2.6

9.2K 565 69
                                    

🌸

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌸

Müziğin rahatsız edici sesi yüzünden yüzümü buruşturuğumda elbisemin etelerini aşağıya doğru çektim.

Şu an nerede olduğum hakkında bir fikrim yoktu. Üzerimdeki elbise beni o kadar boğuyordu ki bir an önce eve gitmeyi diledim.

"Anlamadım biz şu an nerdeyiz?" Sesimi duyurmak için bağırıyordum.

"Konser varmış işte ona geldik," Zühre elimden tutup beni yanına çekti.

Onun üzerinde koyu yeşil mini bir elbise vardı. Dalgalandırdığı kahverengi saçları iki yandan süzülüyordu.
Ben elbise giymeyi istemesem de Zühre üzerime siyah sırt dekolteli bir elbise vermişti. Saçlarımı topuz yapıp yandan iki tutam ayırmıştım.

Açık bir mekana gelmiştik etraf kalabalıktı. Konser alanını önümdeki insanlar yüzünden göremiyordum.

"Ben geldim!" Arkamda Eren'in sesini duymamla Zühre'yle o tarafa döndük.

Eren'in arkasından Bulut'da geldi. Zühre beni bırakıp Bulut'a sıkıca sarıldı.

"Iy," dedi Eren ikisine bakarak. "Bu ne ya sanki hiç görmemişler birbirlerini."

Bulut, "Bana aşık olduğun için kıskanıyorsun, biliyorum," Deyip Eren'e hayali bir öpücük attı.

Eren yüzünü buruşturdu.

"Kuzey nerede?" Dedim Eren'e

Dudaklarını büzdü "Bilmiyorum ki? Gelir birazdan."

"Dur yazayım bekle,"

Elimdeki telefonun kilidini açtım. Çanta taşımayı sevmediğim için telefonumu elimde taşıyordum.

"Anonimden mi yazacaksın?"

Omuz silktim "Başka nerden yazabilirim ki ona,"

mavimsigibii: Sarışınım

mavimsigibii: Ne yapıyorsun? (19:22)

k.arasozkaan: Bizimkilerin yanına gidiyorum (19:25)

k.arasozkaan: sen ne yapıyorsun?

Diğer mesajını görmezden gelerek telefonumu kilitledim. "Geliyormuş,"

"Ne oldu sana? Yüzün düştü," Dedi Eren.

Kuzey ile son konuşmamızdan sonra nedense kendimi çok durgun hissediyordum. O kadar durgun hissediyordum ki son mesajına görüldü atmıştım, o derece.

"Kuzey mi bir şey dedi? Dövebilirim?"

"Hayır, hayır." Kafamı yere eğdim. "Sadece... Bilmiyorum, Eren. Beni hiçbir şekilde sevmeyecek. Işıl olan tarafımı sevmeyecek. Espirili, güler yüzlü Mavi'yi sevecek," Sol gözümden bir damla yaş aktı.

"Kuzucuk," Dedi Eren yumuşak sesiyle. Parmaklarıyla çenemi kavrayıp yukarıya kaldırdı. "Ağlama. Ağlayınca çirkin oluyorsun." Bunları beni güldürmek için söylediğini biliyordum.

Tebessüm ettim.

"Karşısına çık ben Işıl'ım de. Severse sevsin, sevmiyorsa Bodrum'a kilitler döverim."

Güldüm.

"Kızım ben bu kasları boşuna mı yaptım?" Diyerek sırıttı. "Benim hiç kız kardeşim olmadı. Sen benim küçük kız kardeşimsin. O Kuzey denen it seni üzemez,"

Bu dediklerinden sonra daha da ağlamaya başladım.

"Lan niye ağlıyorsun? Ne dedim?"

Beni kendine çekip sarıldığında kollarımı beline doladım. "Teşekkür ederim. Sen benim en iyi arkadaşım, kardeşimsin."

"Aha!" Gülerek beni kendinden ayırdı. "Zühre'ye diyeceğim!"

Gözyaşlarım arasından gülerek omzuna yumruk attım. "Çok kötüsün,"

Yumruk attığım omzunu tutarak yalandan inledi. "Ah, bu acıttı kuzucuk."

Gözlerim Zühre ve Bulut'u aradığında köşede çimlerin üzerinde oturduklarını fark ettim. Eren ile beraber onların yanına yerleştiğimizde bir süre sonra şarkı çalmaya başlamıştı.

"Bulut, biz buraya oturmaya mı geldik kardeşim?" Dedi Eren

"Ya lütfen bir kere de götümüzün üstüne oturalım!" Diyerek sitem ettim.

Bulut, "Onun götünde kurt var duramıyor," Diyerek cevap verdi bana

"Götümü nerden gördün amına koyayım?"

"Geceleri götüne dikkat et," Deyip sırıttı Bulut.

Eren, boş bira kutusunu ezip Bulut'a fırlattı.

"Burada çığlık atarım rezil ederim sizi!" Dedi Bulut. "Polis, jandarma, itfaiye hepsi gelir görürsün."

Zühre bir anda Bulut'u kafasından tuttu, kendisine çekip yanağına ısırık bıraktı.
Bulut acıyla inledi. "Kızım yamyam mısın? Ne yapıyorsun?"

"Sen sus Bulut. Eren'in götüne bakan herkesin götüne bakar." Zühre kollarını birbirine bağladı.

Kahkaha attım. "Zühre haklı, Bulut. Facebook kullanan dayılara döneceksin yakında."

"Ya aşkım," Bulut, Zühre'yi kendisine çekip sarıldı. Zühre karşılık vermedi. "Aramızda bir götün lafı mı olur? Ayıp ediyorsun."

Eren'le beraber gülmekten birbirimize vurmaya başladığımızda Zühre, "Allah cezanı vermesin Bulut! Ben de ciddi bir şey diyeceksin sanıyordum!" Dedi. Bulut'u itip ayağa kalktığında küçük çocuk gibi ayaklarını vura vura yürümeye başladı.

"Ya aşkım," Bulut ayağa kalktığında Zühre'nin peşinden gitti.

Eren kahkahalarının arasından, "Allah cezamı vermesin gülmekten süblimleştim amına koyayım!" Diyerek omzuma vurdu.

"Gülmekten bütün havayı tükettim helal edin." Deyip tekrardan bir kahkaha patlattım.

Gözlerimi Eren'den ayırdığımda bir çift ela gözü bizi izlerken gördüm. Gülüşümün yavaş yavaş silinmesine sebep olan şey, beni kendine çeken ela gözleriydi.

Kuzey, üzerindeki siyah tişörü ve siyah pantolonuyla ağaca yaslanmış bize bakıyordu.
Sarı saçları dağınık, yüz ifadesi donuktu.

MAVİ | TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin