-3-
Eve döndüğümde aklım hâlâ karmakarışıktı. Akşamın karanlığı çökmüştü. Kapıyı anahtarla açtığımda neyse ki Meredith evdeydi. Mutfakta akşam yemeği masasını hazırlıyordu. Bense üzerimden kamyon geçmiş gibi hissediyordum. Başıma gelen tesadüfü ona nasıl anlatabilirdim bilmiyordum. Bunun tesadüf olduğuna kim inanırdı?
Mutfağın önünde beni gören kız makarnayı doldurduğu tabakları masaya koyarken büyük bir coşkuyla karşıladı beni. "Ah, Ece hoş geldin!" Sanki arabası bozulan kendisi değil gibiydi. "Bana bu iyiliği yaptığın için çok teşekkür ederim. Bunun şerefine sana Pesto Soslu Spagetti yaptım."
Hafif kaşlarım çatık durumu anlamaya çalışarak sordum. "Bu neşeni neye borçluyuz? Araban için üzülürsün ve üç hafta yas tutarsın sanmıştım."
"Kaskosu olduğu için sorun çözüldü, merak etme sen." Mezeleri masaya koyarken büyük bir ilgiyle "Eee Carlo Morte Díaz'la görüşmen nasıl geçti?" diye sordu.
İşte beklediğim soru. Hiç gelmemesini dilediğim ama eninde sonunda geleceğini bildiğim soru. Proje çantamı yavaşça portmantoya bıraktıktan sonra suçlu bir çocuk gibi masaya yaklaştım. Bu sırada her hareketimi merakla izleyen ev arkadaşımdan daha fazla bir şey saklayamayacağımı iyi biliyordum. Hiç Meredit Wilson sorgusuna maruz kalmadığınız için anlayamazsınız. Masanın başındaki sandalyeye oturdum yenilmiş gibi. "Asla tahmin edemeyeceğin bir şey oldu."
Elindeki büyük kaşığı tencerenin içine gürültüyle bırakarak "Yoksa Carlo Morte Díaz genç, yakışıklı, seksi bir erkek çıktı ve birbirinizden hoşlandınız mı?" Karşıma oturarak ekledi. "Bu daha çok ilgimi çekti. Yani dün geceki gizemli ve tekinsiz adamın aksine." Merakla düşünür gibi gözlerini odada gezdirdikten sonra tekrar bana odaklandı. "Eee kasası sağlam mı bari?"
Erkeklerin kalçalarıyla ciddi sorunları olan Meredith'in bu sorusuna kısa süreli gözlerimi devirdikten sonra endişeli ve şaşkın hâlime geri döndüm. "İlgini çekecek daha şaşırtıcı haberlerim var."
"Nedir? Hemen duymak istiyorum."
"Carlo Morte Díaz, dün geceki adam çıktı."
Duydukları üzerine elindeki meyve suyunu içen kız şaşkınlıkla içtiği kadarını geri püskürttü. "Neee? İnanmıyorum, sen dün gece Carlo Morte Díaz'la mı yattın?" Gözleri yuvalarından çıkacak gibi bakıyordu. "Aman Tanrım! Bu inanılmaz!"
"Bence de."
"Harika!"
"Ben de öyle düşündüm." Tam o an sevgili ev arkadaşımın söylediği kelimeyi mantık süzgecinden geçirip itiraz ettim. "Ne? Hayır tabii ki, harika falan değil Meredith. Bu korkunç bir şey."
"Neden? Kime göre, neye göre?" Kolunu arkaya, sandalyenin sırtına yaslayan kız şaşkınlıkla sayıklamaya devam etti. "Vay canına! Şu tesadüfe bak sen."
Olanı biteni tüm detaylarıyla anlattığımda zevkle dinledi ve gülmekten bir hâl oldu. Tüm bunları görmezden geldim çünkü eğer onu azarlar veya terslersem az sonra isteyeceğim şeyi kabul etmeyecekti. "Meredith, takdir edersin ki bu durumda Carlo Morte Díaz'la benim ilgilenmem etik olmaz. Görevi sana iade etmek zorundayım. Sözleşmeyi geri alırsın değil mi?"
"Hayır, katiyyen olmaz."
"Ne demek olmaz?"
"Ece, görmüyor musun? Bu kaderin cilvesi değil de nedir? Beyaz atlı prensin ayağına kadar gelmiş, şimdi neden ondan kurtulmaya çalışıyorsun?"
"Beyaz atlı prens mi?" Başımı iki yana salladım. "Sen durumu çok yanlış anlamışsın Meredith, beyaz atlı prensler prensesleri sertçe becermez."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADEH (+18)
General FictionUYARI: Bu hikâyede kötü örnek teşkil edebilecek davranışlar ve yoğun miktarda cinsel içerik bulunmaktadır. ❝ Açık konuşmak gerekirse hayatımın aşkını nerede bulacağımı pek düşünmemiştim. Ve tabii onunla bir kumarhanenin önünde üzerine kusarak tanışa...