Kırk Altıncı Bölüm; İstemsiz Korku

273 33 38
                                    

Keyifli Okumalar...🖤

Sadece 1 Gün Önce...

-Kouyou-san'ın taşınması başarıyla tamamlandı. Şimdi sadece onu tedavi edeceğiz.

Sato eşinin etrafını çevreleyen kablolara üzülerek bakarken, Dazai sırtını duvara yaslayıp ortamı süzüyordu.

-Yani şimdi... Eşim artık iyileşicek mi?

-Hmm? Elimizde en iyi doktorlar varken bu soruyu sorman hata!

Ranpo elindeki şekeri yalarken, Sato'ya doğru sallamış ve azarlarcasına konuşmuştu. Sato ensesini avuştururken, ardındaki öldürücü bakışlarla da rahat olamadığını farketti.

-Şu anlık sadece anlaştığımız gibi, Chuuya'nın yanında olmalısın.

Sato onaylarcasına başını salladığında, sırtını delen bakışlardan artık rahatsız olup arkasına döndü. Keskin kahve gözlere bakışlarını dikip tısladığında ise, Ranpo yakut gözlerini aralayıp oluşacak tartışmayı izlemeye başladı.

-Ve sen? Kim oluyorsun?

Sato esmerin gölgede kalan yüzüne bakıp merakla sorduğunda, loş ışık tarafından aydınlanan beden hareketlendi ve yanına gelip yatakta yatan Kouyou'ya bakındı.

-İki oğlunla da yakın olan birisiyim.

-N-ne!!?

Sato'nun aklına direkt olarak Verlaine gelirken, Dazai solgun yüze ve yıpranmış kızıl saçları süzdü. Yanına adımlayıp elinin tersiyle solgun teni okşadığında yüzünü buruşturup elini çekti ve Sato'ya dönüp emin bir şekilde devam etti.

-Verlaine'le düşmanım. Chuuya ile de sevgili.

Sato duyduklarıyla şaşkına uğrarken, ellerini yumruk yaptı. Çok geçmeden dişlerini sıkarak Dazai'nin yakasını kavradığında, esmer genç sadece geriye adımladı ve yakasını kavrayan kişinin öfkeli gözlerine bakındı.

-Sen ne dediğinin farkında mısın!!? Verlaine'ye ne yaptığın umurumda değil, ama Chuuya'mdan uzak dur!

-Chuuya'm ha?

Dazai yakasını kavrayan kişinin gözlerine kilitlenerek, şeytâni bir sırıtma takındı ve Sato'nun yüzüne fısıldadı.

-Bize karşı dünyanın en mükemmel babası kesiliyorsun. Peki bu kelimeyi ona ne zaman söyledin?

Dazai koyulaşan gözleriyle fısıldadığında, Sato duraksadı. Elleri gevşerken, üstüne konan elle geriye doğru savruldu. Onun bu kadar güçlü olmasını hiç beklemiyordu.

-İkinci dönemin başından beri onun yanındayım. Yanında olan ben olduğum için, kendisine ne zararlıysa o kişileri ortadan kaldırdım. Onunla olmam ise Mafya'nın bir emri değildi. Sadece denk geldi o kadar.

Sato şaşkınlıkla Dazai'nin ifadesiz yüzünü süzerken, esmer yakasını düzeltti. Gözleri kısık bir şekilde siyah gömleğinin, bilek düğmeleriyle oynayarak konuşmasına devam etti.

-Oğlun bana sırıl sıklam aşık. Ve merak etme, bu işimin gizli tutulmasından asla razı olmazdım. Ona anlattım ve mesafe istedi. Şu an sevgili değiliz, ama yakın arkadaş olabiliriz. Benden ayrılıp ayrılmayacağını da zaman gösterecek. Ve o zaman geldiğinde ise her türlü kararına saygı göstereceğim.

Sato'nun zihni donuklaştığında elleri titredi. Güçlükle yumruk yaptığı elini daha da sıkarken, Chuuya'yı bu vakte kadar hiç koruyamadığını düşündü.

Hem abisinden, hem de mafya liderinden.

Bunu bile yapamamış bir babaydı kendisi.

-Sikeyim...

-Küfretmeni gerektirecek durum yok. Muhtemelen Mori-san beni o okula göndermeseydi haliniz daha kötü olurdu.

