"Ne zamandan beri Dore soyluları bizim düşüncemizi merak eder oldu?"
"Kafanızdaki bu... kalıp nasıl oluştu bilmiyorum. Ne zamandan beri sizi merak etmediğimizi düşündünüz bilmiyorum."
Cihan afalladı, gözlerini kırpıştırarak Julie'nin ciddi olup olmadığını düşünüyordu. Gözlerini, Julie'nin elbisesinin eteklerine çevirirken kızın tüm o yolu gerçekten yürüyerek gelmiş olduğunu fark etti. Samimiyetine inandı.
"Bütün teknolojiyi avucunuzun içine alıp, halk burada açlıktan; işsizlikten, hastalıktan sürünürken oluştu bu yargı."
Julie'nin kendini bir Dore soylusu gibi hissetmediği belirli dönemler oldu.
Bunlardan biri Cihan ile ilk tanıştığı zamandı. Çünkü insanların Dore'den neden nefret ettiğini kavrayamayan ve tahtına her an geçebilecek bir kraliçeydi. Fakat kısa süre sonra toparladı.
"İnsanlar ölüyor ve ben hiçbir şey yapamıyorum!"
Cihan, ellerini Julie'nin omzuna koyarken "Sen de bizden birisin." diye fısıldadı.
"Bizimle yaşadın, bizimle yara aldın, ağladın. Düzeltememek senin suçun değil."
"Bir zamanlar o tahta geçmeye bekleyen bir prensestim. Bir zamanlar güçlüydüm."
Julie'nin kendini bir Dore soylusu gibi hissetmediği belirli dönemler oldu.
Bunlardan bir diğeri, bir felaketle tanıştıktan sonraydı.
Uzunca bir süre toparlayamadı.
Amanda, Julie'ye birkaç adım yaklaşarak onun güvenli bölgesini kırdı. "Kazanacağımı biliyorsun." diye fısıldadı.
Julie, tek ayağını geriye atarak oldukça seri bir şekilde geri çekilmişti. Donuk, ruhsuz yüzüyle ona baksa da duydukları onu afallatmıştı; belli etmedi. Ellerini karnında birleştirmişti, hala daha o konumunu koruyordu.
Buz gibi bir sesle konuştu.
"Yine de savaşacağımı biliyorsun." Amanda gülümsedi. Julie ise ruhsuz ifadesini koruyordu. Başıyla kapıyı işaret etti:
"Çık dışarı."
Julie'nin kendini bir Dore soylusu gibi hissetmediği belirli dönemler oldu.
Bunlardan bir diğeri, bir savaşı kaybedip zorla yalnız bırakıldığında yaşandı.
O günden sonra bir Dore soylusu gibi hiç hissetmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOYLULAR VE CANAVARLAR
Science Fiction"Juliette'in bir insana göre çok fazla hayatı oldu. Hayatlarının birinde narin bir prenses diğerinde acımasız bir komutandı. Arada bir kendi ailesinden vazgeçen bir lidere de benzetilse de emin olduğum tek şey şu ki Juliette her zaman bir isyancıydı...