Bölüm 15 : Çamrık Loncası

144 12 2
                                    

Bir süre elflerle alakalı sorun yaşamayacağım. Yani, en azından öyle umuyorum. Bu ahlaksız savaş sevdalılarının yanında onlardan birini -bence gayriresmî olsa da- resmî bir turnuvada yendiğimden, bana yöneltilen davranışlar törpülenmiş, duygular bastırılmıştı. Şükür ki bu iki 'güzel' kız da beni herhangi şeyle suçlamıyordu. Eleanor ile aramda belli belirsiz bir elektrik olduğunu hissediyordum. Karşıma çıkan diğer kız ise her söylediğimden tahrik oluyora benziyordu. Sizlerin düşünceleri de eminim çok önemlidir ancak ben bir şekilde bu iki kızın arasında kalacağımı hissediyorum. Loncaya kadar olan yol boyunca gözleri sürekli üzerimde gezindi. Açıkçası, bu ben sadece bir 'insan' olduğum için değildi, bundan o kadar eminim ki hayatım üzerine bahse bile girebilirim. Açık konuşmak gerekirse, yalnızca baylaradır bu sözüm, iki 'aşırı güzel' kızın yanında, bunların yaşı her ne olursa olsun, yürümek, her zaman size beklediğiniz şevki vermiyor. Özellikle bu 'afetlerden' biri size afet sonrası harabeye dönmüş gibi gözüken bir eve giderken eşlik ediyorsa. İlk buluşma için ne güzel bir yer ama!

***

Taş tuğlalardan yapılmış bir binanın önündeydi Price.

"Çamrık Loncası" yazıyordu, girişin önüne asılmış çürük tabelada. Bir yerlerden hatırlıyordu sanki..." 'Çamrık' neydi ki?

"Kim loncasına böyle boktan bir isim koyar ki?!"

Harfler bile kaçmak istiyordu artık. Tuğlaların arası yosun tutmuş, binanın genel görüntüsü deforme olmuştu. Eski mahallesindeki müstakillere benziyordu resmen. İki katlı bir yerdi, çok da büyük değildi. Gerçi büyüklüğü ilk bakışta önemli gelir miydi, bilinmez. Çünkü yalnızca kapılarına bakmak bile bir korku evine girdiğinizi düşünmenize neden olacak kadar haşat durumdaydı. Pencerelerden, bir meşaleye ait olduğu çok belli olan, titrek bir ışık sızıyordu. Yalnız bu, içeride yaşam belirtisi olduğunu kanıtlayabilirdi. Price şüphelenmişti. Karşısındaki bina belki bir zamanlar ihtişamlı olması için yapılmıştı, sütunları ve belli kısımlarına yerleştirilmiş ufak heykelleri de bunu kanıtlar nitelikteydi ama kesinlikle şu anki halinin "ihtişam" yahut "güzelliği" bırakın sağlamlıkla dahi alakası yoktu. Price yavaştan loncanın adıyla ne kadar uyumlu olduğunu düşünmeye başlamıştı.

"Şimdi ben buraya girmek zorunda mıyım?" diye sordu parmağıyla kapıyı gösterirken. Bir yandan da yanındaki elf kızına bakıyordu. Eleanor'u meydanda bırakmışlardı ve bu nedenle Price oldukça rahatsızdı.

"Evet, insa- şey- Adam. Lonca ustamız bizi bekliyor." dedi platin saçlı elf kızı. Price hala bu konuşma şekline alışamamıştı. Şehirde dolaştığı vakit üzerine ağırlık çöküp durduğunu fark etmişti, sanırım burası ona hiç yaramıyordu.

Sonunda oluruna bıraktı ve ahşap kapılara doğru yöneldi. Çürük, hırpalanmış kapıyı yavaşça iterek açtı, ya da en azından öyle sandı. Koyu kahve renkli kapı menteşelerinden koparak bir anda yere düştü. Böyle olunca da içerideki elfle doğrudan göz göze geliverdi.

"Hoş geldin kıymetli kardeşim, buyur, buyur gel otur."

Geniş omuzlu, sert bakışlı, diğer elflerden daha koyu saçlara sahip bir kişilikti karşısında duran. Belki iki metre kadardı ve bakışları boşluğu delip geçiyordu. Çok dayanıklı gözükmeyen ahşap bir masanın en ucuna oturmuştu.

Yalnızca bakarak bile adamın ne kadar yapılı bir vücuda sahip olduğunu kestirebiliyordunuz.

Öyle ki, Price önceden kendini ne kadar büyük görüyor olursa olsun bu adamın yanında bir şey olmadığını hissediyordu. Etraf eşya yok denecek kadar boştu. Yukarı çıkan bir merdiven dışında büyük bir dolap, tozlanmış bir müzik kutusu ve duvarlara asılmış silahlar vardı odanın içinde. Alışmış olduğu şeklin aksine oda herhangi şekilde bölünmemişti ki bu daha geniş olmasını sağlamıştı. Olası bir toplantı sırasında ufak gibi gözüken bu yer muhtemelen elli yahut altmış kişiyi alabilecek kapasiteye sahipti, rahatlıkla hem de.
Masada adamın bulunduğu sandalye dışında yalnız 3 sandalye bulunuyordu ki bu onlardan başka kişilerin de burada olacağını gösteriyordu. Price ikirciklense de bozuntuya vermeyerek elfin tam karşısındaki sandalyeye yerleşti.

Hilebaz - Ejderdişi DiyarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin