağdaştıramamak bende mi sorun olduğunu gösteriyordu?

"Oo. Favori ikilim çıkıyor şimdi. Gitar ve bateri düellosu. Hadi gel!" Sol elimi sağ eliyle tuttu ve dağınık olmayan kalabalığın arasında biraz daha sakin bir yere çekiştirdi beni. Bense öylece beni çekiştirmesini izledim. Ağzımı dahi açamadım ve nedenini de şaşkınlığıma veriyordum. Benim aklım hala Çakma Edward'la buranın bağlantısını çözmeye çalışıyordu çünkü. Aklım, kendine gel kendine!

"Burası senin mi?" dedim, pat diye.

"Efendim?" Sorduğum soruyla tezahüratlar oluştuğunda somurttum. Kesinlikle unutmamam ve sormam gereken bir soruydu. Dehşet ifadesinden çıkarsan unutmazsın Tara! Dehşete kapılmamak asıl dehşet verici şeydi. Şu an müzik yarışması gibi bir şeyin içerisindeydim resmen! Ve sanırım konser de böyle bir şeydi. Sarper Abi'ye ayıp olması dışında bir sorun yoktu.

REFAKATÇİM MÜZİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin