Ellinci Bölüm; Randevu

433 35 75
                                    

Keyifli Okumalar...🖤

-Bak beni her zaman böyle karşıladığında tuhaf dedikodular oluyor.

-Özür mü dilemem lazım? Pekâla, üzgünüm.

Kızıl saçlı genç çantasının kolunu sıkarken iç çekti ve kendisine uzatılan kaskı başına geçirdi. Lüks motorun arka koltuğuna oturdu ve arkasında bulunan demire tutundu.

-Motorunun olduğunu bilmiyordum.

-Sadece araba kullandığımı söylemedim. Ayrıca bana tutunmanı tavsiye ederim~

-Hah! Oradan bakıldığında gözüne çok mu korkak geldi-!! HUAHHH!!

Kaero'nun sürmeye başladığı motorla Hirako geriye doğru sendelendiğinde, güçlükle üzerindeki takım elbisesini kavradı ve kendisini öne çekip yapılı bedenin beline ellerini sardı.

-Seni şerefsiz!!!

-Ahahaha! Gomen gomen~

Sırtına yaslanan yüzle yüzü hafif kızarsa da, sadece gülümsemiş ve motoru sürmeye devam etmişti. Çok geçmeden bir restoranın önünde durmuş, ardından yavaşça motordan inişlerini yapmışlardı. Hirako midesinin bulantısıyla baygın bir şekilde Kaero'ya bakarken, başındaki kaskı çıkartıp kendisine uzatılan ele sertçe koydu ve arkasına dönüp eğildi.

-Hey, bu kadar kötü olacağını bilemezdim.

-Zaten boş bir mideyle ortalıkta dolanıyorum, bir de senin şu aptal motorun ortaya çıktı. Sikeyim boğazımda berbat bir tat var.

Hirako alnını avuşturarak Kaero'nun yanına geldi ve yüzünü buruşturarak mırıldandı.

-Peki bu sefer neden buradayız?

-Yemek yiyeceğiz.

-Tanrım her buluşmamızda beni fiyakalı araçlarla alıyorsun, üstüne bir de kart sınırlarını yemeklerle zorluyorsun. Bunu istemiyorum.

Hirako iç çekip başını iki yana salladı ve üzerindeki ceketi çıkartıp beline bağladı. Gömleğinin kollarını çözerek dirseğine kadar katladıktan sonra, gevşemiş tokasını eline alarak saçlarını tekrardan bağladı. Hızlı hareket etmesiyle saçları dağınık bir topuz olduğunda, açığa çıkan perçemler esen rüzgarla savruldu. Hirako işinin bittiğini düşünerek ellerini beline sabitledi ve boş ifadesiyle Kaero'nun kızılımsı gözlerini süzdü.

Bir ufak kalp çarpıntısı...

Siyah saçlı genci sarstı.

-Bunu neden yapıyorsun?

-Aslında...

Kaero bakışlarını kaçırıp eliyle ağızını kapattı. Kaşları çatılırken kızaran yüzünü de saklamak için olabildiğince başını eğiyordu.

-Arkadaş olduğumuzu düşünüyordum. Seni rahatsız etme niyetinde değilim.

-Bu nasıl rahatsız edici olmasın? Kendini benim yerime koyabilir misin?

Kaero elini ağızından çekip Hirako'ya baktığında, kızıl saçlı genç alnını ilk üç parmağıyla avuşturdu ve gözlerini yumup devam etti.

-Tanıştığımızda-... Hayır sen bana çarptığında sana tonla küfür ettim. Ama yine de bir şekilde karşıma çıkıp bana yardımcı oldun. Tamam, gerçekten güzel bir gündü. Fakat bunu devam ettirmen insanı kötü hissettiriyor.

Hirako alnındaki elini ensesine koyup başını yana eğdi ve boynunun gerilmesini sağladı. Kaero meydana serilen boyunla ve gerilen hatlarla daha da kızarırken, Hirako lüks restorandan çıkan çifte bakışlarını dikerek mırıldandı.

That's a Lie ~Soukoku Lise Au~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin