🍪97🍪

359 59 67
                                    

Öbür bölümü tekrar okunz

Uykum var ve düzenlemedimm hatalar için üzgünüm 😔

🍪

Saçlarımı geriye atan küçük bir baş hareketi yaparak oturduğum yerden yavaşça indim, parmak uçlarım yere değdiğinde sıkıca omuzlarına tutunuyordum.

Küçük, mavi gözleri benimkileri aydınlatıyor. Alnımı onunkine yasladım. Sıcak nefesi boynuma çarpıyor. Onunla böyle, birbirimize sokularak, ısınmayı sevmiştim. Burnunu benimkine sürttü yavaşça, elleri kollarımı tutuyordu sıkıca.

Bir şeyler yapsın istiyordum, halen dudaklarının izi vardı kasıklarımda. Ama ben sabırsızlıkla bizi yaklaştıran adımlar attıkça o arkasındaki yatağa geriledi. Kuru boğazımdan geçmedi yutkunuşlarım. Susuzdum, dilim onun tenine dokunmak, orada gezinmek istiyordu.

Batmaya hazır güneşin turuncusu içerideki her şey gibi bizi de boyamıştı. Kızıllaşan göğsüne kavuştu avuçlarım, kanı kaynıyor ve kalbi ellerim altında hızla atıyordu. Etraf çok sessizdi, ona attığım her adım, aldığı her nefes duyuluyordu.

Dudaklarımız temas etti, gözlerimiz kesişti, notasız bir şarkı çalıyor kafamda ve bilmeden o şarkıya ritim tutuyor bedenim. Ellerim eşofmanının iplerini çözüyor alel acele, bakışlarındaki minik utanç yıldızlar gibi kayıyor, belinden aşağı çekiştirdiğim eşofmanı ve çamaşırı bileklerine kayıyor. Heyecanla nefes alıp veriyoruz.

Dudaklarımızı yavaşça birleştirdik. Aslında terlemiş, sabırsız iki toy bedendik sadece. Hayallerde evrenin merkezinde, dönüyordu yıldızlar tepemizde, ayaklarımız yere basmıyor...

Yavaş ama yoğun öpücüğüne aynı şekilde karşılık verdim, yatak onun arkasındayken şimdi çıplak sırtım soğuk yorgandaydı, ayrılışımızla saçlarımın gözlerimi örten bir iki telini şaşkın şaşkın üfledim, bana büyülenmiş kocaman mavi gözlerle bakıyordu, gülümsedim. Beni bu ani hareketiyle şaşırtırken bile durgun olunca içimdeki garip dürtünün teki tüm duyguları birden yüklüyor omzuma. Hülyalı gözlerine doyum olmuyor biliyorum. Beni sabırsızlaştırıyor.

Az önce yaptıklarından sonra halen kendimi böylesine tutuyorsam beklentilerim acilen karşılansın diyedir, durgunlaşsın diye değil ama. Uzun zamandır bekliyorum. O günün sabahından beri tekrar bunu yapmayı bekliyorum. Ona yakın olmanın her yolunu bekliyorum.

Bacaklarımızım teması bile yeterli şimdi benim midemdeki karıncalardan kurtulmaya karar vermem için sadece...bu kadar basit olmamalı değil mi? Dişlerimi sıkıp aralık dudaklarımdan alabildiğim kadar nefes alırken başımı geriye attım.

Üzerimdeki gölgesi titredi. Bacaklarımın arasındaki bedeni benimkine yaslanmamak için zor duruyordu kolları üzerinde. Aralık gözlerim bu manzaraya dayanamayacak gibi olunca kapandı.

Ona karşı hassaslığım sürekli artıyor. Canımı yakıyor bazen. Korkutuyor. Heyecanlandırıyor.

Boynumda dudaklarını hissettiğimde saçlarını çekiştirerek onu kendime daha çok yaklaştırdım, bir elimse o kasıklarıma dokunurken sırtını okşuyordu. Güneşi hissediyorum, yüzüme vuruyor ama yakmıyor, beni yakan sadece o ve elleri.

Bacak aramdaki ıslaklık dudaklarından mı kalma yoksa benim için işler sona mı ermek üzere bilmiyorum, o böyle dokundukça bana bilmeme gerek de yok gerçi. Göğsüm hızla inip kalkarak onun göğsüne çarpıyor, boynumda tatlı bir sızı yaratıyor dudakları, ayaklarım üşüyor ve uyuşuyor. Notasız şarkımdaki tempo arttı.

It's Time / LSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin