Bölüm 4 : Price Ailesi

263 28 4
                                    

Bir sonraki hamlesinin ne olması gerektiğinden pek de emin değildi. Büyük kartlar oynamış, karşısındaki insanların gözünü boyamak için elinden geleni yapmıştı. Ancak geldiği yerden çok daha farklı gözüken bu dünyada, ne yapacağını bile bilmiyordu. Yasa dışı bir tüccar mı olmalıydı? Varyemez bir zengin çocuğu da olabilirdi. Ya da... En beterinden bir kafes dövüşçüsü olmak mı vardı kaderinde? "Tanrı bana bir şans daha sundu." diye geçirdi içinden. "Bu şansı en iyi şekilde kullanmalıyım." yavaş yavaş kafasında kurduğu hikayelere inanmaya başlamıştı.

Daha ne olduğunu anlayamadan, çok da uzun olmayan yemek sekansı sona erdi. Hiç bu kadar lezzetli yemekler yediğini hatırlamıyordu, yemek yapmayı seviyor olsa da yalnızca hazır gıdalar tüketmişti. Sevinçten havalara uçmuş olsa da onun aksine bedeni herhangi tepki vermemişti.
Yemek sırasında birkaç konu da açılmıştı tabi...;

"Turnuvaya katılacak mısın oğlum?" diye sormuştu babası. "Son dört yıldır katılmayı reddediyorsun, biliyorum. Ancak bu, ailemizin onurunu korumamız için gerekli bir şey. İstemediğini biliyorum, o yüzden bu sana son soruşum olacak. Sonuçta enin yerini kardeşin de alabilir. Curtis'in yüzü düşmüştü, bu açıkça belli oluyordu.

"Benden daha boktan olan biri mi var ki?" diye düşündü istemeden. Yerine geçtiği hayırsız evladın çok iyi bir geçmişi olmadığından emindi ve rolünü oynamaya özen gösteriyordu ama eğer ailenin içinde şu anda onu bildikleri halden daha beter biri var ise, işte o zaman hayat oldukça zorlaşacaktı. Ya bu aile bahtsızdı ya da birileri onun üzerinden kumar oynuyordu.

Muhtemelen Curtis bir oğlunu daha çok seviyor, daha çok değer veriyordu. Bunun altında bir neden olmalıydı, ancak ne olduğunu çözememişti. Birden fazla neden olması da muhtemeldi ama eğer bu konuda haklıysa işler daha da sarpa sarardı.

Henüz turnuvanın ne olduğunu bilmiyordu, bu nedenle de aklına o an çok parlak gözüken bir fikir geldi. "Katılacağım." Dedi, bu 'parlak' fikre inanarak. Ancak sonra, bu kararından pişmanlık duydu. Geldiği yeni dünyada bilmediği bir turnuvaya katılmayı, ki bu muhtemelen aptal bir akademiye katılmak için gerçekleşecek bir sınavdan fazlası değildi, kabul etmişti. Karşısına acayip bir şeyler çıkacağından neredeyse emindi. Küçük çocukları memnun edecek türden, acayip şeyler.

Bingo! Ufak bir hazırlık bahanesi öne sürerek hem onların gönlünü kazanacak hem de turnuva denen şeye katılmak için hazırlık yapacaktı. Hem ne turnuvası olabilirdi ki? Olsa olsa güreş ya da yemek yapma yarışına benzer bir şey olabilirdi. Bunların hepsi, ona göre çocuk oyuncağıydı.

"Ancak hazırlıklara ve eğitimlere hemen başlamalıyım."

Babası gülümserken, annesi yine gözyaşlarına hâkim olamamıştı.
"Doğru kararı verdin oğlum." dedi babası anlam dolu bir sesle.

"Elinden geleni yap."

Melodi çoktan yerinden kalkmış, yakınlardaki bir yerden, elinde bir parşömenle gelmişti. "Buyurun efendim, kurallar burada yazılı." dedi hafifçe eğilerek parşömeni uzatırken.

"Lütfen Melodi, bundan sonra bana adımla seslen." dedi çocuk da karşılık olarak. Sesini diğerlerinin duyamayacağı seviyeye çekmişti. Kız bu isteğine karşılık olarak yalnızca: "Siz nasıl isterseniz Efendi Adam." diye ekledi.
Bir şeyleri değiştirmeyi deniyordu ancak başına geleceklerden bir haberdi. Sonuçta her insan gibi o da geleceği göremiyordu. Eğer böyle bir özelliği olsaydı, muhtemelen insanlardan çok uzaklara kaçar ve kıyamet kopup da insanlar birbirini dişlemeye başlayana dek dönmezdi.

"Artık ne kadar kural varsa!" diye geçirdi içinden, parşömeni alırken. Sonrasında yemek için teşekkür ederek odadan ayrıldı. Yeniden üst kata, kendini bu dünyada bulduğu yere gitmeyi amaçlıyordu. Hızlı adımlarla merdivenleri çıkarken, ara bir kat olduğunu fark etti. Kafasını çevirip soluna doğru uzanan koridora baktığındaysa, birilerinin koyu renkli ahşaptan, oldukça pahalı gözüken bir şifonyeri taşımayı denediğini gördü. "Yardım mı etsem?" diye düşündüğü sırada, nedensizce öne atıldı. Bedeni birkaç kez kendi başına hareket etmişti ve bu pek hoş sayılmazdı. Yine de elinden bir şey gelmiyordu ki! Şartları hızla gözden geçirirken, birden duraksadı.

Hilebaz - Ejderdişi DiyarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin