Yazar Notu: Bölüm ve hikayenin gidişatı hakkında oturtamadığım belli başlı unsurlar var... Okurken belki sizler de fark edeceksiniz ama zamanla çözeceğim. ÇOBAN KÖPEĞİ adlı bölümde gördüğümüz Attila karakterinin de hikayedeki yerini değiştirdim aynı şekilde o bölümde gördüğümüz mekanı da... Elimden geleni yapıyorum lakin benim de tıkandığım yerler oluyor. Bundan sonraki bölümleri daha ayrıntılı daha uzun yazmak en büyük isteğim.
Ve bölümü birgün erken atayım istedim nedense bu hafta CUMARTESİ gelmek bilmedi :D Yılbaşı için özel bir bölüm de yazacağım.
Eğer hikayemi okuyarsanız lütfen oy verir misiniz? Aynı zamanda yorumlarınızı da bekliyorum çünkü bende bu şekilde daha fazla motive oluyorum. Şimdiden teşekkürler ♥️
Neyse daha fazla tutmayayım sizi!!!
BU ARADA MUTLU YILLAR. Sağlıklı, huzurlu ve hayallerimize kavuştuğumuz yepyeni bir yıl olsun 2022 ✨
KEYİFLİ OKUMALAR ✨
Duyguları zihin süzgecinden geçip ruhunun dört bir yanına ilerlerken, aldığı nefes sıkışan ciğerlerini rahatlatıyor; şehrin sessizliğini yüzündeki memnuniyet ile izliyordu. Apartmanların arasından kendisini gösteren yollar ve o yollar üzerinde nereye gittiğini bilmediği araçları seyre dalmıştı. Turuncu ve beyaz ışıkların altında görülen yağmur damlaları ve sokak kedileri ile derin bir nefes aldı. "Ve sonsuza dek mutlu yaşamışlar..." Elindeki ince masal kitabını hoş bir tebessüm ile kapatırken annesine döndü.
O yatağında uzanırken Zühre'de camın önünde duran divanda oturuyor bir yandan dışarıyı izlerken diğer yandan da annesine masal okuyordu. "Gerçekten sonsuza dek mutlu mu yaşıyorlar anne?" Yorgun başını koltuğun koluna koyduğu eline yaslarken şevkat ve hüzünle annesini izliyordu. "Bu sayfalardan sonra tüm hayatları huzur ile mi geçiyor yoksa asıl hikaye burada mı başlıyor?" Kendi kendine gülerken dizlerinin üzerinde duran ellerine çevirdi bakışlarını.
Birikmiş bulaşıkları yıkamak vaktiğini aldığından buruşmuş ve su da soğuk olduğu için kızarmıştı lakin umursamadı.
"Küçük bir çocukken dünyanın da masallarda ki gibi olduğunu düşünüyordum..." Başını kaldırdı ve güldü. "Hala öyle düşünüyorum!"
Dizlerine vurup ayağa kalkarken annesine doğru yürüdü ve başında durduğunda tavanı izleyen kadının göz bebekleri kızına döndü. "Kalem bizim elimize verildi."
Annesinin gözlerine bakarken kalbi sıkışıyordu.
Gidebilirdi, kaçabilirdi. Babasının gerçek yüzünü gördüğünde ve kendisine zarar vermeye başladığını fark ettiğinde onu ardında bırakabilirdi lakin annesi bunu yapmamıştı. Bir canavara aşık olmuştu ve onu değiştirebileceğine inanarak yıllarca mücadele etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntihaşk +18
ChickLitHer son yeni bir başlangıç... "Onu sevmek cehenneme gülümseyerek yürümek gibiydi.." Son kez baktı ayaklarının altında kalan İstanbul'a. Kendisinden bir hayat çalan, mezarı olup diri diri gömüldüğü şehre buruk bir tebessüm armağan etti. "O bir kati...