3.8

6.7K 345 105
                                    

Mertkan Özkan & Sussak yan yana

Mertkan Özkan & Sussak yan yana

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌸

Barkın kapıyı açıp içeriye geçtiğinde kapının önünde öylece dikiliyordum.

"İçeriye gel yavru kediler gibi titriyorsun." Dedi.

Yavaşça içeriye girip kapıyı arkamdan kapattım. Ayağımdan çıkartmak istediğim topukluları çabucak çıkartıp kenara koydum. Sanırım bir daha topuklu ayakkabı gitmeyecektim çünkü yürüyemiyordum.
Ayaklarıma kara sular değil okyanuslar inmişti.

"Aç mısın? Bence açsın. Sana özel tostumdan yapayım da ye. Herkese yapmam değerimi bilmelisin." Sırıttı. Barkın odalardan birine girip gözden kaybolduğunda, "Sen içeriye geçebilirsin! Rahat takıl!" Diye seslendi.

İçeriye geçip L koltuğa kıvrıldığımda bacaklarımı kendime çekip kollarımı etrafına doladım. Elbisem yukarıya doğru çıkmıştı ama üzerimde Barkın'ın gömleği olduğu için umursamadım.

Burası o kadar büyük bir eve benzemiyordu. Görünüşe göre 2 odalı bir evdi. Bu Barkın'ın tek yaşadığını kafamda doğrulamıştı. Salonda gri bir L koltuk, karşısında gri televizyon ünitesi ve televizyon vardı. L koltuğun önüne konulmuş orta boylarda kahverengi masa odada çok tatlı durmuştu.

Başımı dizlerime yaslayıp yutkundum. Sadece adını bildiğim birinin evinde ne yapıyordum? Etrafımda gerçekten bana el uzatacak kimsenin olmadığını düşünüyordum. Yalnızlığı dibine kadar yaşıyordum. Nereye kaçsam, kime gitsem sonucunda canımın yanacağını en içten hissediyordum nedense.

Böyle olmamalıydı.

Ama böyle olmuştu.

Gözyaşlarımın ıslattığı dudaklarımı yaladım. Bir an önce İstanbul'a dönmek istiyordum. Bilmediğim bu şehirde yapayalnız kalmıştım, İstanbul'a gitsem yalnız kalmazdım çünkü annem vardı. Bir de Badem.

Badem, benim köpeğim. Onu çok özlemiştim. Evimi ve yatağımı çok özlemiştim. Burada kendimi yapayalnız hissediyordum.

Oyun başlasın.

Kafamı iki yana sallayıp aklımda dönen o sesten kurtulmaya çalıştım. Gitmesini istiyordum, onu silmek istiyordum ama gülüşme sesleri hâlâ kafamda uğulduyordu.

Kolumda bir dokunuş hissettiğimde irkilerek kafamı kaldırdım. Barkın bana endişeli gözlerle bakarken "İyi misin? Özür dilerim seni korkutmak istememiştim. Sana seslendim ama duymadın." Dedi. "İki dakika yalnız bıraktım yine akmış gözyaşların. Kafanın içinde ne dönüyor bilmiyorum ama seni mahvediyor."

Oyun başlasın.

Kafamı hiddetle iki yana salladım. "Tamam, şş..." Dedi beni sakinleştirmek için. "Hiçbir şey yok tamam mı? Bak, tost yaptım beraber yiyeceğiz sonra uyuyacaksın, uyanınca da evinde olacaksın." Söylediği sözler yüzümde buruk bir gülümseme oluşturdu. Şu an karşımda sadece adını bildiğim yabancı beni sakinleştiriyordu.

MAVİ | TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin