22. Bölüm | Berfu

276 24 4
                                    

Çiftlik evi dedikleri yere gelirken buranın gerçekten de bir çiftlik olduğunu gördüm. Özel bir mülktü. Etrafı ormanlık ve arka tarafta atlar olduğunu görebilmiştim sadece.

Eve girdiğimizde bir kalabalık bizi karşıladı. Tanımadığım birçok insan büyük bir salonda birlikte oturuyor, aldıkları iyi haberden olsa gerek sohbet ediyorlardı. Bizim girmemizle gözler bizim üzerimize dönmüştü. Yavaşça Ömer'e yaklaşırken yaşlı bir kadın ayağa kalkıp "Beha." Dedi şaşkınca.

"Anneannem." Diyerek Ömer beni olduğum yerde bırakırken anneannesine sarıldı.

Uzaktan onları izlerken birçok yabancı göz üzerimdeydi. Çok da kalabalık denilemezdi aslında ama yine de çekimserdim.

"Bu güzel kız kim oğlum?" Diye sordu anneannesi.

"Sana daha doğru bir zamanda getirmek isterdim ama gelinin beni yalnız bırakmak istemedi." Diyerek göz kırptı anneannesine.

"Hoşgeldin kızım, ismin ne senin?" Dedi gülümseyerek.

"Şura efendim." Dedim ben de gülümsemeye çalışarak. Fazlasıyla gergindim.

"Gel bakalım şöyle." Dediğinde yanaşıp elini öptüm.

Memnuniyetle gülümserken "hoşgeldin evimize." Dedi.

"Hoşbuldum."

"Pek de utangaçsın. İlk gelin olduğumda ben de böyleydim. Yavaş yavaş hepimize alışırsın zamanla." Dedi anneanne.

"İnşallah." Dedim ne diyeceğimi bilemeden.

Bir çocuk gelip omuzlarımdan tutarken "sen gerçek misin?" Diye sordu.

"Öyle gözüküyor olmalı." Dedim ne demek istediğini anlamayarak.

"Gerçeksin! Anneanne görüyor musun, abim sonunda bana yenge getirmiş." Dedi heyecanla.

"Ben senden iyi görüyorum kerata." Dedi anneanne.

Çocuk hiç bozuntuya vermeden ellerimi tuttu.

"Bera." Diye uyardı Ömer ama hiç onu dinlemiyordu.

"Ben Önder Bera. Abimin kardeşiyim." Dedi heyecanla.

Herkesden kahkaha dökülürken ben de dayanamayıp güldüm.

"Memnun oldum Bera, ben de Şura." Dedim.

"Estağfurullah, ben daha memnun oldum. Bizi hiç bırakma olur mu? Beni yengesiz, abimi eşsiz, anneannemi gelinsiz bırakma." Dedi.

"İyi misiniz?" Diye sordum. Daha kibar nasıl sorabilirdim bilmiyorum ama garip davranıyordu.

Ömer elimi tutarken "heyecan yaptı, akşama doğru düzelir. Takma sen." Dedi.

Elimi elinden çekerken gizlice anneannesini işaret ettim. Anladıysa tabii. Her şeyin bir usulü vardı canım. Hadi anne babasını anlardım da anneannesinin önündeydik.

"Güzel kızım, akşam yemeğine kadar dinlen istersen. Ömer sana odanı göstersin olur mu?" Diye sordu.

"Teşekkür ederim efendim." Dedim.

Kadın bana gülümserken Ömer'le salondan ayrılıp en üst kata çıktık. Neden bu kadar çıktığımızı anlamıyordum ama evin 3 katlı olması nefesimi kesmişti. En son basamağı da çıkıp soluklanırken Ömer elimden tutup beni buradaki iki odadan birisine soktu.

"Burası benim odam. Normalde ben kalıyorum ama artık senin odan olsun. Ben misafir odasında kalırım."

"Gerek yok, ben misafir odasında kalırım. Sen düzenini bozma lütfen." Dedim.

KırınımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin