𝙈𝙧. 𝙑'𝙨 𝘽𝙪𝙣𝙣𝙮

2.7

---- -----

-"Oo Taehyung!"

Tae poker masalarından birinin üzerine oturduğunda tüm oyuncular şaşırmıştı. Taşlar masaya yığıldı. Chan'a gülümsedi:

-"Uzun zamandır ortalarda yoksun Chris..." Masada oturan insanlara baktı. "Ne o, gelişimden rahatsız olmuş gibisiniz."

-"Yine ortalığı karıştırmak için buradasın, değil mi?"

Oturduğu yerin arkasından konuşan kadına bakmak için başını çevirmişti. Daracık ve kısa olan kırmızı elbisesini giymiş, koyu saçlarını dalgalarıyla açık bırakmıştı. Kadın ona nefretle bakıyordu:

-"Ah,Jennie Kim." dedi onu yeni fark etmiş gibi. "Ben de seni özledim."

-"Ona aldırma." Dedi Chan, dökülmüş taşları düzeltmeye çalışırken. "Kendisini terk etmene katlanamıyor o kadar."

Jennie gözlerini devirsede bakışlarını Tae'den çekmemişti. Yanındaki iri adam güldü:

-"Masamıza çıkıp şov yapmayacaksan, insen iyi olur yakışıklı. Oyunumuzu bölüyorsun."

-"Yeniliyorsun zaten. Teşekkür edeceğine..."

Adamın yüzü düşerken elini yumruk yaptı. Jennie omuzlarını tutarak sakinleştirdi.

-"Ee ne diyorsun." Dedi Chan. "Bir el oynamak ister misin?"

Tae güldü:

-"Kucağına oturmama izin vereceksen neden olmasın?"

Jennie dudağını ısırırken sağa sola bakmaya başladı:

-"Defol git Taehyung!"

-"Olur." Dedi Chan gülümseyerek. Jennie ihanete uğramış gibi arkadaşının suratına bakıyordu. Ona aldırmadı. "Şuradaki garsona söyle bize içecek bir şeyler getirsin."

-"Burada içmek yasak-"

-"Önemli değil." Diyerek Jennie'yi böldü Tae. Masadan kalktı ve kıza havadan bir öpücük attığında yayvan adımlarla masadan uzaklaştı. Jennie onun gitmesini beklemişti:

-"Tam bir yavşak!" diye mırıldandı ama masadaki herkes duymuştu. Chan düzgünce taşları topladı ve paraları geri dağıttı. İri adam memnun görünüyordu. Para kaybetmekten son anda kurtulmuştu. Masanın diğer yanındaki kız ise hiç konuşmamıştı.

-"Biraz öyle." Dedi Chan. "Merak etme, hep öyle konuşur ama kimseye kendini dokundurtmaz."

-"Lanet olsun, biliyorum!..Ben gidiyorum-"

-"Oyun bozancılık yapma,Jennie. Kimse böyle yapanları sevmez."

İri adam Joe da onaylarcasına başını salladığında Jennie toparladığı çantasını geri fırlatır gibi sandalyeye attı. Yüzünden memnun olmadığı anlaşılıyordu. Kollarını bağlayıp Chan'ı izlemeye koyuldu.

---- -----

-"Bayım, bayım!"

Adam durdu. Gerçekten baygın olup olmadığını anlamak için karşısındaki kişiyi sarstı. Sonra daha sert yaptı bunu.

Tık yoktu.

Sarsmayı bırakıp dikleşti. Yüzündeki endişeli ifade bir anda yok olmuştu. Çevresine baktı. Kimse o tarafa bakmıyordu. Eliyle koyu kahve saçlarını geriye attığında önce kırılan bardağı topladı. Ardından havlu ile beyaz tezgaha yayılan sıvıyı temizledi.

İki elini tezgaha dayadığında başı tezgaha düşmüş adama baktı. Yakışıklı bir yüzü vardı. Onu Hwang'ın partisinde gördüğünü hatırlıyordu. Yemek zamanı geldiğinde ise ortadan kaybolmuştu. Tezgahın arkasından ona doğru uzanırken etrafını gözledi. Kimse yokt-