11.Bölüm

4.9K 124 28
                                    

Ayaz adımı seslenmişti. Olduğum yerde arkama dönüp dönmemek arasında düþünerek geçirdiğim birkaç saniyenin ardından arkamı dönüp gözlerimi Ayaz'a odakladım. Başka hiçbir yere bakmıyordum. Gerçekçi durmasına özen gösterdiğim bir gülümsemeyle birkaç adım atıp masalarının önünde durdum.

''Otursana. Birlikte kahvaltı edelim.'' dedi Ayaz.

''Yok ben Nil'i bekliyordum. Burası doluymuş. Başka bir yere gideriz.''

''Bak orada boş masa var. Ya da iki sandalye çekip bu masaya oturursunuz.'' diye lafa atladı Derin.

Gözlerimi devirmemek için kendimi zorlarken gerçekçi görünmesi için uğraşmadığım bir gülümsemeyle Derin'e döndüm.

''Yok, sağ olun. Biz size hiç rahatsızlık vermeyelim. Afiyet olsun size.'' deyip arkamı döneceğim sırada Ayaz'ın adımı seslendiği andan beri gözlerini üzerimde hissettiğim Çetin Acar'ın gözlerine bir saniye kadar bakıp arkamı döndüm.

Hızlı adımlarla kafeden çıktığım sırada Nil'i taksiden inerken görüp koşarak yanına gittim. Kolundan tutup tekrar taksiye binmesi için uğraşırken bir yandan da söyleniyordum.

''Hay ben senin bizi getirdiğin kafeyi Nil ya. Uğraşsan bu kadar olmaz.'' dedim sitemle.

''Ne oldu ki?'' dedi şaşırmış bir ses tonuyla.

''Ne olmadı ki. Şu yola bir çıkalım anlatacağım.'' deyip Nil'in yana kaymasıyla açtığı boşluğa yerleştim.

''Kafe kafe değil mübarek kaçmak istediğim herkesi bir araya toplamış.''

''Kimden kaçıyorsun ki sen? Kim vardı içeride?''

''Ayaz Altun ve Çetin Acar!''

''Yuh. Çetin Acar oradaysa biz neden başka yere gidiyoruz?''

''Çetin Acar ve Ayaz Altun aynı ortamda diyorum Nil. Bonus olarak da Ayaz'ın arkadaş adı altından yürümeye çalışan arkadaşı ve Çetin'in çok yakın arkadaşı olan Cem Üstün de oradaydı.''

''Cem Üstün mü? Çok tanıdık geliyor.''

''O da milli takımdan ve gittiğimiz maçta ilk 11 başlamıştı.''

''Yakışıklı mı bari?''

''Ben neyin derdindeyim sen neyin derdindesin Nil?'' dedim sitemle.

''Nereye süreyim abla?'' dedi taksici.

Daha önce birkaç defa gittiğimiz fazla uzak olmayan bir kafenin adının verip önüme döndüm.''Ne için buluşmak istemiştin sen? Sesin çok telaşlı geliyordu telefonda.''

''Bu konuda konuşacaktım.''

''Ne konuda? Anlamadım.''

''Ayaz Altun ve Çetin Acar konusunda. Kime karşı ne hissettiğimi çözmemiz lazım. Bu iş böyle yürümez.''

Taksi kafenin önünde durduğunda Nil ücretin yarısını ödememe müsaade etmeyip hepsini ödeyerek taksiden indi. Konuşmadan kafeye girip boş masalardan birine oturduktan sonra gözlerini bana dikti.

''Anlat.''

''Neyi anlatayım?''

''Pazarda domatesin biberin kilosu ne kadar olmuş onu anlat Açi. Ne anlatacaksın acaba?'' dedi sitemle.

''Tamam ya ne kızıyorsun. Anlatacağım bir şey yok. İki kişiye de aynı şeyleri hissediyor gibiyim. Ýnternette sürekli Çetin'le alakalý þeylere bakýyorum, fotoðrafýný gördükçe gülümsüyorum, kalbimin ritmi bozuluyor. O gün maçta göz göze geldiðimiz birkaç saniye içerisinde bile sanki ayaklarým yere basmýyor gibiydi. Öte yandan Ayaz'ý yanýndaki kýzla görünce içimde saçma sapan bir kýskançlýk dalgasý oluþuyor, öncesinde çok ilgiliydi gerçi hala öyle, karþý karþýya geldiðimizde sürekli gülümsüyoruz birbirimize, güzel güzel sohbet ediyoruz, onu görmek de kalp ritmimde oynamalara sebep oluyor ama bu olmaması gereken bir şey farkındayım.''

Aşka BiletHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin