\ufak bir aksamadan dolayı bölümü silip tekrar attım,iyi okumalar/Zeynep elindeki fotoğrafa öylece bakakalmıştı. Vefa ve Çağrıyı aynı karede görmeyi hiç beklemiyordu. Arkadaş olduklarını bile bu fotoğrafla öğrenmişti. Hafızasını yoklamaya çalıştı. Çağrı daha önce böyle bir şeyden hiç bahsetmemişti.
-Zeynep?
Çağrının uyanmasıyla alelacele fotoğrafı deftere sıkıştırdı Zeynep. Ama yaşadığı şokun etkisinden dolayı defteri elinden kayıp düşürmüştü. Uzanıp tekrar alacağı esnada ise parmağını kesmişti.
-Ah!
Çağrı da endişeyle Zeynep'in yanına gelip elini tuttu. Kesik çok derin gözükmüyordu.
-Bekle burda,geliyorum hemen.
Çağrı aceleyle dolaptan çıkardığı pansuman malzemelerini alıp Zeynep'in yanına gitti. Yavaş hareketlerle pamuğu parmağına bastırsa da,Zeynep'in canının acımasına engel olamamıştı. Genç kızın yüzünü buruşturmasıyla birlikte Çağrının da yüzü düşmüştü.
-Özür dilerim,çok yandı mı canın?
-Daha kötüsünü yaşamıştım,bu ne ki...
Boş bulunarak söylediği sözden sonra gözleri Çağrınınkilerle buluştu.
-O ne demek şimdi, dedi Çağrı yara bandını parmağına doğru yapıştırırken.
-Yani,şey... Yaşamışımdır mutlaka demek istedim. Çocukken yerimde duramazdım ben hiç. Sürekli düşer dururdum. Ama her düştüğümde de bana uzatılan üç eli bulurdum karşımda. Ali,Sinan ve Vefa.
Vefa'nın adını vurgulayarak söylemişti Zeynep,Çağrının tepkisini ölçmek istercesine. Ve gözlerinde adını koyamasa bile onu huzursuz eden bir duygu yakalamıştı. Zeynep'in elini dudaklarına doğru götürerek avuç içine küçük bir öpücük kondurdu.
-Benim de ellerim burada artık Zeyno'm, dedi ellerini kavrayarak.
Umarım o ellerinde Vefa'nın kanı yoktur Çağrı, diye geçirdi içinden.
Eğer öyleyse bununla başa çıkmanın hiçbir yolunu bulamam çünkü, hiçbir fiziksel acı dindiremez bende açacağın yarayı.
Kafasını toparlayıp sakin kalmaya çalıştı Zeynep. Fevri davranmayacak,doğru zamanı bekleyecekti. Çağrının mutlaka mantıklı bir açıklaması vardı,olmak zorundaydı.
Ama böyle de duramıyordu. Aklında o soru karşısında sevdiği insan... arafta kalmıştı sanki.-Zeynep,daldın gittin yine.
-Affedersin,ben gitsem iyi olur artık Çağrı.
-Gitmesen daha iyi olur bence ama...
-Yanına gitmem gereken birisi var.
-Aliler mi barıştınız mı yoksa,dedi sevinçle.
-Hayır barışmadık.
-Kim peki o zaman yanına gitmen gereken o birisi?
-Vefa... Ne zamandır gitmiyorum yanına.
Çağrı,Vefanın adını duymasıyla bir iki adım geriledi. Zeynep'in her "Vefa" diyişinde Çağrının vicdanı boğazına sıkı sıkı sarılıyor,onu nefessiz bırakıyordu sanki.
-Tamam canım... git sen,görüşürüz sonra.
-Sen de gelsene benimle.
-Ben mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yarası Saklı | ZeyÇağ
Teen FictionGenç kızın küçük,narin ellerini kendi avuçları arasına aldı. Başparmağıyla bileğindeki izleri okşadı silmek istercesine. Sanki yarası hâlâ tazeymiş gibi, canı acımasın diye usulca dudaklarına götürdü naif bir öpücük bırakarak. "Özür dilerim güzelim"...