(Kai)
Hiç iyi hissetmiyordum.Reddedilmiştim.
Şu hayatta her şeyi hazmedebilirim,ama yenilgiyi asla.Kim Taehyung'u elde edene kadar durmayacağım.Ayaklarıma kapanacak beni affet diye.Benim olacak.
Her bir saç teli bana özel olacak.Bedenine sadece benim elim değecek.Adımızı herkes duyacak.Kim Taehyung benim olacak.
Gözyaşım akıyordu,saatler geçti.Saçlarım dağılmış,soğuk rüzgar yüzüme eserek tüm nemini kaybedip kurutmuştu cildimi.Cildimin döküldüğünü hissediyordum,sanki parçalanıyordu ama soğuktan değil,acıdan.
Neden beni istemedi?
Herkesten daha iyiyim ve yüz binlerce(fenomen) kişi bana taparken o beni nasıl istememiş olabilir ki?
Jeon Jungkook yüzünden...
Ona haddini bildireceğim.Taehyung'un aklına girdi s*kik.Ona yapabileceğim tüm işkenceleri çektirmeden ölmeye niyetim yok.Yalvartacağım onu,süründüreceğim.
¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬
(yazar)Kai,Jeon'un evine gitmek üzere yola koyuldu.Sinirden gözlerinde kıvılcımlar yanıyordu ve bu kıvılcımların sebebi yenilgiydi.
Hem de bu yenilginin sebebi eski sevgilisi ve düşmanı olan Jeon Jungkook'tu.
Onu elde etmişti ve sonrasında her şeyi hiçe saymıştı ve onu kendi karanlığında yalnız bırakmıştı.
Jeon Jungkook'a çektirmediği eziyet kalmamıştı.
Yolda yürürken banka kıvrılmış birini gördü.Umursamayıp yürümeye devam etmek istiyordu Jungkook'a bir an önce ulaşmak için ama yatan kişiyi merak etmeden duramıyordu.
Çekinden bir tavırla çantasından çıkardığı keskin kalemi elinde saldırıya hazır bir pozisyona getirdiğinde adama yavaşça yaklaştı.
Üzerinde hiçbir şey yoktu ceketi dışında.Ceket de ıslanmıştı.
Fakat yüzüne ıslanmış ve nemli olan saçı düşmüştü ve yüzü gözükmüyordu.
Kai adama doğru yaklaştı.Atağa ve savunmaya hazırdı her ihtimale karşı.Adamın yüzündeki saç tutamlarını kulağının arkasına çektiğinde önündeki kapalı gözlere baktı.
Gözlerinin çevresi ıslaktı ve yüzü sıcaktı.Yüzündeki kollarını da geriye çekmek için yeltendiği sırada yatan adam hareketlendi ve başını yaslandığı kolunu karnının üzerine atarak sırt üstü bir pozisyonda uyumaya devam etti.
Kai iyice yaklaştı ve gördüklerine inanamadı.
Yatan adam Jungkook'tan başkası değildi.
"Demek buradasın lanet p*ç."
Kai,ani bir tokat atmıştı Jungkook'un yanağına.Bembeyaz olan yanağı kızardığında Jungkook'da bağırarak uyanmıştı.Kai elindeki çantasını yere atar atmaz ıslanmasını umursamadan yakasından tuttuğu gibi Jungkook'u yere yatırdı ve karnına oturarak yumruklarını ardı ardına Jungkook'un güzel suratına sıraladı.Her yumruğu bir öncekinden daha da şiddetliydi.
"K-KAİ,DUR LÜTFEN!"
Jungkook'un burnu ve kaşı patlamıştı,dudağı ise kanamaya başlamıştı.Akan kanlar bitmek bilmiyor,daha da şiddetleniyordu.Tüm yüzü kan içindeydi.Kai hırsını alamayarak kemikli ellerini jungkook'un narin bedeni üzerine de sertçe geçirmeye başlamıştı.
Jungkook her defasında acı ile inliyordu,bedeninde kanamayan yer kalmamıştı.
Jungkook kendinde daha fazla dayanacak gücü bulamamıştı.Göz yaşları yanaklarından süzülürken yüzünde yer yer kurumuş kan lekeleri vardı.Daha dakikalar geçmeden oluşan morluklar bedeninin dört bir yanını sarmıştı.