20/BÖLÜM: "KORKUNUN CELLADI"

232 75 338
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen unutmayınız. Keyifli okumalarrrr<3

💫

(Bu bölümü pelerini olmayan kahramanlarımıza ithaf ediyorum...🤍)

🥀

🥀

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Çünkü acı, gidenin değil kalanın hikâyesidir. Ve hikâyeler kalanlara aittir."

-Stefan Zweig-

***

"Liva bende kal!"

Aral'ın sesi ulaşmadı acı dolu benliğime. Vicdanımın derin sızısı acımı gün yüzüne çıkarırken babamın beni kurtarmak için karşımda boğularak can verdiği anları, zihnimi esir alarak yüreğimi dağladı. Yalnızca o gün vardı şimdi gözlerimin önünde. O anıya esir kaldım.

🥀

13.08.2014 (flashbacke)

Sahibi olduğumu düşündüğüm o huzur, şimdi bulunduğum ortamdan çok uzakta. O sahip olduğum aile sıcaklığı bu kez uğramadı bu dört duvara. Neler oluyordu? Neydi içimdeki bu tedirginliğin sebebi? Neden herkes bu kadar gergin? Sessizlik sarıp sarmaladı etrafımızı. Bilinmeyen olaylar kavradı dört bir yanımızı. Hiçbir şeyin farkında olamamak neden şimdi kendime olan öfkemi harlıyor?

"Liva," onun sesini duysam da başımı kaldırıp göz teması kurma gereği duymadım.

"Konuşmayacak mısın benimle annecim?" elimdeki kalemle resim defterimdeki karalama çalışmama kaldığım yerden devam ettim.

"Neden böyle yapıyorsun güzel kızım?"

Odağımı kaybettiğim için çizdiğim resim bozuldu. Masada duran silgiyi aldım. Özenle çizdiğim resmin bozulan kısmını sildim. Ablam yan koltukta oturmuş ders kitabı okuyordu. Sınav senesiydi. Doktor olmak istiyordu. Soyutlamıştı tamamen kendini bizden. Umursamıyordu çoğu şeyi. Yalnızca ders çalışmaktı sanki dünyadaki amacı. Özlemiştim onu. Benimle neredeyse hiç ilgilenmiyordu dersleri yüzünden. Farkında bile değildi şuan ortamdaki gerginliğin. Keşke bende umursamamayı becerebilsem.

Kapının açılıp kapanan sesini duydum. Babam girdi içeri. Yağmur yağıyordu dışarıda. Islanmıştı tamamen. İçeri girip kabanını çıkardı. Çaktırmadan çizdiğim resimden gözlerimi kaldırarak izliyordum onu. Babamı izlemeyi severdim. Annem yanı başımda oturduğu yerden yavaşça kalktı. Onun yanına ilerleyip hoş geldin diyerek sarıldı. Babam annemin saçlarına minik bir buse kondurup ablamın yanına gitti. Yanağını öpüp sevgiyle okşadı saçlarını. Ablam da onu yanağından öpüp okumasına kaldığı yerden devam etti. Sonra adımlarını bana çevirdi. Hemen gözlerimi resmime çevirdim onu izlediğimi görmemesi için. Yanıma geldi.

DÜŞ KAPANI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin