ARZUM

Kül

Bu kitap +18 içerik bulundurur.🚨

Dükkandan çıktığımızda saat sekize geliyordu. Yemeklerimizi yedikten sonra Yenilmezler 2 yi açıp izlemiştik. Filmi bitirdiğimizde şarap şişesinide bitirdiğimizi fark ettik.

Filmden sonra Zeki Müren-Ah Bu Şarkıların Gözü Kör Olsun şarkısını açıp dans ettik. Bol bol sohbet ettik. En sevdiği film ilk Yenilmez: Kaptan Amerika'ymış,benim ise Aynı Yıldızın Altında. Onun en sevdiği oyuncu Robert Downey Jr. , benimse Dakota Johnson. O daha çok eski şarkıları dinlemeyi severmiş, Ben pop müziği tercih ediyorum. Sayılı ortak yönümüzden biri de Sia'nın şarkılarını seviyor olmamız.

Şu an ise arabadaydık ve yaklaşık 10 dakikadır trafikteydik. Bahtınur'un aynı zamanda dedemin evine gidecektik.

''Yapmak isteyipte yapamadığın bir şey varmı?''

Sorusunu kısa bir süre düşündüm. Bir sürü şey vardı. Paten sürmek, voleybol maçına gitmek, kitap yazmak vesaire...

Ama ben en çok istediğim şeyi söyledim.

''Resim sergisine gitmek.''

''İstesen giderdin zaten. Neden gitmedin?''

Resme merakım Annem sayesinde başlamıştı. Çok güzel çizerdi. Bana sözü vardı. Beraber sergiye gidecektik ama sözünü tutamadı.

Çünkü söz verdikten 1 hafta sonra ölmüşlerdi. Uçaktan kalkacakken motorda patlama oldu. Onların mezarları boş. Çünkü onlar küle döndü ve külleri rüzgarda uçup gitti.

''Resme ilgim yeni başladı ve işlerden dolayı vakit bulamadım.''

''Peki o zaman bizde beraber gideriz. Bir arkadaşım var, resimleri fazlasıyla iyi. Bana sergi açmak istediğini söylmişti. Yarın onunla konuşursam bence gideriz.''

''Sözmü?''

''Söz.''

Elini yanağıma uzatıp makas alma hareketi yapmıştı. Bu hareketine gülmüştüm. Yarım saatten fazladır yoldaydık ve sonunda varmıştık.

Eve gelince Bahtınur, ben ve Cesur salonda oturup iş hakkında ve bazı konular hakkında sohbet ettik. Cesur'un dediğine göre bu aralar arsa almada sürekli bir Holding ile yarışıyormuş.

Şirketin sahibi artık ne kadar güçlüyse cesur zar zor idare edebiliyormuş. Garip olanı ise eskiden Cesur'un şirketinde çalışan adamlar şuan Cesur'un sürekli karşılaştığı Holdingte güvenliklermiş.

Bahtınur Hanım burada olduğu için sorularımı sormamıştım ama baş başa kaldığımız zaman muhakkak bu konuyu açacaktım.

Çok fazla yorgundum ve izin isteyip odama çıktım. Şu anda okumaya devam ettiğim kitabın yarısına gelince uyku bastığı için kitabı bırakıp uyumaya çalıştım.

Saat 15.06

Hastanede işlerim bittikten sonra avm ye gitme kararı aldım. Bayağıdır alışveriş yapmıyordum. Bir mağazaya girip derimont bakmaya başladım. Gerçekten güzeldi ama ne zaman deri ceket giyip önünü kapatsam çirkin duruyordu.

Bu yüzden pek giymemeye çalışıyordum. Uzakta siyah bir kadife çizme gördüm.

Çizmeler her zaman bacaklarımı güzel gösterirdi. Tam ona uzanmış alacaktım, bir adam uzanmıştı. Çizmeyi eline aldığında beni fark etti.

''Pardon, sizi fark etmedim.''

''Sorun değil.''

Çizmeyi bana uzatınca bir ona bir çizmeye bakıyordum. Elimi uzatıp çizmeyi aldım.

''Eminim kardeşimden daha çok size yakışır.''

Gülümseyip uzaklaştı. Arkasından baka kalmıştım. Sima olarak tanıdık geliyordu ama kim olduğunu hatırlamıyordum.

