MAVİ | TEXTİNG

1.5

Hava iyice kararmıştı. Saat 12'ye geliyordu.
Zühre ile olan kavgam son bulduğunda hepimiz çardakta bir şeyler içmiştik. Şimdi ise parktaydık. Kaydırakların birinin tepesine oturmuştum. Eren ise kaydırağın ucunda oturuyordu.

Kuzey, Eren'in yanına oturmuş, sırtını kaydırağa yaslamıştı.

"Aşkım sallasana beni." Dedi Bulut. Salıncağın içindeydi.

"Ya Bulut öküz müsün!" Diye isyan etti Zühre. "Kalk sen beni salla!"

Eren güldü. "Ona öküz demek iltifat oluyor, o hayvan da değil değişik bir varlık."

"Sus!" Diye çıkıştı Bulut. "Kuzey'i salarım üstüne," Ardından Kuzey'e baktı. "Saldır oğlum."

Kuzey yavaş hareketlerle ayağa kalkıp üzerini de aynı yavaşlıkta silkeledi.
Eren, "Sıçtın sen oğlum." Dedi kısık bir sesle.
Kuzey, Bulut'un salıncağının arkasına geçti. Salıncağı arkadan kavrayıp döndürmeye başladı. "Ne demiştin sen?" Diye sordu Kuzey. Salıncağı çevirdikçe Bulut yukarıya kalkıyordu.

"Ne demişim ki?" Dedi Bulut "Kuzenim demiştir ben demedim."

Zühre boşta olan salıncağa oturduğunda gülerek onları izliyordu.

Kuzey çevirmeye devam etti. Ardından çevirmeyi bıraktığında salıncak dönmeye başladı. Bulut'un ağzından bir çığlık kaçtığında bir süre sonra salıncak duraksadı. Bulut kalkmak için bir hamle yaptığında Kuzey ondan önce davranıp tekrardan çevirmeye başladı.

"Kuzey! En sevdiğim arkadaşım! Niye böyle yapıyorsun ki şimdi sen?"

Kuzey tekrardan çevirmeyi bıraktığında salıncak yeniden dönmeye başladı. "Kusacağım yemin ederim!" Diye söylendi Bulut. "Allah'ım lütfen Eren'in üzerine kusayım amin."

Kuzey tekrardan Bulut'u çevirmeye başladığında kaydırağın ucundaki Eren'e seslendim "Geliyorum!" Dedikten sonra kendimi aşağıya ittim. Kaydırakta dönerek kaydıktan sonra Eren'e çarpmamla ikimizi de yere düşürdüm.

Yerde kahkahalar atarak gülmeye başladığımda Eren de benimle beraber gülmeye başladı.

Bulut, "Eren!" Diye seslendiğinde ikimiz de kafamızı kaldırıp bize doğru gelen Bulut'a baktık. "Üstüne kusacağım."

Eren yerden bir çırpıda kalktı. "Lan oğlum manyak mısın nesin siktir git!" Bulut ona doğru koşmaya başlarken bir yandan da karnını tutuyordu.
Eren de ondan kaçmak için koşmaya başladığında ikisinin bu hallerine karnımı tutarak gülüyordum.

"Işıl!" Zühre'nin sesini duyduğumda gülerek ona baktım. "Gel sallanalım!"

Ayağa kalkıp üzerimi silkeledikten sonra Bulut'un kalktığı salıncağa oturdum. "Ee," dedim. "Kalk salla beni!"

"Banane!" Deyip omuz silkti. "En yakın arkadaşın sallasın seni." Diyerek tribini attı.

"Ya Zühre salla işt-" Sözümü bitirmeden bir anda salıncak hareket etmeye başlamıştı. Arkaya doğru döndüğümde salıncağın arkasında Kuzey'i gördüm.

Beni sallıyordu.

Ne?

Bir saniye.