20; Doğum Günü

128 18 41
                                    

Yolculuk gerçekten düşündüğüm gibi uzun sürmüştü. Sadece ikimiz olsaydık belki bir iki kere mola verip sigara içmeyecek olan Sanlı, Kerem yüzünden her saat başı mola verdi. İşin garibi Kerem de sigara içmiyordu. İkisi arasında dönen sohbetten anladığım kadarıyla kafayı spor ve sağlıkla bozmuş bir avukattı. İyi biri gibi duruyordu ama kendini beğenmiş biri olması can sıkıcıydı. Her molada arabadan inip benzinliklerde uzun yürüyüş yapmış, bazılarında marketten sağlıklı atıştırmalık tarzı şeyler almıştı. Artık İstanbul girişindeydik. Yolculuğun yarısından sonra yerler değişmiş Kerem sürücü koltuğuna, Sanlı benim yerime, ben de arkaya geçmiştim.

'Daha sık görüşürüz artık değil mi Güneş?' Kerem'in sorusuyla arka koltuktan Sanlı'nın ensesindeki saçlarıyla uğraşmayı bıraktım.

'Görüşürüz hep birlikte işte. Anıl, Sanlı, sen falan.' Bu çocuğun durup durup konuşmam için laf atmalarına gıcık olmuştum. Ya da gıcık olmak için yer arıyordum.

'Güneş beni pek sevmedi galiba.' Gülerek beni takmadan Sanlı'ya laf attığında gözlerimi devirdim. Sadece eve gidip uyumak istiyorum.

'Güneş biraz öyle.' Sanlı'nın yanıtıyla kaşlarımı çattım. Evde konuşuruz beyefendi sen görürsün. Onlar kendi aralarında konuşurken Kadıköy'e gelmiştik. Moda'nın eski ama güzel binalarının birinin önünde durduğumuzda Kerem'in evine geldiğimizi anladım.

'Kahve içmeye gelmek ister misiniz?'

'Başka zaman.'

Kerem bize veda edip indi. Sanlı sürücü koltuğuna geçtiğinde arabadan inmeden arkadan öne geçtim. Gülerek koltuklarla savaşımı izleyen Sanlı yerime geçtiğimde uzanıp yanağımdan öptü ve arabayı çalıştırdı. Sessiz ve kısa süren yolculuğumuzda eli hep bacağımın üzerindeydi. Evime vardığımızda onu da davet ettim ama yarın sabah işi olduğunu söyleyerek gelmedi. Ben de bavulumu sürükleyerek evime geçtim. Şu iki günün yorgunluğunu atıp kendimi işe hazırlamam lazımdı.

Ufak kaçamak tatilimizden sonra iş hayatına hızlı bir atlayış yaşayarak kendimi yorgunluğun zalim kollarında bulmuştum. Sera hala orada olduğu için her gün gibi telefonla konuşup kısa özet geçiyordu. Anıl'la araları çok iyiydi, o adamın bir anda bu kadar yumuşaması beni aşırı şaşırtsa da Sera halinden çok memnundu. Zaten yataktan çıkmıyorlardı. Sanlı ise bu aralar bir uzak bir yakın davranıp kafamı bulandırıyordu.

Annemin bu akşam ki doğum günü için takım alması gerektiğini söylediğimde gelme fikrinden cayacak gibi olsa da sonradan kabullenmişti. Ben de Sera'yla görüntülü konuşarak aldığım fıstık yeşili saten elbiseyle bakışıyordum şu an. Elbise o kadar ben Güneş'e ait değilim diyordu ki anlatamam. Yine de saçlarımı hafif dalgalı yaparak makyajımı tamamladım ve elbiseyi üzerime geçirip Sera'ya fotoğraf attım. Aldığım alev emojilerinden gayet güzel olduğumu anlayarak topuklularımı giydim ve aşağı indim. Sanlı beyaz keten gömlek ve siyah pantolon giyerek üzerine ceket almıştı. Aşırı çekici görünüyordu. Hızla yanına yaklaşırken o da yandan sırıtmasıyla beni baştan aşağı süzdü. Tam önünde durup dudaklarına yapıştığımda başta afallasa da öpüşüme karşılık vererek belime sarıldı. Uzun bir süre öpüştükten sonra zar zor dudaklarından ayrıldığımda soluklarımı düzenlemeye çalışarak arabaya geçtim.

'Gitmesek de olur gibi geldi bana.' Arabaya geçip elini bacağıma koydu.

'Üzgünüm, söz verdim.' Gitmezsem annem evime kadar gelir diyemedim. Gerçi Sanlı'yla bomboş bile olsa geçireceğim bir geceyi oradaki vaktime zevkle değişebilirdim. Navigasyona konuma girmemle Sanlı hızla sürmeye başladı.

'Bilmem veya yapmam gereken bir şeyler var mı güzelim?'

'Annem kendine saygı duyulmasına bayılır. Az konuşman yeter hatta hiç yan yana gelmene bile gerek yok. Babam da normal babalar gibi rahat olabilirsin. Ortam çok kasıntı olacak sadece haberin olsun. Ve en önemlisi pasta kesilmeden dönemeyiz.' Ard arda sıraladığım kuralları dikkatle dinledi. Anneme baya yüklü bir borca girerek pahalı bir saat almıştım. Saat koleksiyonu vardı. Sanlı da bir şeyler almayı teklif ettiğinde annem kesin beğenmeyip aşağılar düşüncesiyle kabul etmemiştim. Ortak hediyemiz bu saat olacaktı.

Serseri / Sanlı AkgünHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin