39.bölüm

5.4K 217 31
                                    

Çiçekler açar elbet, mühim olan beklemektir.

Gözlerim hala okuduğum dizede dolanıyorken Küçük Prens'in kapağını usulca kapattım.

Mühim olan beklemektir... diye geçirdim içimden. İnsan ne yaşarsa yaşasın zaman denen o zindana hapsoluyordu.
Ve her ne kadar itiraz etsek de beklemek gerekiyordu.
Çünkü zaman ilaç... Zaman ruha ilaçtı.

Dudaklarım usulca kıvrıldı. Yaşadığım zorlukların ardından nasıl ayağa kalktığımı, nasıl kalktığım yerden yürümeye devam ettiğimi anımsadım.
Başarmış olmanın verdiği o güzel hissi benimsemeye çalışıyordum.
Çünkü ben hayatımın geri kalanında her daim bir şeyleri başaran kadın olacaktım.

"Günaydın balkon kuşu."

Dudaklarımda ki gülümseme daha da büyürken balkon kapısına doğru baktım. Kaan elinde tuttuğu iki kahve fincanı ile yanıma geldi ve elindekileri önümde ki küçük masaya bıraktıktan sonra saçlarımın üzerine derin bir öpücük bıraktı.

"Günaydın." diye karşılık verdim sesime sıçramış bir miktar mutluluk ile.
Kendimi huzurlu hissediyordum.
Bugün ayrı bir güzeldi sanki.

"Yüzünde güller açıyor?"

Omuz silkerek "Bugün ekstra bir mutluluk var içimde." dediğimde gülerek "Daim olsun." dedi ve yeniden saçlarımı öptü.

Aklıma aniden gelen şey ile Kaan'a dönerek "Sence de Peri Hanım ve Gaye'nin artık yüz yüze gelmesi gerekmiyor mu?" diye sordum.
Peri Hanım ile konuşmamızın üzerinden neredeyse bir hafta geçmesine rağmen hiç bir iletişimde bulunmamıştık.
Ne o bir adım atıyordu, ne de Kaan.
Ama üçünün, en çokta Peri Hanım ve Gaye'nin bir araya gelmesini çok istiyordum.

"Eğer ikisi de istiyorsa evet." Kafamı olumlu anlamda salladım. Onlara süpriz yapma gibi bir niyetim yoktu.
İkisinin de bu durumdan hoşlanması beklenemezdi.

"İkisine de sorsak ve bugün bize yemeğe gelseler olmaz mı?"

Kahvesinden bir yudum alarak "Olur güzelim." diye yanıtladı sorumu.

*

Heyecanla ve dikkatle Kaan'ın yüzüne bakıyor ve bir an önce telefonu kapatmasını diliyordum.
Az evvel Peri Hanım ile konuşmuş ve akşam Gaye ile buluşma amacı ile bize yemeğe davet etmişti.
Peri Hanım bu durumu memnuniyetle karşılamış ve kabul etmişti.
Şimdi ise aynı teklifi Gaye'ye yapmış ve yanıt bekliyordu.
Hattın diğer ucunda olan Gaye oldukça sessiz görünüyordu.

Kaan bir süre daha sessizliğini koruduktan sonra kafasını hafifçe sallayarak "O halde sekiz gibi bekliyoruz." dediğinde kocaman gülümsedim.
Bu demek oluyordu ki Gaye teklifimizi kabul etmiş, akşam Peri Hanım ile yüz yüze gelmek istiyordu.

Kaan telefonu kapattığında ellerimi çırparak "Süper!" dedim. Ne kadar heyecanlı olduğum sesimden barizdi.

"Umarım ikisi içinde güzel bir akşam olur." Endişesini anlıyordum.
Bir yanda annesi, diğer yandan bir nevi babasının emaneti olan bir kız vardı.
Kaan ikisine de fazlasıyla değer veriyordu, bu yüzden üzülmelerini istemiyordu.

Gülümsemem hala dudaklarımda asılıyken ona doğru bir kaç adım atarak aramızdaki mesafeyi sıfıra indirdim.
Ellerimi omuzlarına yerleştirerek iyice yakınlaştığımda "Hepimiz için güzel bir akşam olacak." dedim. Elbette bu onun içini rahatlatmayacaktı fakat biliyordum ki yanında olduğumu hissediyordu.
Ellerini kaldırdı ve avuçları belimin iki yanında ki yerini aldı.
Bedenimi kendisine daha fazla çektiğinde yüzünü eğerek dudaklarımızı aynı hizaya getirmişti.
Soluklarım istemsizce hızlandı ve nefeslerimiz birbirine karışırken konuştu. "Varlığın muazzam hissettiriyor."

RUH KAFESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin