Kitabın son bölümüdür. Buraya kadar gelen herkese teşekkür ederim. Lütfen yıldıza basmayı unutmayın. 💟
''Elimize geçen bilgilere göre, hayatını kaybeden Hayrettin Sarıca'nın eskiden yaşadığı konakta bir patlama gerçekleşti. Cesur Yıldırmaz ve yıllar önce ortadan kaybolan Batuhan İzvermez'e ait olduğu bilinen cesetler çıktı. Hayrettin Sarıca'nın konağının şuanki sahibi olan kızı Arzu Sarıca'nın konuyla hiçbir alakası olmadığı açıklandı.
Diğer haberimiz ise Berat Topçu ve Selami Duman uyuşturucu kaçakçılığı, adam yaralama/öldürme ve kadın pazarlamadan tutuklandılar. Berat Topçu 25 yıl hapis cezası alırken, Duman müebbet hapis cezasına çarptırıldı.''
5 Yıl Sonra...
Arzu artık başarılı bir iş kadını olmuş ve yurt dışında hastanelerini açmıştı. Organ mafyalığını tamamen bırakmış, kızı Tutkum ile güzel bir hayat yaşamaktaydı.
Bu küçük kız, Kemal Osmanoğlu ile geçirdiği zamanın bir meyvesiydi. Hiçbir zaman hata olarak görmemiş, tam tersi mucize olarak görüyordu.
''Anne, babam geldi!''
Arzu ve Kemal evli değildi ama aralarındaki durumu kızlarına asla yansıtmıyorlardı. Bu akşam her hafta sonu yaptıkları gibi vakit geçirceklerdi. Tutkum merdivenlerden inerken düşmekten son anda kurtuldu.
''Biraz yavas ol küçük hanım!''
Tutkum, annesine hiç cevap vermeden kapıyı açtı ve babasına sımsıkı sarıldı. Arzu mutfağın kapısına yaslanmış onları izliyordu. Kemal, küçük kızı kucağına alıp sımsık sarıldı.
''Sen ne çabuk büyüyorsun böyle. Yakında seni kucağıma alamamaktan korkmaya başladım.''
''Bak annem gibi ben de küpe takabiliriyorum artık. Dün annemele deldirmeye gittik.''
Kemal'in bakışları bu sefer güzel kadına döndü. Keşke diyordu, gerçekten bir aile olabilseydik. Güzel kadının, onu sadece çocuğunun babası olarak gördüğünü biliyordu ve buna saygı duyuyordu.
''Çok güzel olmuş.''
''Bugün senin için yemek yaptım.''
Kemal içeriye girerken Arzu'da kapıyı kapattı. Arzu mutfağa geçip çorbaları kaseye koymaya başladı. Bugün özel olarak bakıcıya izin vermişti. Kızı ve yakışıklı adamla baş başa kalmak istiyordu.
Sofrayı kurup yemeğin hazır olduğunu haber verdi. Sohbetler ve kahkahalarla yemeklerini yiyorlardı.
Dışardan görenler yakışıklı adamın ve güzel kadının gerçekten birbirlerini sevdiklerine inanırdı. Yemekten sonra kızlarının isteği üzerine bir çizgi film açmıslar ve patlamış mısır yapmışlardı. Kemal'in bir kolu altında kızı, diğer kolunun altında ilgi duyduğu kadın vardı.
Kemal ve küçük kız uyuya kalmış, Arzu bunu çizgi film bittikten sonra anlamıştı. Belki Kemal, kızını yatırmak ister diye düşündüğü için Tutkum'a dokunmamış, yakışıklı adamı uyandırmaya çalışmıştı.
''Kemal, Kemal...''
Kemal yerinden sıçrayarak uyanmış ve güzel kadın, kızı uyanmasın diye kahkahasını içine atmıştı. Küçük kız biraz haraketlenmiş sonra babasına sımsıkı sarılmıştı.
''Tutkum'u sen yatırmak istermisin?''
Kemal başını aşağı yukarı sallamış ve küçük kızı kollarının arasına almıştı. Arzu önlerinden gidip odanın kapısını açtı. Kemal tüm dikkatiyle kızını yatağa nazikçe yatırdı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARZUM
RomansArzu Sarıca yakın bir zamanda dedesi Arda Sarıca'yı kaybetmişti. Acısını pek dışarı yansıtmayan Arzu, her zamanki gibi bu durumu da içine atmıştı. Ve sonra karşısına üniversite zamanında sevdiği adam, Cesur çıktı. Cesur sadece eskiden sevdiği kişi d...