Dokuzuncu Bölüm; Karanlık Geçmiş 2. Kısım

571 70 45
                                    

Keyifli Okumalar...🖤

3 yıl geçmişti.

Dazai 15 yaşına bastığında yine her zaman ki gibi hiçbir şey değişmemişti. İnsan öldürüyor ve görevlerini tamamlıyordu. Bazen yemek yemeyi bile unuttuğu oluyordu.

Ve bir şey daha vardı...

Canına kıymaya başlamıştı.

Evet, her fırsatta kendi canına kıymaya çalışıyor ve başarısız olduğunda acı dolu bir gün geçiriyordu.

Bu 27. Denemesiydi...

Bunun 18'i Mori tarafından engellenmişti.

Zaten yara bere içerisinde olan bedeninin üzerine yeni çizgiler atmış ve kolunu tamamıyla kana boyamıştı. Onunla beraber her adımında yer kanla boyanıyor ve yokuş aşağı olan yolda önünü bile göremez hale gelmişti.

Acı yoktu. Bolca kesik attığından bedeni hangi kısma ilgi duyacağını şaşırıyor ve zamanla bu ilgiyi de kaybediyordu.

Kısaca sadece yalpalanarak yokuş yolda inişini devam ettiriyordu.

Ve düştü...

Bir apartman kapısının hemen önüne düştü ve tok bir ses yankılandı. Bandajlarla sarılı olan yüzü hissiz bir şekilde gülümserken, artık istediği ölüme kavuşabileceğini düşünüyordu.

Gözlerini yumdu ve bekledi.

Beyaz ışığa yürümeyi veya yaptığı hatalar yüzünden cezalandırılmayı bekledi.

Ama hiçbir şey olmamıştı...

Çünkü birisi onu kurtarmıştı.

Uzun adamın kızıla yakın olan koyu saçlarının altındaki koyu mavi gözler, bu kan revan içerisinde kalmış bedenin bir an önce canlanmasını bekliyordu.

Koltuğa uzanmış bir şekilde bandajlarla kaplı olan bedeni yeniden bandajlanınca, genç adam her gördüğü yarayla yüzünü ekşitti.

Sebebi ise belliydi.

Yaşı max 15-17 olarak düşündüğü gencin bedeni birer tuval olarak kullanılmıştı.

Ve bu çok ürkütücüydü.

-Neler yaşadın sen?

Genç adam anlamazca kirli sakalını avuştururken, gencin üzerini örttü ve ayaklandı. Aç olabileceğini düşünerek evden paltosunu almış ve koşar adımlarla köri dükkanına varmıştı. Havanın kararmasıyla beraber kapanış saatine gelen dükkana hızlıca girişini yaptığında, körici kendisine gülümsedi ve tezgahı kapatmadan önce sorusunu sordu.

-Oda-kun? Sorun nedir? Bugün zaten buraya çokça geldin.

Oda burukça gülümseyip tezgaha yakınlaştı ve elini pürüzsüz tezgaha değdirip yavaşça dirseğine kadar süründürdü. Ardından hafif eğilip tezgaha yaslandı.

-Aslında biraz körili paket almaya geldim.

-Oh, her zaman köri ile beslenmen sağlıklı değil.

That's a Lie ~Soukoku Lise Au~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin