Hazan Geceden:Babam burada. Ecevit Kozan, Aksoy'ların mâlikhanesinde. Ayşen hanım, kapının önünden çekildiğinde babamın keskin bakışları ile karşı karşıya kaldım. Ayşen hanım, kapının önünden çekilirken, Feraye hanım'ın bakışları benim ile babamın üzerinde gezindikten sonra konuşmaya başladı.
"Ecevit, Ecevit Kozan'dı değil mi?"
Ben merdivenleri, yavaş yavaş indiğimde Feraye hanım babamın karşısına dikilmişti bile. Feraye hanım, babama elini uzattığında babamın bakışları benden ayrıldı ve Feraye hanım'ın ona uzattığı eline yöneldi. Ardından bakışları, tekrar benim üzerime yerleşti.
"Evet Ecevit Kozan, kızının hayatına dair tüm gelişmelerden habersiz kalmış bir adamım, tanıştığımıza da hiç mi hiç memnun olmadım Feraye hanım."
Babamın, sözleri ile merdivenin trabzanına sıkı sıkıya tutundum. Feraye hanım, bir bana bir babama baktıktan sonra konuşmaya başladı.
"Lütfen içeri girin Ecevit bey, içerde konuşmamız herkes için en hayırlısı olacak."
Babam içeri geçmeyip, bana bakmaya devam ederken, arkamda kalan merdivenlerden ayak sesleri geliyordu. Muhtemelen, Giray ve Pamir aşağı indi. Babam, küçümseyen bakışlar ile Feraye hanıma baktı.
"Evinize girmeyeceğim, kızımı almaya geldim."
Gözlerimin dolduğunu, hissettiğimde yumruklarımı sıkıp, tırnaklarımı avuç içlerime batırdım. Feraye hanım, bana baktı ardından babama geri döndü.
"Kızınıza sizinle gelip, gelmeyeceğini sordunuz mu?"
Babamın, mavilerinde bir kıvılcım yandı. Ve her kelimesine, bastıra bastıra konuştu.
"Kızım ile benim aramda ki ilişki sizi ilgilendirmez, ve kızım benimle gelecek. Kan kokan bu evde, bir dakika daha durmayacak!"
Olduğum yerde durmaya devam ederken Feraye hanım, göz ucuyla bana baktı.
"Kızınız sizinle gelemez, hayati güvenliği için malikhanemde kalması gerekiyor."
Feraye hanım'ın sözleri ile, babam sinirle kahkaha attı. Babamın kahkahası, beni korkuttu onu ilk defa böyle görüyordum.
"Kızımın hayatını, bu kan kokan evde kanlı ellerinizle mi koruyacaksınız?"
Babamın sorusu ile, Giray beni biraz itekleyip yanımdan geçerek seri bir şekilde merdivenleri indi ve Feraye hanım ile babamın arasına girdi.
"Ecevit bey, ben Giray Aksoy. Poyraz Gediz Aksoy'un kardeşiyim. Efendim, lütfen içeri geçin içerde sakince konuşalım."
Babam Giray'ı tepeden tırnağa incelerken, Pamir'in kolunu belime sardığını fark ettim.
"Güçlü dur yengelerin bitanesi, sen bugüne bugün Aksoy'ların gelinisin."
"Babamı, kaybedemem Pamir."Fısıldayarak söylediğim, sözler ile yanaklarımdan yaşlar süzülmeye devam etti.
"Sen hangisisin, dur ben söyleyeyim içlerinde en insancıl olanı sensin değil mi? Abin, eli kanlı bir cani. Küçük kardeşin ise barlarda fink atan bir serseri, hıı bir de dünyadan bir haber yaşayan kız kardeşiniz var."
Babamın, böyle cümleler kurduğuna inanamıyorum. Babam böyle bir insan değil, Aksoy'ların çok kötü bir aile olduğunu düşündüğü için, bilerek damarlarına basıyor.
"Ecevit bey..."
Giray'ın sakin bir şekilde başladığı cümleyi, Feraye hanım'ın öfkeli sesi böldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanunsuzların Şehri
RomanceHayatın savaşçı olmaya zorladığı iki insan, hayat ile girdikleri savaşta biri adaleti, diğeri de adaletsizliği kendine ilke edinmişti. Kurtuluş yolunu arayan tehlikeli bir adam ve yeni mezun bir avukat. Acemi avukat, bürosunu şeytanın hükmünde olan...