Heyecandan avuç içlerim terlemeye başlarken derin birkaç nefes alıp sakinleşmeye çalıştım. Yanımda oturan adam tatlı heyecanını belli ederken imzasını deftere attı.
Emir yanımda beni dürterken "ayağına bas." Diye fısıldadı.
Gözlerim Ömer'e kayarken ayağına basmak yerine dizine topuklumu geçirdim.
Kalemi Fatma'ya uzatırken bir anda inlemesiyle hepsi güldü.
"Çok hızlı vurmamıştım." Dedim endişeyle.
"Daha ilk dakikadan kocana şiddet mi uyguluyorsun?" Dedi gülerek.
"Adet yerini bulsun dedim sadece kocacım." Dediğimde kahkaha attı. Diğerleri de ona eşlik ederken ayağa kalktık.
Fatma elindeki evlilik cüzdanını bize uzatırken "ben de sizi karı koca ilan ediyorum. Bir ömür mutluluklar." Dedi.
Cüzdanı Fatma'dan Ömer alırken bana uzattı. Şimdi resmiyette evlenmiştik işte. İlk adımı tamamlamıştık.
Ömer yanaklarımdan tutarken önce alnımdan öptü. Gözlerim kapanırken açmama fırsat vermeden dudaklarımın üzerinde de bastı hissettim. Kısa süren öpücük ardından ayrılırken Emir yanıma gelip sıkıca sarıldı.
"Çok mutlu ol tamam mı?" Dedi.
"Çok mutlu olacağım." Dedim ben de gülümseyerek.
"Duydun mu damat, eğer bir kere bile üzdüğünü duyarsam her ne olursa olsun, onu senden alırım. Bir daha yüzünü bile göremezsin. Bu zamana kadar nasıl öyle olduysa bundan sonra da aynı şekilde devam edecek." Dedi Emir.
"Bunlara gerek yok Emir, onu üzecek tek bir cümle bile söylemeyi bırak, duymasına izin vermem." Dedi Ömer kararlı bir tonda.
"Gençler, biliyorsunuz bizimki hızlı bir nikah olduğu için dışarı çıkmamız gerekiyor. Sırada evlendirilmesi gereken gençlerimiz var." Dedi Fatma.
"Doğru söylüyor, hadi çıkalım." Dedi Can.
Hep birlikte dışarı çıkmamızla salona insanlar giriyordu bir yandan da. Nikah dairesinden komple bahçeye çıkarken bir çember oluşturduk.
"Fatma bir işin var mı?" Diye sordu Can.
"Yoo, bugün sizin için geldim zaten." Dedi.
"Biz biraz vakit geçirebilir miyiz o zaman?" Diye sordu Can.
"Olur, bana uyar." Dedi.
"Gençler bize müsade o zaman, size mutluluklar." Dedi Can.
İkisi yanımızdan ayrılırken 4 kafadar kalmıştık yine baş başa.
"Bizim yemeğe yetişmemiz gerekiyor. Tuna ve Bera sürekli mesaj atıp duruyorlar. Yaklaşmışlar." Dedi Ömer.
"Ben de şirkete geçerim, uzun zamandır bir kaçakla kaldığımdan işler boşladı." Dedi Emir.
"Biz de eve geçeriz." Dedi Ferhat.
Hepimiz birbirimizle vedalaştıktan sonra hızla arabaya binip yola çıktık. Restoran buraya yakın olduğu için biraz hızla herkesten önce orada olmuştuk.
Arabayı valeye teslim edip içeri geçerken garsonun yönlendirmesiyle masamıza gelip oturduk. Gerginliğim zirveye çıkarken Ömer anlamış olacak ki elimi tutup "sakin ol." Dedi.
"Korkuyorum." Dedim açıkça.
"Her şey yolunda olacak. Artık isteseler de istemeseler de birlikteyiz." Dedi.
"Haklısın." Dediğim sırada restorana bizimkilerin girmesiyle ayağa kalktım.
Annem hızla yanıma gelip bana sıkıca sarılırken omzuma vurdu. "Kaçacaktın madem neden haber vermiyorsun kızım, ne kadar merak ettim haberin var mı?" Dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırınım
Novela Juvenil•Kesit• "Şimdi sıra sende." Dedi. "Ne?" "Öpme sırası diyorum, sende. Aklını bu kadar çabuk başından alacağımı bilmezdim." Dedi gülerek. "Öpmek sırayla mı oluyormuş, hayatımda ilk defa duyuyorum." Dedim. "Sıra yoksa o zaman izninle, ben bir kere...