Bölüm hakkında düşüncelerinizi merak ediyorum, yorumlarınızı esirgemeyin lütfen.
🌸
İçerisi, kalabalıktan dolayı mı bilinmez pek bir sıcak olmuştu. Biraz rahatlamak adına kahveleri kendim yapacağımı söyleyip, tabiri caizse mutfağa kaçmıştım. Dolaptan aldığım bardağa su doldurup hızlıca içtim. Çok az bir miktar da elime döküp boynuma doğru yaydım. Sanki bir yangının ortasında kalmışım gibi hissediyordum. Bu ne sıcaktı böyle?
Kahve için cezveyi tezgaha yerleştirerek dolaba yöneldim. Dolaptaki sütlerden bir kutu alıp kapısını kapadım. Arkamı döndüğüm sırada kapının önünde duran beden geriye sıçramama neden olmuştu.
"Korkuttum mu?" dedi gülerek.
"Sorun değil." dedim elimdeki sütü tezgaha bırakırken.
Ural Kerim başını sallayarak tamamen mutfağın içine girdi. Ardından kapıyı da kapatıp bana döndü. "Çok gürültü var."
Kapıyı neden kapadığını açıklamak için kurduğu cümle hoşuma gitmişti. O gerçekten nazik biriydi.
"Bir evde sekiz kadın yaşıyorsak gürültü de olur o kadar."
Gülümseyip başını salladı. "Bizim ev dört kişiydi ama yine de annemin başını şişirirdik. Sekiz kişiyi düşünemiyorum."
Cümlesi sırıtmama neden oldu. "Sizin evin kaç kişi olduğu önemli değil ki. Sen tek başına yetiyordun zaten. Bir ağlamaya başlayınca tüm mahalle duyuyordu sesini."
Ural Kerim'in gülen yüzü bir an da düz bir ifadeye evrilmişti. Masanın sandalyelerinden birini kendine çekerek oturdu. Kolunu masaya koyarak yüzünü eline yasladı.
"Bir şey mi oldu?" dedim dayanamayarak.
Yüzüme birkaç saniye öylece baktı. "Küçüklüğümü senin ağzından duymak hoşuma gitmiyor."
Kaşlarımı çattım. "Neden ki?"
"Utanıyorum biraz, karizmam çiziliyor."
Hafifçe gülerek söylenmişti ama ciddi olduğunun farkındayım. "Utanmana gerek yok. Bence çok sevimli hatıralar."
Donuk bakışları bir an da canlandı. "Sevimli mi, ağlamam sevimli mi?"
Çocuk gibi tepkiler vermesi güldürmüştü beni. "Yani tam olarak ağlaman sevimli diyemem. Küçük Ural Kerim gözüme sevimli geliyor ama."
Ural Kerim, alt dudağını diliyle ıslarırken yavaşça ayağa kalkıp bana doğru birkaç adım attı. Aramızda ufak bir mesafe kaldığında durmuştu.
"Peki." dedi kısık sesle. "Şimdiki Ural Kerim... Gözüne nasıl görünüyor?"
Bir an da değişen ortam, bir süre önce beni bunaltan sıcaklığın tekrar bedenime yayılmasına sebep oldu. "Yani ben ne bileyim?" diye saçma sapan bir cevap verdim. O bu mesafede dururken mantıklı bir şey çıkamamıştı ağzımdan.
Yetmiyormuş gibi bir adım daha atınca iyice kısılan mesafe, içimde anlam veremediğim bir heyecana sebep oldu. Kalbimin az öncekinden daha hızlı attığına emindim.
"Serenay." diye fısıldadı. Sanki devamını getirememiş gibi susmuştu. Emindim, cümlesi burada bitmemişti.
"Efendim?" dedim bu yüzden. Sesim istediğim gibi değil, fısıltıyla çıkmıştı sanki. Tıpkı az önce onun yaptığı gibi.
Ural Kerim, doğrudan gözlerimin içine bakıyordu. Ve ben yine bakışlarımı kaçırmıyordum. Bir çift kahverengi gözün be neden hipnoz ettiğine de anlam veremiyordum.
"Ben." dedi ve yine devamını getiremedi. Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu.
"Serenay ben. "
"Kızım yaptın mı kahveleri, yardım ede-"
Annemin aniden içeri girmesiyle hızla ikimizde geriye çekildik. Öyle ki, sanki ikimizi de arkadan sertçe çekmişlerdi.
Ama annem birkaç saniye önceki halimizi görmüş olacakki kapı eşiğinde şaşırmış kalmıştı. "Serenay." dedi soru sorar gibi.
"Kahveleri daha hazırlamadım anne. Ural Kerim'le sohbet ediyorduk."
Annem bir ona bir de bana baktı. "İçeridekiler kahve bekliyor, yardım lazım mı diye gelmiştim."
Başımı iki yana salladım. Ural Kerim tavanda ne arıyordu bilmiyordum ama gözünü oradan ayırmamıştı. "Gerek yok anne, hazırlarım ben. Siz geçin içeri."
Sanki bunu bekliyormuş gibi "İyi o zaman içeri geçeyim." diyerek hızlıca çıktı mutfaktan Ural Kerim. Annemle baş başa kaldığımızda öylece birbirimize baktık.
"Bu oğlan biraz şaşkın." dedi annem sessizliğini bozarak. Bana ise kahkaha atmak düşmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ne Yaptın Serenay? - Yarı Texting
Ficción GeneralAykırı kız Serenay ve muhafazakar bir ailenin mülayim çocuğu Ural Kerim. BU HİKAYE 17/ 08/ 2022 TARİHİNDE YAYIMLANMIŞTIR. Bölümler kısa aralıklarla gelecektir.