Dazai gerçekleri Sato'nun yüzüne vurduğunda, siyah saçlı adam sırtını duvara yasladı ve eşinin solgun yüzüne üzüntüyle bakındı. Ne yapması gerektiğini anlayamıyordu. Kimi, kimden koruyacağını bile bilemiyordu.

Eşini oğlundan, oğlunu abisinden ve şimdi de mafya liderinden nasıl koruyacağını düşünürken, Ranpo gülümseyerek dikkatini çekti.

-İlk başta Dazai-kun'a güven olmaz diye düşünüyordum. Ama onunla çalışmamızın ardından fazla geçmeden ona sırt dayamanın iyi bir yol olduğunu farkettim. Şöyle düşün-

Sato "en iyi dedektifin" sözlerini yutkunarak dinlerken, alnından akan sıkıntı terleri yanağını turlayıp, yapılı boynuna iniyordu. Ranpo bu sıkıntılı yüze lolipopunu sallayarak sırıttığında, Dazai de yan bir bakışla sırıtmıştı.

O vakit Sato ikisinin bu halinden ürktü. İkisini de şeytanın vücut bulmuş hali olarak düşündü. Gözleri anlık olarak bu karanlık ortamda kızıla büründüğünde bir kere daha yutkundu.

-Ha benim, ha o. İkimize de güvenmekten çekinme. Fakat tek bir farkla, ona güvenebilirsin. Sırtını yaslayıp, oğlunu emanet edebilirsin. Sözünde duran birisi.

Sato "Güven" kelimesiyle, siyah gömlek ve pantalon ikilisini yapan bu gence yakıştıramadı. Uzun, fit bedeniyle yan bir şekilde alnından sarkan perçemler altından kendisini süzüyordu. Gözleri gittikçe koyulaşırken, takınmış olduğu sırıtma bir kere daha yutkunmasını sağladı.

Oğlu cidden bu ürkütücü herife mi aşık olmuştu?

-Bahsettiğim farksa, ona güvendiğin kadar ondan korkmalısın...

✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*

-B-baba! Açıklayabilirim!

Chuuya endişeyle ikiliyi izlerken, Dazai sadece mavi gözlü adamın gözlerine ufak bir bakış attı ve sırıtarak Chuuya'ya döndü.

-Sormakta ısrar ettiğin soruyu yarın konuşalım olur mu?

Chuuya babasının umursanmadığını, artı olarak tepkisiz kalmasına şaşırırken, kekelemeye başlamıştı. Dazai onun bu şaşkın haliyle ufak bir gülümseme takındı. Ardından yanağını hafiften okşayıp, arkasına döndü.

Sato yumruklarını sıkmış halde Dazai'e bakarken, esmer genç hiç umursamadan "İyi geceler." dileklerini dileyip ortamdan ayrılmıştı.

Kafalar karışmıştı. Chuuya neden 1 haftadır okula gelmediğini ona soramamıştı. Özleminden bu bile aklına gelmemişti. Ayrıca babasının bu davranışları çok yabancıydı. Normalde sorgular ve cevap almadan asla salmazdı.

Tuhaftı.

-Yemeğini yedin mi?

Sato siyah saç perçemleri arasından sakince sorduğunda, Chuuya irkildi. Sağ eliyle sol kolunu avuştururken, başını iki yana salladı. Sato onun bu ürkek haline bir müddet bakınıp, tuttuğu nefesi bırakarak akışına bırakmak istedi.

Ne de olsa vakti geldiğinde başka bir şehire taşınacaktı. Sadece Verlaine yakalanmalı ve sevgili eşi iyileşmeliydi.

Chuuya ise-

Ah, sanırım "En iyi dedektif" olarak anılan kişinin dediklerine biraz daha güvenmesi gerekiyordu...

.
.
.

Huhuhuu Sato'nun Dazai'den ürkmesini eminim hiçbiriniz tahmin etmedi. Herkes selâ yazmış garibim adına xkxmxmx

Bölüm hoşunuza gittiyse belirtmeyi unutmayın! Gelecek bölümde görüşmek üzere! Hepinizi çok seviyorum!

SAYANORA!

That's a Lie ~Soukoku Lise Au~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin