Gerçek cesaret, şahit istemezdi bunun ki o hesaptı masadaki herkes onu nefretle karşılarken o bütün endamıyla yürüyordu. Begüm'ün gözleri ışıldamış, herkes onu öldürecekmiş bakarken Begüm sevgiyle bakmıştı gelen adama.
Barlas önde Selim ve Begüm onun arkasında yemek masasına gelirken Baran'ın elleri yumruk olmuştu gerçi diğerleri ondan farksız sayılmazdı. Tek istediğim benlik bir şey olmamasıydı çünkü Baran'a hiçbir şey anlatmamıştım nasıl karşılayacağını bilemiyordum.
Barlas'la gözlerimiz kesişirken gözlerimi kaçırdım parmaklarımla oynarken fazla gerildiğimi fark ettim. Begüm herkesi es geçerek Barlas'a döndü "Bir şey mi oldu? Eğer konuşmak istersen bahçeye çıkabiliriz?" derken parmağıyla bahçeyi gösterdi.
Baran sabır çekerken diğerleri Begüm'ün tepkilerine hatta konuşmalarına bıkkınca kafa sallamıştı.Begüm hislerini çok belli ediyordu hala onu seviyordu bu durum başka Ateş Bey olmak üzere herkesin kanına dokunuyordu.
Barlas, önce Begüm'e daha sonra işaret ettiği yere bakarak göz devirdi. Begüm'e bakmadan "Buraya senin için geldiğimi kim söyledi?" ciddi bir şekilde sorduğu soruyla Begüm'ün yüzü değişti.
Begüm elini indirip Barlas'ın gözlerine bakarken "Baran ağabeyim veya diğerleri için gelmeyeceğine göre!" tek kaşını kaldırarak kurduğu cümleyle Barlas kıkırdamaya başladı.
Barlas elini Begüm'ün omzuna koyarken Baran hareketlendi elimi koluna koyarak onu durdurdum. Barlas "Neden ağabeyine düşmanmışım gibi konuştuğunu bilmiyorum çünkü ağabeyini şeyime bile takmıyorum. Ha birde Begüm şunu sakın unutma biz seninle bir akşamüstü bütün ihtimalleri yok ettik ve bunda benim hiçbir günahım yoktu!" derken çok ciddiydi ve kırgındı.
Begüm'ün gözleri dolarken Barlas elini omzundan indirip masaya döndü "Merak etme Baran buraya kardeşin için gelmedim bu saatten sonra da işim olmaz." Derken Baran'la göz kontağı kurdu.
Selim olası bir kavgayı önlemek için bana dönerek "Tamaycım sen evinde hiç oturmaz mısın ne zaman seni arasak bir yerlerde çıkıyorsun?" ben göz devirirken Selim gülümsemişti. Sıçtığımı anladığım o anlarda Baran sinirle bana baktı.
Selim'e bakarken "Neden beni arıyorsun Selim?" diye sordum bıkkınca. Selim'in gözü Barlas'a kayarken "Tek başıma aramıyorum ki Barlas'la beraber arıyoruz çoğul eki kullandım ya!" ciddiyetle kurduğu cümleyle Barlas'a döndüm.
Sıkılmış olduğumu belli edercesine Barlas'a bakarken "Sen neden beni arıyorsun Barlas?" tek kaşımı kaldırarak sorduğum soruyla Barlas elini ceketinin iç cebine sokup bir şeyler çıkardı.
Fotoğraf olduğunu anladığım şeylere göz gezdirip suratıma fırlatırken dişlerini sıkarak "Bu herifin gecenin bir vakti senin evinde ne işi var Tamay!" dedi.
Fotoğrafları elime alıp baktığımda Leggio'nun eve girerken ve çıkarken ki görüntüleri vardı. Baran sinirle elimdekileri çekip incelerken Barlas'a döndüm "Evime kimin girip çıktığının hesabını da sana verecek değilim Barlas! Ayrıca sen beni mi takip ettiriyorsun?" tek kaşım kalkarken Barlas'ın gözleri kararmaya başladı.
Sinirlere önce saçını karıştırdı daha sonra masaya sertçe vurarak bana baktı sorduğum soruyu es geçerek "Beni delirtmek için elinden ne geliyorsa yapıyorsun Tamay! Bak bunun sonu hiç iyiye gitmiyor haberin olsun! Söyle neden evine geldi çıldırtma beni!" bağırışları hoşuma giderken dudağımın kenarı yukarıya kıvrıldı.
Bende Tamay'sam krizi fırsata çevirmek bana düşer sandalyeden sakince kalkıp Barlas'ın önüne geçtim herkes şaşkınca yaptığım şeyi izlerken Begüm sinirlenmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAMRA
ChickLitHerkes kadının yıkılmasını beklemişti halbuki o ilk darbesini bebekken yemişti. Yıkılmaya hiç niyeti yoktu ta ki o kara gözler hayatına girene kadar. Sorun değildi güçlüydü ve daha da güçlü olacaktı. Kimse tahmin etmemişti maviler siyaha boyanırken...