"Şunu öğrendim ki;
Gece başını yastığa koyduğunda bile güzel bir düş görebilmek için, acı çekmeye benliğinde yer vermen gerekiyormuş."Asel A.
***
"Ne?"
"Buranın neresi olduğunu da benim kim olduğumu da bilmen gerekiyor çünkü beni sen çağırdın. Sen çağırdın ve bende geldim."
Beni daha da şaşırtarak cümlelerine devam ettiğinde bu sefer de ben anlamayarak baktım yüzüne. Tanımadığım birini neden çağırayım ki ben? Hem nasıl çağırmış olabilirdim? İyice karmanç orman olmuştu beynim. Neler oluyordu böyle? Onun karşımda söylediklerinden sonra hissettiğim duygu karmaşıklığı can alıcı bir noktaya ulaşmıştı.
"Ama ben buraya nasıl geldim bilmiyorum. Buranın neresi olduğunu da bilmiyorum. En son hatırladığım tek şey evime giren hırsızın saçma sapan sorular sorup bana saldırmasıydı. Sonra da gözümü burada açtım." Dediğimde yüz hatları tuhaf bir hal almıştı. Soru soran bir ifadeyle yüzüme bakarken bu tavırları tedirgin olmama neden olmuştu.
"Hırsız mı dedin sen?"
"Evet,"
"Hırsız olduğuna emin misin?" sorduğu soru karşısında farkında olmadan bir kaç adım geriledim.
"Ne demek şimdi bu?" Böyle bir soru beklemediğimden şaşırmıştım. Hırsız olduğuna emin misin derken ne kastetmişti?
"Ne almaya gelmiş biliyor musun?"
Bunu neden sorduğunu anlayamamıştım. Ne almak için geldiğini neden bilmek istiyordu? Sonuçta ortada onu ilgilendiren bir durum yoktu. Ne polis ne de başka bir şeydi. Adını bilmem onun benim için hala bir yabancı olmadığı anlamına gelmezdi. O adam bana o şeyin altından bile daha değerli olduğunu söylemişti. Ne olduğunu bilmesem de her şeyi göze alıp evimize pat diye girmesini gerektirecek birşeyse, dediği gibi çok değerli olabilirdi.
Belki de Aral da o kapan dediği şeyin peşindedir. Sonuçta bilincimi kaybettikten hemen sonra kendimi burda buldum. Nerden bileceğim bunun bir tuzak olmadığını? Kahretsin! Bunu neden şimdiye kadar düşünmemiştim ben? Aral'a güvenemezdim. Hele ki o adam beni sevdiklerimle tehdit etmişse, o zaman hiç kimseye güvenemezdim. Bu olayı tek başıma çözmem gerekiyordu. Yanımdaki bu adamın neyi bildiğini veya neyi bilmediğini bilmiyorken her şeyi anlatmam tehlikeli olabilirdi. Bir şekilde ondan nerede olduğumu öğrenebilirsem eve gidip ablama olanları anlatabilir ve bir çözüm yolu bulabilirdik.
"Bilmiyorum. Hem hırsız bu sonuçta herşeyi almaya gelmiş olabilir." Yalan söylemek içimde bir gariplik hissetmeme neden olmuştu. Normalde de gerektiği zaman yalan söylerdim ama neden şimdi bu yalanımdan huzursuz olmuştum?
"Emin misin?" Diye sordu Aral sanki yalan söylediğimi anlamış gibi.
"Eminim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜŞ KAPANI
Fantasi"Yapma..." diye fısıldadım ellerinin arasında kalbim can çekişirken. Belimdeki ellerini kullanarak beni kendine bastırdığında aldığım kesik nefesler birer iniltiye dönüşerek dudaklarımın arasından firar etti. Boynuma gömdüğü yüzünü eğerek kokumu içi...