52. BÖLÜM

12.6K 438 122
                                    

Esme gözlerini açtığında sıcacık bir kozanın içinde buldu kendini kaç saattir uyuduğunu bilmiyordu ama çok dinç hissediyordu kendini. Kafasını çevirdiğinde yanında mışıl mışıl  uyuyan Cem'i ve Yahya'yı buldu gözleri. Yavaşça yataktan kalkmaya hazırlanırken bir an dün olanlar beynine balyoz gibi indi. Çok dikkat ederek yavaş hareketlerle yataktan kalkıp banyoya ilerledi. Bir duş almak istiyordu ama ayakta durarak bebeklerine zarar vermek istemediği için sadece tuvalet ihtiyacını gidererek banyodan çıkıp yatak odasına ilerledi. Tekrar yatağa girip parmak uçları ile Yahya'nın  dudaklarına dokundu. Yahya sanki bu dokunuşu beklermişçesine gözlerini hemen açtı. "Uyandın mı?" diye sordu pürüzlü bir sesle. Esme başıyla onu onaylarken "Çok acıktım bir şeyler yiyebilir miyiz ve beni yıkar mısın?" diye sordu Yahya'ya. Yahya hemen yataktan fırlayıp Arda'yı aradı. Onlar yemek ile ilgili konuşurken Esme de yavaş yavaş Cem'in  saçlarını sevdi. Yahya telefon görüşmesini bitirdikten sonra Esme'nin yanına yaklaştı. Göz ucuyla Cem'i kontrol edip çok özlediği dudaklara dayadı dudaklarını. Esme'si de hemen ona cevap verdi. Dilleri birbirini tadarken ikisi de kendinden geçmişti. Ama araya giren kısık sesli bi hiii nidası ikisini de kendine getirdi. Esme hemen utanarak Cem'e baktı. Çocuk kocaman olmuş gözlerle onlara bakarken Yahya araya girmiş olmasının verdiği sinirle kaşlarını çatarken Esme  ne diyeceğinin  derdine düşmüştü. Cem hala onlara bakarken Yahya uzanıp onu kucağına aldı. Cem hala şok olmuş ona bakarken "Ne var lan ne oldu?" diye sordu sertçe. Esme hemen yatakta oturur pozisyona gelip Yahya diye susturmaya çalıştı. Yahya hiç bir şey söylemeden çocukla birlikte banyoya giderken Cem çırpınıp duruyordu. Esme gözlerini devirip yavaşça kalkıp oturma odasına ilerledi ve hemen uzandı. Beş haftalık hamile olmasına rağmen henüz bir belirtisi yoktu. Ne bir mide bulantısı ne baş dönmesi ne de başka bir değişiklik. Hoş hamilelik ile ilgili bilgileri sınırlıydı. Bu aşamada kendine çok dikkat edecekti. Esme bunlar düşünürken Yahya Cem ile yanına geldi. "Yavaş hareket ediyorsun değil mi bebeğim? Bu konuyla ilgili seni uyarmaya gerek görmüyorum. Belki biraz sıkılacaksın ama zamanın çabuk geçmesi için her şeyi yapacağım." diyerek lafa girdi Yahya. Esme ona minnetle baktı "Merak etme dikkatli olacağım. Sorun değil sıkılabilirim onlar iyi olsun gerisi mühim değil. Zaman çabuk geçiyor." diyerek kocaman gülümsedi mutlulukla.

      Zaman gerçekten de çabuk geçiyordu. Ankara'dan İstanbul'a gelmeleri. Yeni evlerine yerleşmeleri alınacaklar yapılacaklar. Yeni evde Esme'nin yardımcılığını yapacak bayanın bulunması Cem'in de onlarla birlikte yaşaması derken Esme'nin hamileliği üçüncü ayına girmek üzereydi. Bu zaman biraz sıkıntılı geçse de Esme asla şikayet etmedi. Gerekli olmadığı takdirde yataktan kalkmadı verilen ilaçları saati saatine kullandı biraz kilo aldı ve güzelliğine güzellik eklendi. Yahya'nın başlarda stresten uykuları kaçsa da zamanla Esme'nin  kendine dikkat etmesiyle O da rahatladı. Hemen hemen her işini evden halletti. Zorunlu olmadıkça dışarı çıkmadı. Aralarına ne kadar geçici olsa da Cem'i de dahil ettikleri sıcak bir yuvaları vardı. Yahya onun her ihtiyacını fazlasıyla karşıladı.
  
     Esme uzandığı yerden Cem'i  izliyordu. Çocuğun bu süre içinde daha toparlandığını artık hareketlerinin daha çocuklara özgü olduğunu ve onları çok sevdiği belli oluyordu. Yanlarında çalışmaya başlayan orta yaşlardaki Ayşe Hanım genel olarak pek orta da gözükmese de en ufak bir isteklerini eksiksiz yerine getiriyordu. Yapması gereken sadece yemekti. Temizlik için belirli zamanlarda bir ekip geliyor profesyonel olarak temizliği yapıp gidiyordu. 

    Esme Cem'i  izlerken  Cem ona sürekli sorular soruyor Esme de büyük bir sabırla ona açıklama yapıyordu.

    Yahya yine böyle bir görüntüyle karşılaştı çalışma odasından çıktığında. Hemen koltuğa yaklaşıp Esme'nin ayaklarını kaldırıp ayak ucuna oturdu ve elleri Esme'nin  ayaklarını kavradı. Esme gözlerini Cem'den ayırarak  Yahya'nın yüzüne çevirdi. " Bir sıkıntı mı var?" diye sordu zira Yahya'nın yüzü biraz garip gözüküyordu. Yahya onu endişelendirmemek için hemen cevap verdi "hayır bebeğim. Yarın doktor randevumuz var stres yaptım sanırım. Biraz da uykusuzum"  Esme yavaşça yattığı yerden doğruldu. Bacaklarını açarak küçük bir yastık yerleştirdi. Eliyle vurarak uzanmasını istedi. Yahya hiç itiraz etmeden dediğini yaptığında Esme hemen saçlarını sevmeye başladı. "Seni de kendimle birlikte yatağa mahkum etmiş gibi hissediyorum. Beni bırakıp gidemiyorsun. Bu kadar evcil olmak sana göre değil biliyorum. İstersen biraz dışarı çık. Bara uğra ne bileyim kafanı dağıt. Benim yüzümden işlerini de boşladın çok huzursuzum." Dedi Esme. Yahya "Esme bebeğim bunları konuştuk boşu boşuna kendini üzüyorsun. İşleri boşladığım falan yok her şey olması gerektiği gibi ilerliyor. İşlerin yürümesi için kendimi göstermeme gerekte yok. Arda ve Yusuf yapılması gerekenleri yapıyor. Bu dünya üzerinde hiç bir şey senden önemli değil." Dedi demesine ama babası öldükten sonra başa geçmiş olmanın verdiği sorumluluğu hakkıyla yerine getirmediğini biliyordu. Ama ona da sıra gelecekti Esme'sini sağlıkla ayakta görsün çıban başlarını ezmek onun için hiç sorun değildi. Bunlar hayatında küçük pürüzlerdi sadece.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 25, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ağır AbiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin