On Altı

40.3K 2.4K 323
                                    



••

Gözlerimi gün ışığı altında araladığımda vücudumu hareket ettirmekte zorlandığımı fark ettim. Sanki her yerim ağrıyordu.

Başımı çevirip etrafa baktım. Gördüğüm ilaç kutularıyla kaşlarımı çattım.

Yavaş yavaş kendime geldim.

Hayır

Yok canım

Gerçek olamaz değil mi?

Yok yok saçmalama Lavin.

Sadece gerçekçi bir rüyaydı. Evet kesinlikle öyle olmalıydı. Doktor gelmiş olabilirdi ama o adamın gelmiş olma ihtimali-

-"Lavin? Uyandın mı?"

Tanrım!

Kapı mı tıklatıldı?!

Ah hayır hayır.

Yatağa ellerimi bastırıp doğrulduğum an hayal gücümün bana oynadığı oyuna inanamıyordum.

Ta ki kapı aralanana dek.

Bu bir şaka olmalı. Kötü bir şaka.

Basbaya şuan Asil bana bakıyor. Hem de benim odamda. Benim kapımdan başını uzatmış bana bakıyor. Tam anlamıyla gerçek.

Tanrım aklımı kaçıracağım!

Onun burada ne işi var?!

-"Günaydın. Nasıl hissediyorsun?"dedi ve canlı kanlı halde bana doğru geldi. Yatağımın kenarında durup elini alnıma koydu.

Bayılıp ölmeme saniyeler kalmıştı.

Donuk vaziyette onu izlerken bir yanım çığlık atarak kaçmak diğer yanım ağlamak istiyordu. Hatta çoktan burnum sızlamaya başlamıştı bile.

-"Ateşin düşmüş. Düne dair bir şey hatırlamıyor musun?"

Sesini özleyen içim kavruluyordu.

Zorlukla yutkunup elimin altındaki çarşafı sıktım. Elini nihayet alnımdan çekmişti. Daha sağlıklı düşünebilirdim.

-"Senin burada ne işin var?"diye sordum kısık güçsüz sesimle. Hasta bedenim gözlerimi büyütmeme engel oluyordu. Daha doğrusu gözlerimi zor açık tutuyordum.

Soruma karşı ifadesiz kaldı. Başını eğip elini sakalında gezdirdi.

Nefesini üfledi ve başını iki yana salladı.
-"Bilmiyorum."dedi sustu.
-"Seni görmek istedim."

Yüreğimin çırpınmasına sebep olmuştu. Ancak bu benim kırgınlığımı geçirmeye yeterli değildi. Daha fazla bir şeyler duymalıydım. Bunu hak ediyordum.

Konuşmak yerine yataktan çıkmak için hareket ettim ama omuzlarımı tutarak bana engel oldu. Hala tam olarak varlığına inanabilmiş değilim.

-"Kalkma yatmalısın."

Ellerini itip başımı hızla kaldırdım. Ani hareketle başıma ağrı saplansa da umursamadan kaşlarımı çattım.

-"Senin amacın ne?! Aylar sonra çıkıp evime gelemezsin. Hayatıma dahil olamazsın! Çünkü çıkmayı sen istedin. Benimle oyun mu oynuyorsun?! Senden küçük olabilirim ama aptal değilim."

Ayağa kalktığımda düşüncelerim birbirine girmişti. Ondan uzaklaşıp camına önüne doğru yürüdüm.

Herkes sürekli hayatımı alt üst ediyordu.

MEVANiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin