REGİNA FREYA HARGREEVES
Oturduğum koltukta bana verilen suyu içtim ve bardağa baktım. Ortam çok sessizdi. Buradaki herkesin benim kim olduğumu merak ettiklerine emindim. Ayrıca içerideki herkes siyahi'ydi ve benim burada ne aradığımı merak ediyor olmalıydılar.
Allison yanıma oturdu ve elimdeki bardağı alıp masaya bıraktı.
"Evet, artık bana her şeyi anlatabilirsin."
Kafamı kaldırıp ona baktım. Saçlarına gözüm kaydı ve gülümsedim.
"Saçlar yakışmış."
Ben gülümsesem de o gülümsemiyordu. Yüzüme endişeyle baktı ve elimi tuttu.
"Reg, sen ne zaman geldin?"
"Evet, doğru. Ben buraya geldiğimde Bir Kasım'dı. 1962."
Az önce kapıda Allison ile duran adam kaşlarını çattı.
"Dur, ne demek ne zaman geldin?"
"Biz aslında-"
"Yani, o bir yolculuğa çıkmıştı da, buraya ne zaman geldi onu soruyorum."
Bir adama, bir de Allison'a baktım. Adam inanmış gibi başını sallarken Allison'a döndüm.
"Allison, diğerlerinin yerini buluyor musun?"
"Hayır, onları hiç görmedim. Onu bunu boşver, sen anlat. Neden ağladın?"
"Ben, ev arkadaşlarım ile kavga ettim."
Allison valizime baktı ve kafasını salladı.
"Sadece kavga etmemişsiniz anlaşılan."
"Yani, biraz ipin ucu kaçtı."
"Şey, acaba bize de açıklama yapar mısınız?"
Siyahi kadının konuşmasıyla ona baktım.
"Ne hakkında?"
"Diyorum ki, dükkanımıza yalnızca siyahileri alıyoruz dedikten sonra bu çocuğu neden aldık?"
Diğer adamdan gelen cevapla yutkundum. Umarım Allison benim yüzümden zor durumda kalmazdı.
Allison kaşlarını çatıp adama baktı.
"O benim kardeşim. Onu almayıp kimi alacaktım?"
Karşımızdaki adam çatılmış kaşlarını indirdi ve bana baktı.
"Kardeşin olduğunu bilmiyordum."
"Ray, bunu sonra konuşsak olur mu?"
Gözüm Allison'un parmağındaki yüzüğe takıldı ve gözlerim irice açıldı.
"Yok artık... Sen evlendin mi?"
"Bak, sana her şeyi anlatacağım, ama şimdi yeri değil."
Karşımızdaki adamın kocası olduğunu düşündüğüm için fısıldadım. Zaten diğerleri kendi işlerine dönmüştü ve bize bakan tek kişi o adamdı.
"Peki ya Luther? Onu da geçtim Allison senin bir kızın vardı!"
"Ne yapabilirdim Regina? Bu zamanda tek başımaydım ve o zaman bana Ray destek oldu."
"Her neyse. Senin adına sevindim. En azından mutlusun."
Sonra gözüm dükkandaki saate takıldı ve elimi Allison'dan çekip ayağa kalktım.
"Ben artık gitsem iyi olur."
Allison ayağa kalktı ve kaşlarını çattı.
"Ne demek gitmek? Daha yeni geldin, ayrıca evden de ayrıldın, bu gece nerede kalacaksın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the power in me, five hargreeves.
Fanfiction- Sekiz Numara olmak o kadar kolay değildi. Özellikle kontrol edemediği güçler, sırlar ve duygular varken. - #Diegohargreeves |🥇| 31.07.2022 #Vanyahargreeves |🥇| 24.07.2022 #Freya |🥇| 21.08.2022 #Regina |🥇| 21.08.2022 #Lutherhargreeves |🥈| 24.0...