Omzumu silkip alışverişe devam ettim. Yaklaşık 1 saat sonra karnım acıktı ve yemek bölümüne geçtim. İskender söylemiştim. Yemeğimi yerken telefonum çaldı. Cesur arıyordu.

''Aklına geldim sonunda.''

''Bir sor bakiyim hiç gittinmi?''

Kahkaha attım. Eminim tüm dikkati ile kahkahamı dinliyordu. Dudağımı ısırıp sustum. Sessizliği o bölmüştü.

''Sana dün bahsettiğim ressam arkadaşımla konuştum biraz önce.''

''Ne dedi?''

''Normalde 1 hafta sonra sergiyi yapmayı düşünüyormuş ama hafta içine denk geldiği için ikna gücümü kullandım ve cumartesi yapmaya karar verdi. Sergi Beşiktaş'ta olacak.''

'' Yani para verdin. Zengin olmayı ve soy ismini kullanmayı gerçekten iyi biliyorsun. Hafta sonu olduğu iyi oldu.''

Etrafa baktığımda çapraz masamda oturan adamı görünce kaşlarımı çattım. Bu mağazada karşılaştığım kişiydi.

'' Bunu da Türkiye'deki en zengin 20 ailenin içine giren birinin demesi çok garip.''

''Sen sanki ilk beşe girmiyorsun.''

''Belki bakarsın sende onlardan biri olursun.''

Evlilik hakkında bahsediyordu. Şu an kesin yüzünde çapkın sırıtışı vardı. Kafamı yine o adamın olduğu yere döndürdüğümde göz göze gelmiştik.

''Evet. Kendi başarımla.''

Cesur sıkıntılı bir nefes verdi. Bakışlarımı cama çevirdim. Telefonda konuşma sesini duyunca müsait olmadığını anladım.

''İstersen sonra konuşalım.''

''İyi olur güzelim. Şehir dışından misafirlerim geldi. Kendine dikkat et. Bir şey olursa beni ara.''

''Sende dikkat et. Görüşürüz.''

Telefonu kapattım. Başımı yine adamın olduğu yere çevirdiğimde kimse yoktu. Aklım fazla karışmıştı. Bu adam fazla tanıdıktı ama onunla ilgili hiçbir şey hatırlamıyordum.

Hesabı ödeyip oradan kalktım. Yaklaşık 20 dakika sonra eve varmıştım. Yeni aldığım kıyafetlerimi dolaba koyduktan sonra çalışma masama oturup, siyah tükenmez kalem ile A4 kağıdına bir şeyler karalamaya başladım.

Saat 19.06

Akşam yemeği saati yaklaştığında aşağa indim. Yemek yemeyecektim. Sadece çorba içecektim. Salona girdiğimde Bahtınur koltukta oturmuş, resim albümüne bakıyordu.

Yanına oturup neye baktığını gördüğümde duygusallaşmıştım. Dedemle birlikte evlendikten sonra İzmir'e gitmişlerdi. O zaman çekildikleri fotoğraflara bakıyordu.

''Evlendiğimiz zaman beni sevmediğini ama ne olursa olsun bana saygılı olucağını biliyordum.''

Haklıydı, dedemin onunla evlendikten sonra beni unutacağını düşünmüştüm. Ama öyle olmamıştı. Bahtınur ve dedem benimle hep ilgilenmişlerdi.
Hatta Bahtınur her doğum günümde bana pasta yapıyordu.

''Ama şu an seni seviyorum.''

''Bende seni seviyorum. Canım kızım benim.''

Bahtınur sımsıkı sarılmıştı bana. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Eğer anne konusunda hassas olmasaydım belki ben de ona anne derdim.

Bir sonraki bölüm de olucaklar...
''Ufak bir kaza oldu mu? Oldu. Sağlıksal bir problem var mı? Yok. Gideceğiniz yere kadar ben bırakırım sizi. Musa, sen de hanımefendinin aracını götür.''

''Gerek yok. Çekici çağırırım ben.''

''Bakın hanımefendi, bu trafikte çekicinin buraya gelmesi uzun sürer. Bizim için sorun olmaz.''

Selam. Bölüm bu şekildeydi. Bu aralar aşırı meşgulüm okuldan dolayı. Müsait olduğum her zaman yazmaya çalışıyorum. Yıldıza basmayı unutmayın.⭐

🤍🤍🤍🤍🤍