Elli Üçüncü Bölüm; Abimi Tanıyor Musun?

251 30 17
                                    

Keyifli Okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli Okumalar...🖤

Dazai'nin yeni bir görev almasının üzerinden 2 hafta geçmişti. Chuuya'nın doğum gününe sayılı günler kaldığında ve söz konusu konu güvenliği olduğundan ona daha çok yakın olmuştu. Günlerdir abisi olan Verlaine'nin okul çıkışında onu beklemesi de Dazai'nin sinir tarafıydı.

Yine karşısındaydı. Yüzündeki sırıtışla kardeşiyle konuşurken, Dazai cebindeki ellerini yumruk yapmıştı. Bununla nereye varmak istediğini az çok biliyordu. Yapılacak gezinin duyurusu olmasaydı, belki de şu an Chuuya'yı karargahına götürmüştü.

-Abi! Seni Dazai ile tanıştırmadım değil mi? Lütfen iyi anlaşın!

Chuuya sevdiğinin bileğini tutup abisine doğru çekiştirdiğinde, iki düşmanın bakışları bir saniye olsun birbirinden ayrılmamıştı. Biri alaycı, diğeri öldürücüydü. Chuuya bu ikilinin yaydığı aurada boğulduğunu hissederek ellerini birbirine vurdu.

-Ahaha! Dazai abim sana zarar vermeyecek, ya da beni senden uzaklaştırmayacak. Lütfen ona böyle bakmayı kes.

Chuuya esmerin omzuna ellerini koyarak kulağına fısıldadığında, koyu kahve gözler en sonunda düşmanından ayrıldı ve kızıl saçlara ilerledi. Kızılın mutluluğuyla gözlerinin tonu değişirken minik bir sırıtış verdi ve onayladı. Düşmanıyla aralarındaki ilişkiyi henüz açıklamaya hazır değildi. Hisleri, kendisine eğer bunu belli ederse Chuuya'yı kaybedeceğini söylüyordu. Ve bu, istediği en son şey bile değildi.

-Abi, bu Dazai, Dazai bu da abim Verlaine.

İkilinin arasında durup ellerinin uzatılmasını beklediğinde, gözleri tekrardan bir araya geldi. Verlaine alayla kıkırdayıp elini uzattığında, Dazai bir ele, bir de alaycı yüzü süzüp sağına tükürerek ellerini birleştirdi. Verlaine bu tavırla gözlerinin seyirmesini engelleyemedi. Ellerinin de kırılacak kadar çok sıkıldığını farkettiğinde dudağını ısırdı.

Dazai göründüğünden daha güçlüydü.

En sonunda elini kurtardığında, ellerini arkasında bağladı ve acının dinmesini umarak avuşturdu. Dazai ise onun acı çektiğinin farkında olarak sadece düz bakışlarını hiçte çekici bulmadığı yüzde gezdirdi. Bu iki kardeşin gerçekten kardeş olduklarına inanamıyordu. Hirako'nun kuzenlikten daha çok, Chuuya'nın kardeşi/ikizi olarak görülmesi daha muhtemeldi.

-Saat henüz erken, güzel bir yemek yemeye var mısınız?

Chuuya gözleri yumulana kadar gülümserken, Dazai yüzünü buruşturdu. Onunla daha fazla aynı ortamda bulunmak istemiyordu. Üstelik yemek yeme? Oh, hayır bunu asla istemezdi.

Aynısı Verlaine içinde geçerliydi. Fakat kardeşine yakın olmak istiyorsa bunu yapmalıydı.

-Kabul-

-Hayır.

Biri onaylarken ve diğeri reddederken, Chuuya yüzünü astı. Dazai bu ilişkide tabiki de Chuuya'nın şımartılmasını isterdi, fakat bu şekilde değil. Onun bu tarz isteklerini yerine getirmek abisine yakınlaştırmasını sağlayacaktı.

That's a Lie ~Soukoku Lise Au~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin