"Bu nasıl olabilir?
Nasıl sessizlik bu kadar gürültülü olur?"Patrick Ness
Yazar Notu: Resmen otuzuncu bölümü devirdik ve yirmi bini de geçtik. Büyük bir hevesle başladığım bu hikayede böyle ilerliyor olmak beni çok mutlu ediyor. Yazmak ve yaşatmak istediğim o kadar çok şey var ki... Nice otuz bölümlere o zaman.
Yorum ve oy sınırı:
100 yorum 50 oy
Keyifli okumalar ✨
Ağrılar ile donanmış başı onu uykunun kollarından büyük bir güç ve inatla çekmeye son on dakikadır devam ederken artık dayanamamış olacak ki yeşil harelerini ağır ağır açmaya çalışmıştı. Geride bıraktığı gecenin izlerinden biri şişmiş ve bu nedenle kısılmış gözleri olduğundan bu işlem biraz uzun sürmüştü. Karanlığa alışan yeşiller bir süre yabancı olduğu odanın beyaz tavanında gezinirken üzerinde bulunduğu yumuşak yatakta bedenini gerdi ve üstündeki beyaz, yumuşak yorgana biraz daha sarıldı. Saten pijamanın açıkta bıraktığı teninde adeta bir kuş tüyü gibi hareket ediyor oluşu mayışmasını sağlıyordu.
Birkaç saniye daha böyle devam ederken dün gecenin izleri kendisini daha fazla belli etmeye başlamış ve hatrına düşen anılar ile birlikte hızla doğrulmuştu yattığı yerde. Bedeni irkilmiş, kanı çekilmişti. Gözleri hızla ellerine kayarken sanki kan izleri hala oradaymış gibiydi. Sesli bir şekilde yutkunurken babasını düşünmeye başladı. Yaşadığını biliyordu lakin bu onu bıçakladığı gerçeğini değiştirmiyordu.
Sol eli kafasının üzerine giderken o namluyu tekrar orada hissetmeye çalıştı genç kız. Sarı tüyleri ürperirken hızla çekti elini kafasından ve önünde birleştirdi. Oysaki ne çok isterdi her şeyin bir kabustan ibaret olmasını. Belki o zaman göğsünün üzerindeki bu baskıdan da kurtulmuş olurdu. Lakin her zamanki gibi imkansızı arzuladığını biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntihaşk +18
Chick-LitHer son yeni bir başlangıç... "Onu sevmek cehenneme gülümseyerek yürümek gibiydi.." Son kez baktı ayaklarının altında kalan İstanbul'a. Kendisinden bir hayat çalan, mezarı olup diri diri gömüldüğü şehre buruk bir tebessüm armağan etti. "O bir kati...