•
Hayatımın sanırım dönük noktada diyeceğim anlarından birini yaşamıştım.
Oradan ayrıldıktan çok sonra kendime gelmiştim. Havanın,Kasım ayının sonlarında oluşu nedeniyle çok soğuk olması Asil'e yeterliydi. Beni hiç oyalanmadan eve geri kapatmıştı.
-"Üşümüşüm."diye mırıldandım.
Üstümdeki kıyafetlerden kurtulup rahat pijama takımı giyindim. Asil ise sadece pantolonunu değiştirmişti ve çiftliğe gideceğini söylemişti. Bir kaç gündür atlarının yanına uğramadığı gibi tarzda cümleler kurmuştu.
-"Kruvasanlarını yemeyi unutma. Kendine dikkat et." Elbette gelirken almıştı.
Sanırım mutluydum. Omuzlarım hafiflemiş gibiydi.
-"Sende dikkat et."dedim ve sabit durdum. Burnumu öpüp dudaklarıma buse kondurdu. Odadan çıktıktan biraz sonra bende alt kata inmiştim.
Henüz öğleden sonrası için neyle vakit geçireceğimi bilmiyordum. Bunu düşünürken telefonum elimde oturma odasına geçmiştim.
Kızlarla olan gruba tıkladım ve kısa bir mesaj yazdım. Minel ve Zeynep kız kıza akşam yemeği yemeyi teklif etmişti. Kabul etmeden önce gruptan çıkarak Asil'in numarasına tıkladım.
Bir kaç çalıştan sonra açmıştı.
-"Güzelim. Bir şey mi oldu?"dedi hemen.
-"Akşama kızlarla yemeğe gitmek istiyorum ama önce sana da haber vermek istedim."dedim koltukta kıvrılırken.
Atların kişneme sesinden biraz daha uzaklaştığında hala yanıt vermesini bekliyordum.
-"Onlar gelseydi."
Dudağımı bükerek sırt üstü döndüm.
-"Evde sıkılıyorum."
-"İyi ki bir gün yalnız bıraktım seni."diyince kıkırdayıp kolumu gözlerimin üstüne bıraktım.
-"Ya o yüzden değil. Kız kıza vakit geçirmek için."
-"Tamam güzelim sorun yok."dedikten sonra ona onu sevdiğimi söyleyerek kapatmıştım.
Akşam yemeğine daha vardı ve benim bir şeyler yiyesim gelmişti. Ancak ilk olarak üstüme bir hırka aldım. Evin işleriyle ilgilenen Hanife ablaya halama gittiğime dair bilgi verdikten sonra evden çıkmıştım.
Bahçe kapısını tıklatırken Luna'nın arkamdan havlamasına gülümsüyordum. Kapıyı açan Sakine hanıma selam vermiş direkt içeriye geçmiştim.
Halam beni görür görmez kollarını açınca gülerek yanına oturdum ve sarıldım.
-"Yan yana oturuyoruz bir türlü görüşemiyoruz alınıyorum bak."
-"Bundan sonra her gün yanına uğrayacağım söz. Ama önce mutlu olacağın bir şey anlatacağım."dedim heyecanlanarak.
Elinde ne ördüğünü bilmediğim ipleri kenara koyarak bana döndü.
-"Anlat anlat."
-"Bu sabah babamın yanına gittim."dedim nefesimi tutarak.
Her ayrıntıyı ona anlattığımda yaşlı gözlerine karşılık içim burkuldu. Duygusallığımı halamdan almış olmalıyım.
-"Ve sana bir şey soracağım."diyerek ellerini tuttum. Sıcacık ellerini heyecanla sıkarken göğsüm yükselmişti.
Duygudan duyguya geçişler yapıyorduk.
