Olay akışı yeni yeni oturmaya başlıyor.
--- ---
kolunu masayla birlikte yanaklarına dayamışken bir yandan elinde tuttuğu kalemi döndürdü. Not defterine baktı. Sadece üç cümle yazabilmişti;
Kurban saat 10 civarlarında kütüphaneden çıktı.
Ceset ilk 11:40 sularında görüldü.
kayıp öğrenci Yuna.
Sinirle başını iki yana salladı. yetmezdi. Başarısızlık sayılırdı. kendi kendine söylenirken defteri fırlatırcasına kütüphanenin masasına attı. Karşısındaki çocuk gerilmişti. eliyle yüzünü ovarken öne eğildi:
-"Hiç yardımcı olmuyorsun, Soobin"
-"Gerçekten bildiklerimi anlattım"
fark etmeden ellerini kütletirken düşünmeye çalıştı. Daha sorgulayacak bir sürü kişi vardı. umutsuzluğa kapılmaması gerektiğini düşündü. Ne olursa olsun işine yarar bir şeyler bulacaktı.
-"Peki en son gördüğünde ne yapıyordu...Yeji?"
Soru Taehyung'dan çıkınca ikisinin de başı arka rafların orada kitapları karıştıran adama döndü. Soobin ilk defa bir soru üzerinde düşünüyordu. Jungkook merakla Soobin'e döndü:
-"Yanlış hatırlamıyorsam...Whatsapp'tan mesajlaşıyordu?"
-"Kiminle?"
Soobin alt dudağını dişlerken huzursuzca kıpırdandı:
-"Bilmiyorum...lütfen artık gidebilir miyim?"
Jungkook, gence bakarken iç çekti. Fazla zorlayıp korkutmanın bir anlamı yoktu. başını ağır ağır salladığında ise Soobin hızla ayağa kalktı. O gitmeden önce listeye bakıp
"Choi Yeonjun'u çağır!"diye seslendi.
O odadan çıktığında defteri eline alıp kalemiyle bir şeyler karaladı:
Whatsapp.
Kolunu sandalyeye dayayıp arkasına döndüğünde Teahyung'a baktı. Başını hafiften kitaba eğdiği için saçları yüzüne düşmüştü. Sessizce izledi:
-"Ne okuyorsun?"
Tae kitabı ağır ağır indirdiğinde koyu siyah gözleri tehlikeli bir biçimde Jungkook'unkileri buldu:
-"Cennetten kovulan adam...okudun mu?"
-"Duymuştum, ama okumadım"
Bir süre sessizce not defterindeki kağıda baktı. Aklına gelmeyen basit sorunun cevabına: Whatsapp...
-"...İyi düşündün"
-"Biliyorum"
Jungkook gözlerini devirmemeye özen göstererek önüne döndüğünde kapının sertçe açılışı duyuldu. ikisi de irkilmişti.
İçeriye giren öğrenci ise aynı sertlikle kapıyı kapattığında Jungkook kaşlarını çattı. öğrencilerin edepsizlikleri her zaman sinirlerini bozardı. Kırmızı saçlı çocuk buydu. koridorda kendisini sinirle süzen. Demek Yeonjun buydu. Sandalyeyi kırarcasına çekip oturuşunu izledi. Tam sorgulama için konuşmaya başlayacakken omzunda hissettiği el ve duyduğu ses ile susmak zorunda kaldı:
-"Sakin ol sert çocuk, sadece konuşacağız"
Başını kaldırıp Taehyung'a baktı. Yüzünde karşısındakini sinir edici ama bir o kadar da etkileyici gülüşü vardı. çocuk somurturken söz almak için ısrar etmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙈𝙧. 𝙑'𝙨 𝘽𝙪𝙣𝙣𝙮
FanficPsikopat katil Kim Taehyung ve onun peşini bırakmayan hırslı müfettiş Jeon Jungkook (Bilinmeyen numara: -Hey Müfettiş Jungkook, bir oyun oynamak ister misin? Siz: -Ya kaybedersem? Bilinmeyen numara: -Sorun olmaz. Sadece en başa dönmek zorunda kalırs...