"sᴀᴋʟᴀᴅıᴍ."

124 13 63
                                    

"Ve sonra Sümsükus'u ağaca asmıştım. Merlin, yarasa gibi sallanışını görmeni isterdim Beth."

Çatalak bir yandan okul yıllarını anlatırken bir yandan Peter, Elizabeth ve James'la beraber gülüyordu. Remus hafifçe tebessüm ederken Lily ifadesiz bir şekilde omuz silkti.

"Severus'un arkadaşım olduğunu biliyorsun James." dedi. James yanındaki eşini kendine çekip gülümseyerek saçlarına bir öpücük kondurdu.

"Eskiden arkadaşındı, öyle değil mi Lily-Çiçeğim?" diye sordu. Lily özlem dolu bir nefes verdi.

"Ne olursa olsun, benim için değerli biriydi." dedi. James hafifçe kızı kendinden uzaklaştırdı ve hüzün dolu yüzünü avuçladı.

"Ne olursa olsun Zambak'ım üzülmesin ama. Burada ben varım ve onu hep seveceğim." dedi gülümseyerek. Lily gülümseyerek eşine bakarken Remus kısacık kıkırdadı.

"Çatalak büyümüş, artık kıskanıp Sümsükus'u pataklamaya gitmiyorsun." dedi huzurlu bir gülümsemeyle. O an salondaki herkes gülmeye başladı, misafirler bile. Remus'un gülümseyen gözleri ise koltuğun en uzak ucunda oturan Sirius'a çevrildi. Koltukta Sirius'a ulaşana kadar biraz kaydı ve omzunu Sirius'a atıp oğlanı kendine çekti.

"Pati." diye fısıldadı. Sirius'un gözleri kendi gözlerine çevrildi.

"Aylak." diye fısıldadı oğlan. Remus gülümsedi.

"Bize katılsana."

Sirius'un gözleri Remus'un gözlerinden ayrıldı ve arkadaki neşeli kalabalığı izledi. En sonunda gözleri Elizabeth'in üstünde durdu ve Sirius kesik bir nefes verdi.

"Deniyorum." diye fısıldadı. Remus da başını hafifçe sola çevirip Elizabeth'in gülümseyen gözlerine baktı.

"On gün geçti Siri, kendine eziyet etmeyi bırakmalısın." diye fısıldadı. Sirius hafifçe başını salladı.

"Deniyorum Remus, elimden geldiğince." diye fısıldadı. Elizabeth'e bakmayı bıraktı ve halıyı izlemeye başladı. Remus da gözlerini tekrardan Sirius'a çevirdi.

"Belki de ona söylemelisin." diye fısıldadı. Sirius o an şaşkın gözlerini Remus'a çevirdi hızla.

"Onu yapamam işte!" dedi keskin bir fısıltıyla. Remus omuz silkti. O an Elizabeth'in gözleri oğlanlara çevrildi.

"Sirius, her şey yolunda mı?" diye sordu ilgili bir ifadeyle. Sirius gülümsemeye çalıştı oysa kıza her baktığında yapmak istediği tek şey özür dilemek oluyordu.

"Her şey yolunda, Çatalak'ın sohbetleri üç beş yıldan sonra sıkıyor da." dedi. James ağzını 'skandal' dermiş gibi araladı ve:

"Hadi ama Pati, Sümsükus sohbetlerini en çok sen seversin!" dedi alınmış bir sesle. Sirius güldü.

"Önümüzdeki kırk yıl daha bundan bahsedeceğiz zaten Çatalak, altmış yaşımda sallanan sandalyemde oturup torunlarına ne anlatacağım sanıyorsun?" dedi. Herkes gülüşürken Elizabeth ve James Hangray arasında kısa bir bakışma geçti. İkisi de Çapulcuların altmışlarına kadar yaşamayacaklarını biliyordu...

"Ah, bu arada." dedi Elizabeth konuyu değiştirmek için. Çapulcuların erkenden ölecek olmalarını düşünmek istemiyordu.

"Regulus'tan haber var mı? On gündür hiçbir şey yok mu?"

O an Sirius ve Remus birbirlerine baktılar ve Sirius yutkunarak gözlerini kıza çevirdi.

"O iyi." diyebildi. Elizabeth hafifçe başını salladı.

"Bir görüşme ayarlayabilir miyiz? Çok fazla yalnız kalması... anlarsınız ya. Onu özlüyorum." dedi. Ardından gülümsedi.

"Hanımefendi pek sevgili sevgilisini de özlemeye başlamış, hayırlı olsun!" dedi James Hangray gülerek. Lily de kıkırdadı. O an Sirius hafifçe alt dudağını dişledi.

Evrenin Aynası (𝓡.𝓐.𝓑. 𝓗𝓪𝔂𝓻𝓪𝓷 𝓚𝓾𝓻𝓰𝓾𝓼𝓾)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin