𝙈𝙧. 𝙑'𝙨 𝘽𝙪𝙣𝙣𝙮

4.3

---- -----

1 Gün önce...

Hyunjin Triad telefonu yüzüne kapattığında şaşkınlıkla telefonuna baktı. Triad ertesi gün trenin kalkacağını ve sorgusuz sualsiz kendisinin de yetişmesini istiyordu. Bir süre çatık kaşlarla siyah ekranı izlese de nihayet hareketlenmeye karar verdi ve başını kaldırdı. Çatık kaşlarını düzleştiren şey ise bir anda karşısında gördüğü adamdı.

-"Jungkook?" diye mırıldandı sorgulayıcı bir şekilde. Onun ciddi surat ifadesini izlerken buraya nasıl girdiğini düşünüyordu.

-"Anlaşmayı yenilemeye geldim." dediğini duyduğunda ifadesini bozmadan ağır ağır koca salonda koltukların olduğu tarafa doğru yürüdü. Tekli olana geçtiğinde ona da oturmasını işaret etti ama Jungkook yerinden bile kıpırdamadı:

-"Yarın gideceğiniz trene Taehyung da binecek."

-"Ne?"

-"Bay Triad'ı öldürmeyi planlıyor."

Hyunjin şaşkın bakışları ile ifadesiz adamı izliyordu. Jungkook dikilmeyi bırakıp önüne doğru yürüdü:

-"Bir planım var."

-"..."

Hyunjin'in tüm ciddiyeti ile halıyı izlediğinin farkındaydı. Planın ne olduğunu sormasını beklemedi. Direk konuya girdi:

-"Taehyung Bay Triad'ı öldürmek için harekete geçtiğinde Bay Triad'a Tae'nin abisinin Poirot'un kendisi olduğunu söyleriz."

-"Buna inanmaz."

-"Merak etme, polis olduğumu kanıtlayıp kendimi riske atabilirim ama verilerime güvenecektir. Ona birkaç kanıt da sunarım. İnanmaması için bir neden bırakmayacağım."

-"Sonra?"

-"Poirot yüzünden hayatı kayan bir adam onun kardeşinin trende olduğunu öğrendiğinde nefes almasını istemeyecektir. Al sana kendi elini kirletmeden kurtuluş."

Hyunjin durdu ve düşündü. Triad kendisinin iş ortağıyken ona bir şey olmasını istemezdi. Taehyung'un nefret ettiği taraftan oluşunu da tek başına kanıtlayamazdı. Polis ile iş birliği yapıp yapmama konusunda kararsız bakışları ile onu süzerken Jungkook elini uzattı:

-"VIP vagonuna getireceğim onu...Zamanı geldiğinde, son duraklara doğru..." Duraksadı. Kendisinden daha çok düşünceli görünüyordu. Hyunjin 'Kendisine yaptıklarının intikamını alıyor...' diye düşündü. "Siz de onu orada sessizce indireceksiniz."

-"Onu sessizce indirmek mümkün mü?"

-"Bay Triad'ın kahvaltıda çok fazla yumurta yediğini duydum" dedi Jungkook dalga geçerek. "Bir zahmet halledin."

-"Peki. Anlaştık."

-"Karşılığında benim de bir isteğim var."

-"Buyur."

-"Trende hiçbir masum insan ölmeyecek...Tamam mı? Aksi takdirde anlaşma bozulur."

Hyunjin birkaç saniye söz veremem, diyen bakışlarla kendisini süzdü. Karşısındaki polis ciddiydi. Hem de hiç bu kadar ciddi görmemişti onu. Akıl hastanesinde köşeye sıkışıp Taehyung'un aptal esprilerini dinlerken bile yüzünde bu ifade yoktu. Başını aşağı yukarı salladığında önünde duran elini sıktı. Daha bir saniye geçmemişti ki Jungkook hemen geri çıktı. Kapıya doğru döndü ve istifini bozmadan ilerlemeye başladı. Ta ki Hyunjin ona durdurana kadar: