“Beni kendine nasıl aşık ettin?”
“Bilmiyorum." diye güldü Martin. "Yalnızca sevdim seni. Çünkü seni, bir taşın kalbini eritecek kadar çok sevdim." dedi.Herkese merhaba!!!
Nasılsınız?
İntihaşk her gün biraz daha büyüyor ama birinci kitap finaline de yaklaşıyor...
Heyecan doluyum.
Umarım bölümü beğenirsiniz.
OY VE YORUM SINIRI
200 OY 1K YORUM
"Yavaş,"
Pamuk beni yatağıma bırakırken baygın bir şekilde ona bakıyordum. "Yürüme kabiliyetim hala var." Dediğimde beni peki ciddiye alıyor gibi durmuyordu. "Merih'in de çeşitli dövüş kabiliyetleri var güzelim, uğraştırma beni." İster istemez gülerken kafamı sağa sola sallamış ve derin bir nefes almıştım. "Sessiz ol sen! Ben de bir duş alıp hazırlanayım ve annemin yanına geçeyim."
"Tamam, çıkıyorum ben. Dikkat et kendine."
Pamuk'a veda edip evden çıkmasını beklerken hızla üzerimdeki kıyafetlerden kurtulmuş ve banyoya girmiştim. Günlerdir duş alamıyordum ve kokmaya başlamıştım. Her gece dibinde uyuyan Merih'i düşünürken yüzüm buruştu. Nasıl dayanmıştı acaba bu kokuya?
Zihnimde oluşan garip düşünceler eşliğinde musluğu açarken altına girmiş ve sıcak suyun tenimi istila etmesine izin vermiştim.
Tam olarak anneme ne demem gerektiğini bilmiyordum fakat yalan söylemek de istemiyordum.
Belki tamamen olmasa da üstün körü içinde bulunduğum durumu anlatmam daha doğru olurdu.
İç çektim.
Şu hayatta başına gelenleri hak etmeyen tek kişi oydu, annem.
Ölümün pençesinden ayrıldığım günden bu yana düşünüp duruyordum. Ben de yitip gitseydim anneme ne olacaktı? Benim bencilliğim her şeyden önce annemeydi. Banyo duvarına ellerimi yaslarken kafamı kaldırıp suyun yüzüme düşmesini sağladım. Pekala, bitmişti. Zor ve karanlık günler şimdilik geride kalmıştı. Şu an evimde, annemin yanındaydım. Ne yapmış olursa olsun sevdiğim adam yaşıyordu. Her ne kadar akıl sağlığım gün geçtikçe bozuluyor olsa da hayatıma bulaşan bu lekeden artık kurtuluş olmadığını biliyordum.
Seçimlerimiz her şeydi.
Derin bir nefes aldım.
Tam olarak Merih'i affetmiş değildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntihaşk +18
ChickLitHer son yeni bir başlangıç... "Onu sevmek cehenneme gülümseyerek yürümek gibiydi.." Son kez baktı ayaklarının altında kalan İstanbul'a. Kendisinden bir hayat çalan, mezarı olup diri diri gömüldüğü şehre buruk bir tebessüm armağan etti. "O bir kati...