24. BÖLÜM

68.2K 1.8K 34
                                    

Bir hafta sonra Esme yattığı yerden sinirle kalktı. Daha fazla yatarsa patlayacaktı.

İyileşme sürecinde Yahya onun üstüne titremiş her yere kucağında taşımıştı.

Saat 6 olduğunda kapının kapanma sesiyle Yahya içeri girdi.

- Hoşgeldin. Dedi Esme
- Hoş buldum. Nasılsın bakalım?
- Patladım artık daha fazla yatamam psikolojim bozuldu resmen. Dedi Esme

Yahya onun bu haline güldü. Saçı başı dağılmış 3 çocuk annesi gibi duruyordu.

Yahya içinden demek böyle olacak dedi.

-Eh iyi haber o zaman yarın yemekli bi davete gideceğiz. Dedi

- Ne yemeği iş mi?
- Sayılır istanbulda olan büyük mafya babaları toplanıyor. Yemek yiyip biraz kumar oynayacağız o kadar.
- Ciddi misin? Peki ben neden geliyorum?
- Sen benim olduğuna göre herkesin seni bilmesini istiyorum böylelikle bir daha saldırıya maruz kalmayacaksın.

- Vay be sen o kadar güçlü müsün? Tamam Bülent babanın gücünü biliyorum ama.

- Bunları düşünme bebeğim bana güven yeter.

-Güveniyorum. Dedi Esme

Yahya ona yaklaştı. Ellerini yanaklarına koydu. Önce burnunu öptü. Sonra burnunu aralanmış dudaklarına yaklaştırıp Esme'nin nefesini içine çekti. Gözlerini kapattı ve bu anın tadını çıkardı. Esme de onun burnuna bir öpücük kondurdu.

Yahya gülerek geri çekildi.

Esme
- Aç mısın hayatım?
- Evet açım. Dedi Yahya imayla

Tabiki Esme bu imayı anlamadı.

- Hadi yiyelim o zaman. Dedi
- Hadi. Diye inledi Yahya.

Esme elini tutup odasına yönlendirdi.
-Elini yüzünü yıka ben hazırlıyorum. Dedi Yahya'yı iterek.

Mutfağa girdi. Gündüz gelen yardımcı kadının yaptığı yemekleri ısıtmaya diğer taraftan da masayı kurmaya başladı.

Yahya geldiğinde üstünde sadece siyah bir eşofman altı vardı. Esme'nin ağzı kurudu. Sesli bir şekilde yutkundu. Kendini toplayınca
- Üşüyeceksin böyle. Dedi
- Yok üşümem.

Birlikte masaya oturdular.
-Artık eve gitmem lazım. Dedi bir solukta Esme

- Bir ara gideriz. Dedi Yahya

- Canım ben Ceren telaşlanmasın diye Ankara'ya konferansa gittim dedim biliyorsun. E artık herhangi bir darp izi kalmadı onu yalnız bırakmam kaç yıllık arkadaşım bırakıp gidemem ki. Dedi Esme

- Bu konu tartışmaya açık değil daha önce de konuştuk artık senin evin burası. Seni üzmek istemiyorum ama zorluyorsun.

- Biliyorum ama birlikte ev tuttuk sonuçta kiranın yarısını ben ödüyorum Ceren'in dükkanı o kadar para kazanmıyor daha doğrusu geliri belirli değil maaşlı çalışan değil zorluk çekecek ayrıca kendimi onu satmış gibi hissediyorum.

- Tamam bebeğim ben halledeceğim sen üzülme. Dedi Yahya

Onu ufak tefek şeyler için asla üzmeyecekti.

- Tabi sen benim yanımda kalmaya devam ediyorsun. Dedi

- Tamam. Dedi Esme yenilgiyle.

Yemeklerini yediklerinde
Yahya
-Biraz çalışmam gerekiyor. Dedi

Ağır AbiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin