KİMİM BEN?

FİNAL

İYİ OKUMALAR

Yazardan devam;

Hastane koridorları genç kadının sevdikleriyle doluydu. Doktorun müjdeli haberi vermesi için dört gözle bekliyorlardı. Oysaki içeride durum bambaşkaydı. Genç kadının başındaki doktorlar tüm müdahalelere rağmen genc kadını ve karnındaki çocukları kurtaramadilar. Ölüm sebebi, yüksek tansiyona bağlı olarak çocukların anne karnında vefat edip,anneyi zehirlemeleriydi. Herşey bir anda olmuştu. Doktorlar ne kadar çabalasada,herşey bir yere kadardı. Onlarında elinden bir şey gelmiyordu ne yazık ki. Bu mesleğin en kotu yanı buydu zaten. Ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar ecelin önüne gecemiyorlardi malesef...

" Ölüm saati 16 .45... Ölüm sebebi yüksek tansiyona bağlı gebelik zehirlenmesi... " Dedi yaşlı doktor. Herkes hüzünlü bir şekilde birbirine bakıyordu.

" Ailesine,en önemlisi kocasına ne diyeceğiz. Sabahtan beri kapıda mutlu haberi bekliyordu hocam. Odaya her girip çıkmamız da heyecan la ayağa kalkıyordu" dedi genç hemşire.

" Biliyorum. Ama elimizden birşey gelmez. Malesef hastamızın iyi olduğunu söylediğimiz gibi,bu kötü haberide vermek zorundayız. " Derin bir nefes alıp kapıya yöneldi. Kapı açılır açılmaz tüm herkes önüne geçmişti. Herkese tek tek baktı yaşlı adam. Bir tek içerde vefat etmiş genç kadının kocasının gözlerine bakamiyordu.

" Hastamız buraya geldiğinde tansiyonu çok yüksekti. Çocukların anne karnında vefat etmesi ve bunun farkedilmemesi,ne yazık ki annenin zehirlenmesine sebep olmuş. Elimizden geleni yaptık ama malesef hastamızı kaybettik." Dedi zorda olsa.

Hastane koridorları feryat figan ağlayarak bağıran annenin sesiyle yankılandı. Bir babanın kalbini tutarak yere yığılmasını gördüler. Genç kızların ağlayarak kendilerini yere atmalarına tanık oldular. Tüm hastane duydu bir insanın daha bu hayattan yitip gittiğini...

Genç adam inanmadı bu olanlara. Daha bu sabah sevdiği evlatları ölmüşmüydü şimdi. Daha bu sabah öpüp,sevdiği, şakalaştığı karısı yok muydu yani. Bunlar kötü bir şaka olmalıydı. Evet, evet, karısının ona oynadığı kötü bir şakaydı bu. Şimdi içeri girecek ve karısının hayatta olduğunu ve kendilerine güldüğünü görecekti. Ama kizmayacaktı ona. Kıyamazdı çünkü...

Kendini odaya attı hemen. Hemşireler o esnada genç kadının yüzünü örtmek uzerelerdi. İzin vermedi adam. Çünkü biliyordu ki o yüzü kapansa bu şaka değil, gerçek olacaktı. Yavaşça yanına yanaştı karısının. Oradakiler çıktı tek tek.

"SEVGİLİM... Bak ben geldim... Tamam şaka yaptın... Ama komik değil... Hadi aç o güzel gözlerini... Söz kizmayacagim sana..." Elleriyle yüzünü seviyordu. Saçlarını okşuyordu. Kabul edemiyordu böyle bir şeyi. Nasıl etsin ki. Sevdiği kadın vardı yatakta yatan, kucağına alacağı evlatları vardı yatakta yatan...

" Hadi ama bebeğim... Bak babangil perişan oldu dışarıda... Kardeşlerini çok korkuttun... Hadi prensesim aç gözlerini..." Ama kadın ne gözlerini açtı,nede sesini duyurdu kocasına...

" Hadi artık Doğa... Aç gözlerini... Aç artık... ŞAKA YAPTIM DE....SİZİ KANDIRDIM DE... BUNU BANA YAPAMAZSIN... BENİ BU HAYATTA YANLIZ VE BİR BAŞIMA BIRAKAMAZSIN... SENSİZ OLMAYACAĞINI BİLİYORSUN... UYAN HAYDİ UYAN...UYANNN...UYANNN..." Ne kadar kadını omuzlarından sarssada uyanmiyordu karısı. Adam kendinden geçmiş bir şekilde kadını sarsıyor,uyanması için yalvarıyordu adeta. Kollarından tutup dışarı çıkardılar onu. Hem ağlayıp, hem karısının yanına gitmek için çırpındı. Odaya giren doktor ve hemşireler yarım bıraktıkları işe devam edip genc kadının yüzünü örttüler... Sedyeyle sevdiklerinin önünden geçip, asansörle morga indirdiler.