Elli Altıncı Bölüm; Onu Geri Getireceğim

188 30 11
                                    

Keyifli Okumalar...🖤

Chuuya hızlı adımlarla binadan uzaklaştıktan sonra eve uğramadı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Chuuya hızlı adımlarla binadan uzaklaştıktan sonra eve uğramadı. İşinden de, arkadaşlarının bulunduğu yerden de uzak durarak abisiyle buluşacağı alana gitti. Siyah aracı gözüne kestirdiğinde adımlarını koşarcasına hızlandırdı.

Kapıyı açıp bindikten sonra soluklandı. Valizi şoför tarafından alınıp bagaja yerleştirilirken, abisi bakışlarını pencereden, kurumuş gözyaşlarıyla soluklanan kardeşine çevirdi. Yüzüne bir sırıtış yerleştirdiğinde, mavi gözlerin kendisine dönmesiyle sırıtışını soldurdu. Endişeli bir bakışla kardeşini kolları arasına alırken, kızıl saçlarını okşadı. Chuuya göğüsünde hıçkırırken, Verlaine sadece başına çenesini yasladı ve sırıtmaya devam etti.

O, yalan söyleme işinde uzman bir kötüydü.

Chuuya abisinin şefkati altında ağlamaya devam etti. Araç hareketlendi ve telefonunun çalmasını umursamadı. Verlaine çalan telefondan yerlerinin tespit edilmemesi için uyuyan kardeşinden fırsat buldu ve onu camdan attı. Arkada kalan araçların altında ezilen telefondan sonra, Verlaine minik bir şarkı mırıldanarak kardeşine daha sıkı sarıldı.

Kızıla söylenene göre, iki gün kadar kısa bir süreliğine Japonya'da bulunan ofislerinde kalacaklardı. Chuuya bunu kabul etti, çünkü abisi yanındaydı.

Büyük binaya girerken yutkundu. Girişte karşılaştığı dövmeli ve elleri silahlı adamlarla gözlerini büyüttü ve son olarak binanın merkezine geldiklerinde gördüğü dansözlerle kaşlarını çattı. Abisine merak dolu bakışlar atarken, o, sahteden kıkırdadı ve adamlarına "gidin" işareti yapıp, kardeşinin gözlerini kapattı.

-Üzgünüm, haftasonu olmanın tadını çıkarırlarken, seni buraya getirmemeliydim.

Chuuya abisinin yönlendirmesiyle ilerlerken, gözlerini kapatan eli tuttu. İçindeki buruklukla kesikçe nefes alırken, ince kuru dudaklarından iç çekti.

-FBI gibi büyük bir kuruluşun, bu tür davranışlarda bulunması garip.

-Amerika'da işler bu kadar rahat değil. Japonya ise... Oh, bilirsin? Fazla rahatlar.

Chuuya ikna olmamıştı ama başını salladı. Verlaine onu asansöre bindirip kapıların kapanışını izlerken, kendisine korkuyla bakan adamlarına buz gibi bakış attı. Yapılı adamlar bile yerlerinde titrerlerken, Verlaine onlara hangi cezayı vereceğini düşündü.

Büyük binada sadece kardeşi için ayarlanan 2 daireli kata geldiklerinde Verlaine ellerini çekti. Chuuya parlak lobiye bakarken, abisinin anahtar kartı kapı kilidine okuttuğunu gördü. Yüzü bir türlü gülümsememişti, bunu yapamıyordu. Kalbi çok kırılmıştı ve beyni allak bullaktı. Düşünme yetisini kaybetmiş gibiydi.

Kime güveneceğini şaşırmıştı.

-Biraz dinleneceğiz, sonra bazı etkinlikler yapacağız.

-Etkinlik?

That's a Lie ~Soukoku Lise Au~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin