Otuz Beş

29.9K 2.1K 308
                                    





Evin önüne geldiğimizde sahilde geçirdiğimiz iki saatin yorgunluğu ve hastane maceram birleşince arabada uykulu duruyordum.

-"Lavin."

Korumaların kapıyı açmasını beklerken Asil'e döndüm.

-"Bir kaç gün birlikte buradan uzaklaşalım mı?"diye sordu duraksayıp.

Direksiyonu sıkıp bırakan parmakları onun gerginliğini yansıtıyordu.

Buradan uzaklaşmak?

-"Nereye?"dedim bir yanım kararsızken.

Çıkarttığı sigarayı yakarken kısılan gözleri ve içe çöken yanaklarıyla göğsüm içten içe titredi.

-"Benimle her yere gelmez misin?" O esir alan bakışlarıyla bu soruyu sorunca dilim damağım kurur gibi oldum.

Kuş gibi çırpınan göğsümü sindirip bütün inancımla başımı salladım.
-"Gelirim."

-"Daha ne soruyorsun o zaman kızım?"diyince sessizce güldüm.

Onunla her yere giderdim.

-"Babanla ben konuşurum. Sen kendine küçük bir bavul hazırla. Beş altı gün kalırız."

Çantamı omzuma asarken sırtımı dikleştirdim.
-"Nasıl bir yer? Yani yanıma ne almalıyım?"diye sorarken çoktan heyecandan kalbim hızlanmıştı bile.

-"Sıcak bir yer güzelim."Yaklaştı sigara kokan nefesiyle dudaklarımı usulca öptü.

Daha önce tecrübe etmediğim şeyleri hissediyorum. Kasıklarımın sancılanması gibi.

-"Anladım...şey...ben gideyim artık."

-"Git bakalım."

Uzanıp sakallarının üstüne gelecek şekilde yüzünü öpüp arabadan indim. İçim kıpır kıpır hareketliyken gülümseyerek evin bahçesine girmiştim.

Ertesi sabah uyanmış mutfağa inmiştim. Gördüğüm arkası dönük kadın hiç de evin çalışanı gibi durmuyordu. Kahve makinesinin başında kızıla dönük saçlarını bunalmış gibi geriye atarak makineyi çözmeye çabalıyordu.

-"Merhaba yardımcı olabilir miyim?" Tedirgin halde mutfağın içine adım atarak kahve köşesine adımlamaya başladım.

Sesimi duyunca irkilen kadın bana döner dönmez tebessüm etti.

-"Merhaba günaydın! Çok iyi olur. Biraz farklı geldi çözemedim."

Başımı belli belirsiz salladım.
-"Evet öyle. Günaydın."diye mırıldandım.

Altında siyah dar bir kalem etek ve üstünde zümrüt yeşili saten gömlek vardı. Sivri topukluların üstünde ise kadın kusursuz görünüyordu.

-"Bu arada ben Nalan. Doğan beyin yeni kişisel asistanıyım. Sabah sabah tanışmadan ürküttüysem kusura bakmayın."

Yakın ve samimi tavrı arada her daim duran duvarımı indirmemi sağladı.

Babamın yanında ilk defa böyle bir hayli güzel bir kadın belirmişti. Tuhaf.

-"Önemli değil. Tanıştığımıza memnun oldum bende Lavin."dedim.

MEVANiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin