bol bol yorum ve oy bekliyorum bebeklerim,
keyifli okumalar <3
°
Gözlerimi sahanın yeşil çimlerinden çekerek tribünlerin olduğu tarafta dolaştırdım.
İleride toplu bir şekilde duranlardan bazı yüzleri seçebilmiştim ama gözlerim Çiçeği arıyordu.
Gördüğüm kadarıyla Melih, Kerem ve Meriç oradaydı
Melih ve Meriç'i uzun zamandır görememiştim.Onlara doğru yaklaştıkça seçebildiğim yüzler artıyordu.
Tunç Abi, Mert, Sinan Abi ve Burak'ta buradaydı.
Ah bir de Tunç Abi'nin yanında duran Çiçek!Yan yana o kadar güzel duruyorlardı ki, birbirleri için yaratılmış gibi.
Sonunda yanlarına vardığımızda gülümsedim.
Bizi ilk fark eden Meriç "Aa, hoş geldiniz." diye bir tepki verdi. "Hoş bulduk." diye karşılık verirken gülümsemem daha içtendi.
Herkesin ağzından bir şeyler duyarken ilgi odağım kollarını açmış bana doğru gelen Çiçek'ti.
Özlemle karşıladım onu ve kollarımı bedenine doladım."Çok özlemişim!" diyerek daha sıkı sardığında gülerek aynı şekilde karşılık verdim. "Merak etme." dedim. "Bu gece bol bol hasret gideririz."
Eğer her şey yolunda giderse...
Bu gece karşılaşacağım tepkiden ölesiye korkuyor olsam da bunu dışarıya yansıtmamak için elimden geleni yapıyordum.Çiçek ile ayrıldığımızda Kaan'ın bakışlarını üzerimde hissettim.
Hafif bir tebessümle her şeyin yolunda olduğunu belirtmek istesem de sanırım aslında ne hissettiğimin farkındaydı.
Beni bu kadar iyi tanıyor olması iyi bir şey miydi emin değildim.Neredeyse yarım saat kadar sohbet etmekle zaman öldürdükten sonra maç saati gelmişti.
Herkes sahada yerini alırken diğer izleyiciler gibi Çiçek ile bende tribünde yerimizi almıştık.
Maçı en önden izliyorduk.
Sevgili kontenjanı!Kaan'ın olduğu takımda Kerem, Sinan Abi, Mert, Tunç Abi, Melih, Meriç ve ismini bilmediğim bir kaç kişi vardı.
Karşı takımdan tek tanıdığım kişi ise Burak'tı.
Her iki takımda kendi aralarında konuşurken gözlerim Kaan'dan ayrılmıyordu.
Burada soyunma odasında giyindiği beşiktaş forması ile tüm dikkatleri üzerine topluyor gibiydi.
Onun hangi takımı tuttuğunu bilmiyordum.
Bugün öğrenmiştim ve öğrendiğim şeylerin miktarı gün geçtikte artıyordu.
Bu durum beni mutlu etmekle kalmıyor fazlasıyla da heyecanlandırıyordu."Nasıl gidiyor?" Çiçeğin sesi düşüncelerimden uzaklaşmama yardımcı olduğunda gözlerimi ona çevirdim.
Omuz silkerek "Güzel gidiyor." dedim. "Senin nasıl gidiyor?"
Gülümsedi. "Aynı benimde, her şey yolunda."
"Buna sevindim."
Gözleri ile sahayı işaret ederek "Kaan ile nasıl?" diye sorduğunda dudaklarım benden bağımsız bir şekilde kıvrıldı.
Ne zaman bir yerde ismi geçse kalbimde ki titremeye ve dudaklarımda ki kıvrılmaya engel olamıyordum."Korkutucu derecede güzel." diye mırıldandım. "Onunla olmak sorgusuz sualsiz cennete alınmak gibi, çok fazla günahım var fakat bana tüm güzellikleri sunuyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUH KAFESİ
General FictionO ruhu yaralı bir kadındı, adam onu aşktan merhemleriyle iyileştirdi. ° "Güzelliğin." diye fısıldadı kulağıma doğru. "Aklımı bulandırıyor." "Peki ya ellerimdeki kanlar?" diye sordum. "Mideni bulandırmıyor mu?" ° 12.03.22