Hastaneye ulaştığımızda Rojda teyzeyi bulup sıkıca sarıldım. Emanetine sahip çıkamamıştım sonuçta. Üzgündüm.
"Merdan daha iyi değil mi?" Diye sordum merakla.
"Çok iyi kızım, hiç merak etme. Şimdi uyuyor ama uyanınca konuşursunuz bile." Dedi.
Gülümseyerek başımla onaylarken Ömer beni Rojda teyzeye şikayet edercesine "Merdan'ı bulmak için kendini öldürtmeye çalışıyordu az daha Rojda teyze." Dedi.
"Kızım, neler duyuyorum öyle? Ben sadece önce Allah'a sonra sana emanet ettim. Göz kulak ol istedim. Canını ver demedim kuzum." Dedi.
Başımı olumsuzca sallarken "benim için emanet fazlasıyla büyük bir sorumluluk. Gerekirse canımı verecek kadar ama Merdan bana daha çok kardeş gibiydi. Emanet gözüyle bakamadım." Dedim.
"O da sürekli senden bahsediyordu bize. Her aradığında senin ne kadar başarılı bir kadın olduğunu anlatıp duruyordu. Sen de onun için gerçek bir ablaydın. Sana fazlasıyla hayrandı." Dedi Rojda teyze.
Gülümserken Ömer'le göz göze geldik. Kollarını birbirine bağlamış bizi dinliyordu.
"Kuzum, siz bu arada iş arkadaşı değil miydiniz?" Diye sordu Rojda teyze.
"Evet." Dedi Ömer.
"Benim kulağıma bir şeyler geldi de. Doğru mu merak ettim." Dedi.
"Ne geldi ki?" Diye sordum.
"Siz sevgiliymişsiniz diye duydum daha demin siz gelmeden. Eğer böyle bir şey varsa..." Sözünü kestim Rojda teyzenin.
"Yok Rojda teyze. Biz sadece öyle demek zorundaydık. Sizin burada evlilikler biraz fazla ön planda anlaşılan." Dedim.
"Öyledir, biz fazla önem veririz ama siz şehirli çocuklarsınız tabii. Sizin için şu an erken bile." Dedi Rojda teyze gülerek.
"Erken sayılmaz bizim için de aslında ama henüz vakti değil. Biz de işin içinden çıkmak için böyle dedik. Yoksa bir şey yok yani." Dedim.
"Peki, o zaman bu oyunu bozmayın yoksa buradan evli olarak ayrılabilirsiniz." Dediğinde gülmeye başladı.
Ömer'le bakışırken anlam verememiştim. Ömer'le mi evlenmekten bahsediyordu yoksa bir başka biriyle mi?
"Büyük şaka olur heralde." Dedi Ömer.
"Şaka değil yavrum, bizde işler fazla ciddidir. Birbirinizle bu kadar konuşup geziyorsanız misafir olmaktan kaynaklı. Yoksa şu an daha farklı olurdu." Dedi.
Konuşmamızı bir hemşire bölerken "hastamız sizi soruyor." Dedi.
Hepimizin bakışları ona dönerken "Rojda teyze izninle ben bir görsem olur mu?" Diye sordum.
"Hep birlikte de girebiliriz kızım, artık bir sorun yok." Dedi.
"Çok şükür o zaman." Dedim gülümseyerek.
Tek tek odaya girerken Merdan'ın bizi görmesiyle yüz ifadesi değişti bir anda. Şok olmuş gibiydi.
"Siz nereden çıktınız?" Diye sordu Merdan.
"Gemiden." Dedik aynı anda Ömer'le.
Yanına gidip elini tutarken "iyisin değil mi?" Diye sordum.
"Taş çıkartırım sana. Tabiki iyi olacağım." Dedi.
"Öyle ol da başka bir şey istemeyiz." Dedi Ömer.
"Siz de beni öldürüp mezara gömdünüz heralde." Dedi Merdan.
Hepimiz aynı anda "Merdan!" Derken gülerek bize baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırınım
Novela Juvenil•Kesit• "Şimdi sıra sende." Dedi. "Ne?" "Öpme sırası diyorum, sende. Aklını bu kadar çabuk başından alacağımı bilmezdim." Dedi gülerek. "Öpmek sırayla mı oluyormuş, hayatımda ilk defa duyuyorum." Dedim. "Sıra yoksa o zaman izninle, ben bir kere...