Kütüphaneli odada avukatımız ile uzun saatler boyunca görüşme halindeydim. Artık bütün mal varlık ve işletmelerde imza yetkisi yalnızca bana aitti.
İtalya'da olan bilmediğim oteller, galeriler ve daha fazlası ile ilgilenen avukatımız olacaktı. Zaten hepsinin işletmesini yapan insanlar vardı ve gerekli olduğunda iletişime geçecektim.
Türkiye'de ise yalnızca burada bir holding vardı. Tekstil üstüne olduğunu ve artık holding başkanı koltuğuna geçeceğimi öğrenmiştim.
Nasıl yapacağım hakkında en ufak fikrim yoktu.
Fakat asla geri adım atmayacaktım.
Adım adım gerekirse sürünerek bile olsa öğrenecek her şeyin üstesinden gelecektim.
-"Yatırım danışmanlığı için-"
Elimi kaldırıp başımı salladım. -"Hayır yatırım işleriyle uzun bir süre ilgilenmek istemiyorum. Süreci öğrendikten sonra devam edelim. Yeterince kalabalık bir liste."dedim zorlanarak.
Bir tatil köyü bile vardı. Hiç varlığını bilmediğim duymadığım.
Zaten neyi biliyordum ki?
Hiç tatile çıkmamıştım. İlk kural kalabalık yerler yasak.
-"Pekâlâ Lavin hanım. En kısa zamanda görüşmek üzere."
Çantasını toplayarak giden adamın ardından oradan bir süre daha kalkmadım. Bıraktığı evraklardan bilgi öğrenmeye çabalıyordum. Fakat başım çok ağırmaya başlamıştı.
Oradan çıktığımda yönüm bahçe oldu. Halam bahçede kitap okuyacağını söylemişti.
Evin karşısında yer alan oturma bölümüne göz attım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oradaydı. Esintili ılık rüzgar bacaklarımı sıyırıp geçerken yürüyerek yanına ulaştım ve tekli koltuğa oturdum.