41. BÖLÜM

417 11 2
                                    

İYİ OKUMALAR

Düğün ve kına gecesi için tarihleri belirlemiştik. Çok kısa bir süremiz vardı ama herkes bu konuda bize çok yardımcı olduğu için işimiz çabuk bitiyordu. Biz sadece gerekli olan şeyleri beğeniyor, ailemiz ise bizim yerimize her şeyi hallediyordu. Tüm bu hazırlıklar boyunca insanın içini tatlı bir telaş sarıyordu.

Kızlarla canım sıkıldığı için bahçede gezintiye çıkmıştık. Bahçede gördüğümüz kişilerle kısa da olsa sohbet ediyorduk. Bahçenin ilerisinden sesler gelince merak edip o tarafa gittik. Yanlarına yaklaştığımızda Neco ve Serkan abinin takım oluşturarak maç için hazırlık yaptığını gördük. Uzun zamandır onlarla beraber bir şeyler yapmamıştım. Tüm bu koşturmaca lar arasında motor yarışlarına da katılamamıştır ve motor üzerinde yarış yapmayı gerçekten çok özlemiştim. Motorun üzerinde olmak ,hız ve rüzgara karşı sürmek kendimi çok Özgür hissettiriyordu. Neco ile Serkan abinin tartışmaları bazen çok komik oluyordu. Serkan abi ne kadar ciddi ise, Neco bir o kadar ele avuca sığmayan bir çocuk gibiydi adeta...

"Neco bak ayağımın altına alacağım şimdi seni. Kimi söylesem beğenmiyorsun. Onu al diyorum yok, bunu al diyorum yok, oğlum söylesene senin derdin ne?"anlaşılan o ki bu sefer Neco ,Serkan abiyi çok kızdırmıştı. Çünkü Serkan abi her an neco'nun üstüne atlayıp dövecek gibi duruyordu.

"İyi de ne hikmetse en iyi kişileri Sen alıyorsun. Senin takım adeta bir Real Madrid ,benim takım ise mahalle takımı gibi. Yok abi ben kabul etmiyorum O eşleşmeyi" kollarını bağlayarak küskün bir çocuk gibi davranıyordu. Yanına gidince elimi cebime koyup gülerek gözlerine baktı.

"Hayırdır abi neyi paylaşamıyorsunuz? Sesiniz bahçenin öteki tarafına kadar geliyor. Dedim herhalde Serkan abi daha fazla dayanamadı necoyu boğmaya çalışıyor"herkes bu dediğimi gülerken Neco burnunu kıvırarak bana baktı.

"Hahaha Aman ne kadar komik. Unutturma da boş bir anımda bu dediğine güleyim Anka kuşu."

"Tamam canım unutturmam merak etme. Tekrar bir ara hatırlatırım gülersin. Şimdi söylesene bana Allah aşkına neyi paylaşamıyorsunuz? Sen bu sakin adamı gene niye kızdırdın?"

"Ben ne kızdıracağım ya. Adam haksızlık yapıyor. Kendine en iyileri alıyor. Bana gelince de nerede kötü adam var maç için onu veriyor. Bende bu haksızlığa karşı çıkınca hatalı oluyorum. Zaten Neco kim ki, Neco sessiz sakin adam, vur ensesine al lokmasını. Zaten hep ben haksızım değil mi ,kimse haksız değil"O kendini savunmaya devam ederken, Serkan abi eliyle yüzünü sıvazlayarak Allah'tan sabır diliyordu. Serkan abiyr döndüm olayı anlatması için.

"Zeynep bak bu adam kaç gündür kafamın etini yedi. Maç yapamıyoruz canım sıkılıyor ,bir maç ayarlayalım da keyfimiz yerine gelsin diye kaç gündür peşimde dolanıyor. Tamam dedim herkesi ayarladım. Şimdi de kalkmış seçtiğim adamları beğenmiyor. Sen seç diyorum ona da yanaşmıyor. Az kaldı bu adamı vurup öldürmeme. Ondan sonra diyorlar insan niye katil oluyor. Bunun gibi adamlar yüzünden katil oluyorum işte."istemsizce onun bu kızmallarına gülmeye başladım. Şu hernekadar ikisi de sinirli olsa da ,bizim için gerçekten onların kavgası eğlenceli oluyordu. Bir taraftan gülerken ,bir taraftan serkan'a bir cevap verdim.

"Tamam abi şöyle yapalım. Ben de uzun zamandır maç yapmıyordum. Sen en iyi 3 adamını onun takıma geçir, Ben de senin takıma geçeyim. Herhalde Neco bunada karşı gelmez, değil mi Neco."

"Tamam tamam daha fazla tartışmak istemiyorum. Dediğin gibi olsun, ama maç sonunda kaybeden takım kazanan takıma bir tepsi baklava ısmarlayacak. Ben bu güzel ayaklarımı ortada iddia yoksa boştan yere yoramam"diyerek bize ayağını sallıyordu. Dediğini kabul edip maça başlamıştık. Onlar ne kadar sert oynuyorsa ,Ben de bir o kadar sert oynuyordum. Allah'tan evden çıkmadan ayağıma spor ayakkabılarımı giymiştim. Üstümde de tişört ve eşofman vardı. Biz maç yaparken çevremizde toplananlarda bize tezahürat yapıyordu.

KİMİM BEN?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin