Yirmi Dokuz

34.3K 2.1K 210
                                    





Salona doluşan kadınlara bakarken gözlerimin büyümemesi için üstün bir çaba sarf ediyordum.

-"İyi sabahlar. Habersiz geldik ama çoktan çıkmış olduğunu düşünmüştüm." İlk sessizliği bozan Hümeyra hanım oldu. Elinden tuttuğu küçük çocuğu koltuğa oturtup omuzlarındaki şalı Hanife hanıma uzattı.

Onun ardından Ece ve Şeyda girmiş. Bir de görmediğim iki kadın daha.

Yanımda en çok ait hissettiğim adam vardı ancak yinede rahatsız olmuş kendimi fazlalık hissettiğim o anlara dönmüştüm.

-"Bu ziyaretinizi neye borçluyum anne?" Asil oldukça gergin soluğunu bırakırken dik bakışları annesinin üstündeydi.

Hümeyra hanım ise pek oralı olmadan koltuğa oturdu.
-"Dediğim gibi erkenden çıkıyorsun diye bizde kahvaltı için huzurlu bir vakit geçirmek istedik. Teyzenlere hoşgeldin demeyecek misin?"

Diken üstünde hafifçe Asil'e doğru kaydım. Öncesinde tanıştığım iki kadın zoraki tebessümlerini yüzüme göstermiş salondaki koltuklardan birine oturmuşlardı.

Asil hiç çekinmeden gösterdiği sinirli tavrına kaşlarını çatmayı da eklemiş teyzesi olarak anladığım iki süslü kadına bakmıştı.

-"Hoşgeldiniz."demişti dişlerini sıkarak.

-"Arabayı bir türlü park edemedim." Konuşarak ve çantasıyla uğraşarak içeri giren tanıdık sarışın kadın başını kaldırdığı gibi bakışlarımla karşılaştı. Sonra yanımdaki adama baktı omuzları düştü.

Vildan Aydın. Babası milletvekili olan Vildan evet.

-"Gel canım. Hanife bize güzel bir kahvaltı hazırlar mısınız? Baya acıktık." Hümeyra hanım Vildan'ı yanına oturup Hanife hanıma seslenmişti.

Öylece ayakta dikilmekten çok rahatsız oldum.

-"Rahatsızlık vermemişizdir umarım." Teyzelerinden birisi konuştuğunda bakışlarımı kaçırdım.

-"Hayır. Çıkıyordum zaten size iyi günler."diyen Asil bana kısa bir göz atıp elini bel boşluğuma yerleştirdi.

-"Ah sizi Lavin'le tanıştırmadım!" Hümeyra hanım sanki beni yeni görmüş gibi sesli bir tepkiyle Asil'in hareketlenmesini durdurdu.

Mecburen ona doğru baktım. İstemsizce sarışın kadının neredeyse öldürmek istercesine attığı bakışlara şahit oluyordum.

-"Suzan ve Cavidan. Kız kardeşlerim. Lavin de...Hale hanımın yeğeni Doğan beyin kızı oluyor. Oğlum ile...tatlı bir arkadaşlıkları var." Yapmacık tonlaması üstüne ilk tanıdığım kadınla aralarındaki tonlarca farkı düşündüm.

Beni böyle yıldıramazdı.

Merakla inceleyen iki kadına baktım. Ve göz alıcı olduğunu düşündüğüm tebessümü sundum.

-"Memnun oldum."derken kazandığım nefreti iliklerime kadar hissediyordum.

-"Anne. Bir dakika gelir misin?" Asil belki de sık sık kullanma ihtiyacında bulunmadığı ürkütücü sesi ve gözleriyle annesine bakmıştı. Hümeyra hanımın oğlundan çekindiği tam şuan belli oldu. Boğazını nazikçe temizleyerek koltuktan kalktı.

O an ben ne olacağım diyordum ki Asil benden önce beni düşündü.

-"Odama çık geliyorum."dedi düz sert tonda.

Yalnızca başımı salladım.

Asil annesini önüne almış koridorun sonuna çekiştirirken bende merdivenlere yöneldim. Sıkıntılı nefeslerle odasına girdiğimde camın önüne yürüdüm.

MEVANiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin